Dear vampire 🍷 / Hyunlix

29🍷

Gözlerini açmasıyla gözüne gelen parlak florasan ışıklarıyla gözlerini geri kapattı Felix.

Tepesindeki ışık onun canını yakıyordu.

Elini gözüne siper etmek için hareket ettirdi. Ancak kollarını bir türlü hareket ettirmiyordu.

Hızla gözlerini açıp ellerine baktı.

Elleri yattığı yatağın demirine bağlanmış bir ipe bağlıydı ve bir türlü çözülmüyordu.

Ellerini hızla hareket ettirdi ve çekiştirdi.

Sağlam bağlanan kalın ip bileklerini acıttığında ofladı ve bir süreliğine çekiştirmeyi bıraktı.

Ardından içinde bulunduğu odaya baktı.

Buna oda denmezdi kesinlikle. Odada sadece 2 yatak vardı-birinde Felix yatıyordu diğeri ise boştu-.

Onun dışında odada başka hiç bir şey yoktu. Oda tamamiyle beyaz ve ruhsuzdu...

Aniden içini bir panik kapladı.

Dün her şey normaldi, pikniğe gitmişler ve bol bol eğlenmişlerdi.

Hyunjin herkesi teker teker eve bırakıp en son Felix'i eve uğurlamıştı.

Felix arabadan çıkmadan önce kollunu tutup onu kendine çekerek ateşli ama aynı zamanda tatlı sayılabilecek bir öpücük çalmıştı dudaklarından.

Aynı zamanda bunun ona yetmediğini ama şimdilik idare edeceğini fısıldamıştı Felix'in kulağına.

Ama şimdi Felix olması gereken yerden çok daha farklı bir yerde uyanmıştı.

Ürkmekten kendini alıkoyamadığında bedeni titredi.

İçinde bulunduğu oda soğuktu ve Felix'in alışkın olmadığı bu soğukluk onu titretiyordu ve daha fazla savunmasız hissettiriyordu.

O soğukluğu sadece Hyunjin'in bedeninde sevmişti...

Aniden kapının kilidinden ses geldi ve kapı gıcırtıyla yavaşça açıldı.

İçeri giren 3 bedenden önde olanı gördüğünde kaşlarını çattı Felix.

"Uyuyan güzel uyanmış."

Felix kendisine yöneltilen hitap ile tüylerinin diken diken olduğunu hissetti.

Bundan kesinlikle hoşlanmamıştı...

"Ne işim var burada?"

Karşısındaki güldü.

"Kim olduğumu sormadığına göre beni hatırlıyorsun?"

Sorduğu sorunun cevabını ikiside biliyordu. Bu yüzden Felix sessiz kalmayı tercih etti.

Karşısındakinin Hanbin olduğunu tabiiki biliyordu.

Ancak onun kendisine neler yapacağını kestiremiyordu. Hyunjin'in dediklerine göre Hanbin ¡yi birisi değildi.

"Hyunjin oldukça şanslıymış. Gerçekten de çok güzelsin..."

Felix aldığı iltifatlarla gözlerini yumdu.

Bu Felix'in kötü hissetmesine neden oluyordu. Çıplakmış gibi hissediyordu ve kesinlikle rahat değildi.

"'Konuşmayacak misin benimle, Yongbok?"

Felix umursamaz görünmeye çalıştı ve omuz silkti.

Bu kadar iyi rol oynaması onu bile şaşırtırken Hanbin istediğini alamadığı için kaşlarını çattı.

"Bakalım biraz sonrada omuz silkebilecek misin..."