25 (SEZON FİNALİ) - BİR TUTAM SOHBET

11 0 0
                                    

Sıcak bir Temmuz gününden hepinize merhaba sevgili dostlarım. Bugün 14 Temmuz olsa da siz    bu yazıyı 18 Temmuz'da okuyor olacaksınız. 

Her şeyden önce, bugün sevgili yazarımız, samimi tavrı ve bize, gençlere, arkasından gelen insanlara bıraktığı "Fikrimin İnce Gülü" adlı romanıyla hatırlayacağımız Adalet Ağaoğlu'nun birinci yıl dönümü. Yazarımızı 14 Temmuz 2020'de kaybetmiştik. Sevgi ve saygıyla yeniden analım. 

Bugün biliyorsunuz ki sezon finali. Sezon finalimiz ne yazık ki aksaklıklar nedeniyle Temmuz ortasına kadar aksadı. Bu nedenle benim geri dönmem de üzgünlükle söylüyorum ki yaz sonrası olacaktır. 

Cumartesi günü, yani siz bu yazıyı okumadan bir gün önce ben tatilde olacağım. Pazar günüyse elimdeki imkanlar da müsait olursa sezon finalini paylaşacağım. 

Bu, uzun bir aradan önceki son görüşmemiz. Youtube hakkında birkaç planım var ancak artık orası benim için neredeyse bitik durumda. Abone kaybı da yaşadığımın farkındayım. E tabii, son videomu atalı altı ay oldu. 

Bugün pek iş konuşma taraftarı değilim. Sanat konuşalım istiyorum. 

Belki size söylemişimdir, ben sıkı bir Marvel hayranıyımdır. Sinematik Evreni'nin birçok filmini izlemiş bulunmaktaydım. Bazı şahsi filmler kalsa da onları da ardından tamamlayacağım kesinlikle (Örn. Doctor Strange, Ant Man And Wasp). 

Bugün konuşacağımız film Black Widow olacak. Black Widow aslında 1 Mayıs 2020'de çıkması planlanan Marvel'in ilk 4. Evre filmiydi. Ancak virüsün araya girmesiyle film önce 6 Kasım 2020'ye, daha sonrasında da 2021'e aksadı. En sonunda da ertelene ertelene 9 Temmuz'da sinemada buluşabildik film ile. 

Filmde artık Clint ve Natasha'nın şu Budapeşte mevzusunu derin şekilde anlamış olup, yine Romanoff'un Yenilmez olmadan önceki ailesini de bu filmde ilk defa görmüş olduk. 

DİKKAT SPOİLER VAR!: 

Black Widow'un Endgame'de zaten kendini feda ettiğini ve öldüğünü biliyorduk. O nedenle film boyunca Romanoff'a bir şey olmayacağını bilerekten izledik. Ancak filme sokulan kardeşi Yelena, babası ve annesi falan olsun yine heyecanlı bir film olmuş. 

Ancak tabii ki de film hakkında eleştirilerim var. 

Öncelikli olarak yeterince tatmin edici değildi. Taskmaster karakteri fragmanlarda abartıldığı kadar şaaşalı değildi. Tamam, film başında korkutan bir görünüme sahip olsa da, sonlara doğru o korkunçluğu, karizmatikliği alıp götürülmüş neredeyse. 

Diğer yandan Yelena'nın Romanoff'tan daha fazla sevildiği ve yıldız ışığını kaptığını düşünüyorum. Bu oynayan kişinin oyunculuğunun kalitesini belli eder, ancak Natasha'dan daha fazla sevilmesi filmde bir şeylerin Natasha için yanlış gittiğini gösterir. 

Bir diğer gördüğüm sorun ise, Black Widow karakteri için aksiyon sahnelerinin fazla abartı olduğu.

Black Widow ne kadar Kırmızı Oda'da eğitim alıp çok profesyonel bir katil olsa da, bir Thor değil neticesinde. Havada uçuşup Taskmaster ile havada dövüşmesi Black Widow için fazla abartı olmuş. 

Tüm bu kötülüklere rağmen filmin iyi yanları da vardır. 

Onlardan biri filmin dövüşünün iyi olması. Ne kadar abartı olsa da en azından dövüş sahneleri profesyonelce olmuş. Taskmaster ve Romanoff'un köprüdeki kavgası bence Marvel Evreni'nde kolay kolay unutulmayacak bir sahne. 

Öte yandan film Endgame'den sonra çıkmış olsa bile, Black Widow'u Endgame'den önce izleseniz dahi hiçbir yeri kaçırmazsınız. Yani Marvel'ın en iyi yaptığı şeylerden biri de filmlerin çıkış sırası farklı olsa da, kurgusunu çok iyi ayarlaması. 

DENEMELERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin