thirty seven

12.9K 739 1.3K
                                    

OHA ARKADASLAR SELAM .

on bes yil oldu gorusmeyeli nasilsiniz ....😔😔😔

UMUYORUM KI FICI COK UNUTMAMISDINIZDIR... biraz imkansiz ama hatirlaticam bekleyin 👇🏻

3 gunluk yazliga gidiyolar. EVET BU KADAR HATIRLIYCAK FAZLA BI SEY YOK

SIZI SEVIYORUM  3 YIL BOYUNCA PES ETMEYEN KANKILERIME DE BURDAN KOCAMAN OPUCUKLER YOLLUYORUM . SUPERSINIZ👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻

hızlı bir giriş yapıyoruz hazır mıyız

hadi okuyun !!🏃‍♂️🏃‍♂️

--

"Jungkook rahat dur, az kaldı."

Taehyungun uyarıcı ses tonuna tabii ki aldırmadım. Yaklaşık bir buçuk saattir yoldaydık ve ben sıkıntıdan patlamak üzereydim. Bu yüzden yapabileceğim her şeyi yapmış, arabanın her yerini karıştırmak, koltuklarda dolaşmak gibi, şimdi de taehyungla uğraşıyordum. Araba kullandığı için bana kızıyordu haklı olarak ama umrumda değildi.

Yine de bir süreliğine rahat durmaya karar vererek -ve biraz yorulduğum için- arka koltuğa geçmiştim. Ayakkabılarım ayağımda değildi, aşırı derecede bunalmıştım ve taehyung da çıkarabileceğimi söyleyince beklemeden kurtulmuştum.

Bir süre de arka koltukta taehyungun profilini izleyerek geçirdim süreyi. Sokaktaki turuncu sokak lambaları yüzünü aydınlatıyor, ve taktığı yeşil lenslerin bu ışık altında parlamasını sağlıyordu. Yüzünün güzelliğiyle bir kere daha şaşkına uğramıştım. Kusursuz diyebileceğim yüzüyle son derecede odaklanmış bir şekilde arabayı kullanıyordu.

"Ne kadar kaldı?" Gözlerimi yüzünden çekmeden sordum. "Yaklaşık yarım saat." dedi bir süre düşündükten sonra. Az kalmasının verdiği heyecanla başımı hızlı hızlı salladım. Taehyung ciddi bir şekilde arabayı kullanmaya devam etti. Ta ki benim canım tekrar sıkılana kadar...

Odağı tamamen yolda olan Taehyung, koltukta hareket edip ona doğru yaklaştığımı fark etmemişti bile. Bedenim boynuna doğru yaklaşırken ağzımı aralamış ve esmer tenini dişlerimin arasına alarak biraz sert bir şekilde ısırmıştım.

Aniden yaptığım hareket yüzünden bedeni yerinde sıçramış ve ağzından acı dolu bir inleme kaçmıştı. Gözleri büyürken başını hızlıca bana çevirmişti. "Ne yapıyorsun?" diye sordu şok dolu bir sesle. Ağzımdan kıkırtı çıkarken "Sıkıldım." dedim.

Yaşadığı şoku atlatmış olacak ki yüz ifadesi düzelirken yerini gülümseme almıştı. "Sıkıldığında birilerinin boynunu mu ısırıyorsun sen?"

"Seni kızdırmak hoşuma gidiyor." dedim gülerken. Isırdığım boynu kızarmıştı ve diş izim belli oluyordu.

"Araba kullanıyorum."

"Evet, farkındayım."

Ardından boynuna minik bir öpücük kondurdum. Suratında ufak bir gülümseme belirirken hoşuna gittiğini anlamış, bu sefer daha uzun bir süre öpmüştüm boynunu. Gıdıklandığını belli ederek kıkırdayarak boynunu geri çekmeye çalışmıştı. Onun bu tatlı hareketine gülümserken oturduğum arka koltuktan kalkmış ve tekrar ön koltuğa geçtim boşluktan. Daha sonra elimi ensesine çıkarmış, üzerine eğilerek dudaklarına bugünün üçüncü öpücüğünü bırakmıştım.

"Biraz daha böyle hareketler yaparsan kaza yapacağız." dedi gülerek. "Evet, ve kaza yapmamamızın tek bir yolu var."

Cümlemin ardından bir kaç saniyeliğine bana dönerek cevap verdi. "Rahat durman."

i don't care about you | taekookWhere stories live. Discover now