Denki Kaminari-Vagon

339 27 19
                                    

"Hey! Benimle oturamazsın aptal Deku! "

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.

"Hey! Benimle oturamazsın aptal Deku! "

Arkana dönerek bağırıp duran sarışına baktın.

Çenesi çok düşük biriydi.

Sınıfça bir gezi planlamış ve şehrin dışına çıkmaya karar vermiştiniz.

Şimdi ise trene binmiş bir vagonu doldurmuştunuz. 

"Oi? Katsu biraz sessiz ol!
Uyumaya çalışıyorum burda! "

Ona bağırarak önüne döndün.

Uyku senin için her şeydi.

Katsuki biraz sessiz kalarak tekrar bağırmaya başladı.

"Cidden! Ne hakla bana bağırırsın lanet bok parçası! "

Oflayarak Bakugou'dan en uzak olan köşeye geçtin.

Yanında hiç kimse yoktu. Koltuğa yayılarak bacaklarını uzattın.

Gözlerini kapatarak uyumaya çalıştın.

Uyumaya çalışırken Bakugou daha hala bağırıyordu.

Sinirle ayağa kalkarak çıkışa ilerledin tren ise çalışmaya devam ediyordu.

Vagonlardan geçerek açık alana geldin. Trenin en ucunda ki noktaydı burası.

Özellikle balkon gibi yapılmıştı.

Rüzgar tenini okşarken biraz olsun rahatlamıştın.

Sıcak güneş parlıyor ve seni ısıtıyordu.

Geçtiğiniz ormanlara,çayırlara ve dağlara baktın. Hepsi tanrının size sunduğu nimetlerden biriydi.

Öyle güzel sunmuştu ki, lakin siz insanlar değerini bilemiyordunuz.

Bu canını yakıyordu.

Yanan ormanlar, kirlenen berrak dereler, nesli tükenen hayvanlar.

Kafanı iki yana sallayarak seni rahatsız eden düşünceleri trenden aşağı fırlattın.

İlk bahara uyan renkli elbisen rüzgarla birlikte uçuşuyordu.

Arkandan açılan kapı ile irkilerek arkana döndün.

Bu hareketinle bu kez saçların yüzünü örtüp görüş alanını kapatmıştı.

Küçük parmakların ile saçlarını çekmeye çalışıyordun lakin sen bir tutamı çekmeden diğer bir tutam görüş alanını kapatıyordu.

Büyük bir el parmaklarını yüzünden çekerken korkarak bir kaç adım geri çekildin.

Arkandaki büyük demirliklere çarparak olduğun yerde kaldın.

O el seni arkanı döndürmüştü.

Saçların bu sefer tam tersi yönde akarken derin bir nefes aldın.

Arkandaki ise senin önüne geçmişti ve görüş alanına giriyordu.

"Biraz zorlanmış gibiydin"

Denki...

Sana kıkırdadı ve arkasındaki demirliklere yaslandı.

Bu sefer onun saçları yüzüne geliyordu fakat o rahatsız olmamış gibiydi.

Onun omzuna sert olmayan bir yumruk atarak dudak büzdün.

"Korkuttun! "

Bu haline sırıtarak baktı.

Sen de onun gibi arkandaki kapıya yaslanarak onu izledin.

Parlak sarı saçları dalgalanırken ve sana sırıtırken oldukça hoş görünüyordu.

Buna gülmeden edemedin.

Lakin gülmen yarıda kesilmişti.

Arkandaki kapı hızla açılmış ve sen de yer ile buluşmak için hazırlanmıştın.

"Artık gözlerini açabilirsin minik"

Küçük bir kıkırtı duyulmuş ve ardından hızla gözlerini açmıştın.

Sarı irisler, şekilli burun, ince dudak ve inci gibi parlayan beyaz dişler.

Denki seni düşmemen için belinden tutmuştu ve çok yakındınız.

Tanrı aşkına yaz dizisi çekmiyordunuz bile!

"Hey siz iki sinek çiftleşmeyi bitirdiyse eğer diğerleri yemek arası verdi ve sizi çağırıyorlar. "

Arkanızdaki sarışın ile hızla ayrıldınız birbirinizden.

İkiniz de çok utanmıştınız.

Yanaklarınızdan belli oluyordu bu.

Arkandaki sarışına kızarak hızla içeri girdin.

Ellerin ile yüzünü saklarken yaşadığın utanç verici olay gözlerinin önünden film şeridi gibi geçiyordu.

Eh, sen ana karaktersin.

...

Bazı durumlardan dolayı istek bölümü ertelemek durumunda kaldım. Affınıza sığınıyorum.

Bu bölüm bu kadardı.

Umarım beğenmişsinizdir. Elimden geldiğince yazmaya çalışıyorum.

İyi günler dilerim.

By-Michelle

𝐔𝐧𝐝𝐞𝐫 𝐓𝐡𝐞 𝐒𝐭𝐚𝐫𝐬⋇𝘈𝘯𝘪𝘮𝘦 𝘒𝘢𝘳𝘢𝘬𝘵𝘦𝘳𝘭𝘦𝘳𝘪 𝘟 𝘙𝘦𝘢𝘥𝘦𝘳Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon