10. Bölüm

6.8K 169 1
                                    

HELLOOOO

Keyifli okumalar canlarım

Dersten çıkmıştım. Eve gidip uyumak, sonra ders çalışmak istiyordum. Finallerden düşük almak istemiyordum. Hepsinden tam puan alıp bölüm birincisi olmak istiyordum.

Arabama doğru ilerlerken Pamir'i gördüm. Çok yakışıklıydı şerefsiz.

Pamir'e dalmış bakarken telefonum çaldı. Arka cebimden telefonumu çıkarıp açtım. Annem arıyordu.

"Efendim Anne?"
------
"Şimdi mi?"
------
"Tamam geliyorum."

2 saniye içinde uyuma hayallerim çöp olmuştu. Annem adliyeye çağırıyordu. Büyük ihtimalle boşanacaklardı.

Son kez Pamir'e bakıp arabama bindim ve Adliyeye doğru sürdüm.

×

Kimin yanında kalmak istediğimi, evdeki durumu ve olayları anlatmam gerektiği söylenmişti. Annemin yanında kalmak istediğimi, babamın annemi aldattığını, her şeyi teker teker anlatmıştım.

Boşanmışlardı.

Boşandıktan hemen sonra annem avukatımıza başka bir dava daha açacağını söyledi. Avukat Sinem abla da Annemi onayladı ve gerekli işlemlere başlayacağını söyledi.

Şu işler bir bitsin soyadımı değiştirecektik. Avukata sorduğumda mümkün demişti. Ama sanırım babanın mirasından men ediliyormuşsun. Babamın mirası yok zaten, önemli değil bu bilgi.

×

Eve gelmiştik. Diğer mahkemeler haftaya olacaktı. Sınav saatlerime denk gelmez de bende olurdum inşallah.

Saat 20:34'dü. Uyursam geç uyanırdım ve gecenin köründe ders çalışamazdım. En iyisi kendime Türk kahvesi yapıp saat 12-1'e kadar çalışmaktı.

Mutfağa geçip kendime Türk kahvesi yapacaktım ki bir anda Pamir mesaj attı.

Pamir: Nasılsın
Pamir: Bugün konuşacaktık, Üniversiteye gelmedin herhalde hiç görmedim

Akşin: İyiyim sağol sen nasılsın
Akşin: Geldim bir dersim vardı ama hemen gitmem gerektiği için beklemedim, işlerim vardı

Pamir: Bende iyiyim
Pamir: Yardım edebileceğim bir şey varsa söyle
Pamir: Hatta istersen buluşalım öyle konuşuruz

Akşin: Aslında ders çalışacaktım
Akşin: Aman yarın dersim yok nasıl olsa, yarın bol bol çalışırım
Akşin: Nerede buluşuyoruz?

Pamir: Ben dışarıdayım şuan arabayla dolanıyorum
Pamir: Konum at alayım seni

Akşin: Olur tamam hazırlanayım
Akşin: *konum*

×

Pamir'den

Arabamı Akşin'in attığı konuma doğru sürüyordum. Evleri bize uzak değilmiş, hatta çok geçtiğim yerdeydi evleri.

10-15 dakika sonra 3 katlı, geniş ve uzun bir villanın önüne gelmiştim. Ev büyük ve geniş, bahçe daha büyük ve genişti. Dış cephe çoğunlukla gri renkteydi, aralarında altın sarısı vardı.

Mimarın zevki güzelmiş.

Telefonumu alıp Akşin'e mesaj attım.

Pamir: Geldim evin önündeyim.

Akşin: Geliyorumm

Bir kaç saniyenin ardından büyük giriş kapısından Akşin siyah pileli eteği, gri baskılı sweati, beyaz omuz çantası, kahverengi düz saçlarını kıvırcık yapmış bir şekilde geliyordu.

Çok güzel olmuş.

Arabanın kapısını açıp yanıma oturdu.

"Selam" dedi nazik bir tonda.

"Selam, nereye gidiyoruz?"

"Hiç fark etmez, senin sürekli gittiğin kafeye gidebiliriz. Ya da sahil kenarına."

"Sahil kenarında üşümez misin?" diye sordum bacaklarını göstererek.

"Bacaklarımdan soğuk almıyorum, hava biraz estiği için sweat giydim çünkü kollarım hafif bir esintide bile çok üşüyor."

"Tamam sahil kenarına gidelim o zaman, şimdi sürekli gittiğim kafede arkadaşlarım vardır."

Kafasını onaylarcasına salladı.

×

Sahil kenarında yaklaşık 5 dakikadır yürüyorduk ve Akşin hiç bir şekilde ağzını açmamıştı.

Canım sıkılmıştı.

"Sorun ne?" diye sordum.

Derin bir nefes aldı.

"Sorun.. Bilmiyorum sana bunu anlatmalı mıyım?" dedi gözlerime bakarak.

Durdum ve ona döndüm.

"Neyi?" dedim ve devam ettim, "Bir derdin varsa anlat. Beraber çözebilirsek çözeriz."

Güldü.

"Çözülebilecek mi bilemiyorum. Bazı şeyler olacak ama benim güven duyguma ne olacak, bilmiyorum."

"Biri güvenini mi kırdı?"

"Evet."

"Kim?"

"Babam olacak o haysiyetsiz orospu çocuğu."

Ne? Az önce babasına mı küfür etmişti? Anlaşılan konu büyüktü ve Akşin gerçekten fazla yara almıştı.

"Ne yaptı? Yani ne yaptı da senin ona bu tür şeyler demene, güveninin kırılmasına neden oldu?

"Annemi, beni ve ailemizi aldattı. İhanet etti. Annemi de beni de paramparça etti." dedi.

Banka oturdu, bende yanına oturdum.

"Annem çok vefalı, asil, özgüvenli, sadık biri. Babam da aslında öyleydi. Yani rol yapıyormuş, bilmiyorum."

"Babam annemi en yakın arkadaşıyla aldattı."

Gözleri dolmuştu.

"O kadının kızıyla da beni."

"Babam ve Annem kaçarak evlenmiş. Annemin ailesi kabul görmüş ama babamın ailesi görmemiş. Babamı da evlatlıktan reddedetmişler. Zaten babamın ailesi fakir bir aileydi. Miras hiç düşmezdi. Annem aşık olunca parayı, mirası bir kenara atmış ve evlenmiş. Evlenince herkes yumuşamış, daha görkemli bir düğün yapıp babamı damat olarak görmüşler. 2. Holdingi annemin babası anneme vermiş. Annem zaten modacı, iki şirketi nasıl aynı anda yönetirim diye düşünmüş, Holdingi babama devretmiş ama %50 - %50 diye ayırmışlar."

"Babam annemin kısmını yavaş yavaş o kadına vermeye başlamış. Benim şirkette ki payımı, mirasımı da o kadının kızına." derin bir nefes aldı.

"Amacım para değil, hiç bir zaman da olmadı. Annem sürekli paramın olması sadece beni aciz insanların gözünde büyüttüğünü, Zeki insanların benim tavrıma ve kişiliğime baktığını söylerdi. Hep söylerdi. Benim derdim Babam. Neden ihanet etti? Güvenimizi kırdı? Neden bizi bıraktı? O kızla, kadınla gülümsediği fotoğraflarını gördüm. Bizi hiç mi sevmedi?"

Sustu.

Sustum.

Ne diyeceğimi bilemiyordum.

"Kızlar babaları gibi bir erkeği severlermiş."

Gözünden bir damla yaş süzüldü ve bana baktı.

"Sen de güvenimi boşa mı çıkaracaksın Pamir?"


Son kısmı yazarken ağladığım doğrudur.

Ee, bölüm nasıl?

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayınn

Oy veren tayfa, sizi çok çok çok seviyorumm<33

Diğer Yarım | Yarı TextingWhere stories live. Discover now