Birbirinizin Kaderiyseniz/3

1.7K 178 74
                                        

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Yavuz, tekrar tekrar yutkunarak boğazında ki yumruyu yok etmeye çalışarak " Engin, sen benim dostumsum.
Böyle bir teklif beni mutlu bile eder.
Ama senin aklın halen daha Leila'da.
Azra, şayet teklifini kabul etse bile sonradan kaldıra bilir mi böyle bir durumu muamma ?"dedi.

Engin gözleri dolu dolu " Yavuz dostum, Azra biliyormu acaba Leila konusunu ? " dedi.

" Biliyordur ama öyle pek bir ayrıntı bilmiyordur. Leila öldüğü zaman on beş, on altı yaşlarındaydı Azra. Muhakkak biz evdekilerle konuşurken bir şeyler duymuştur ama dediğim gibi ayrıntılı bilmiyordur. Belki de hiç bir şey hatırlamıyordur bile.
Ama bu en son çıkan haberlerden bayağı bir şeyler öğrenmiş olabilir...Akıllı kızdır Azra ince eleyip sık dokur ve öyle davranır...
Biliyor musun Engin ? Azra seni bile hatırlayamamış, Fatma zehirlendiği gece görmüş ilk olarak. Bana öyle demişti... Ama sen bize gelip giderken çok küçüktü o zamanlar...Sonrasın da sende yurt dışına gittin..."

" Haklısın dostum. Azra, benden bayağı küçük. Sanırım bu teklifim de bir saçmalıktı...Ama O'nu bir nebze olsun kurtarmak istemiştim.
Hâli hal değildi bir ay önce size geldiğim de bahçede senin çocukların yanında gördüğüm zaman.
Ve o günden sonra aklımda dönüp duruyordu bu düşünce. Ama yeni ikna edebildim kendimi de..."

" Engin, kardeşim, Azra'yla senin aranda on yaş var. Benimde karımla aramda on yaş var. Bunun için sana tepki koyamam.
Rabbim nasibinizi ve kaderinizi bir yazmışsa ben ne diye bilirim ki ?
Ben kardeşimin emin ellerde olmasından mutluluk duyarım. Hele bu kişi senin gibi güvenilir birisi olursa.
Biliyorum kardeşimle senin görüntüleriniz yayıldığı için, kendini suçlu hissediyorsun. Ama bunda senin hiçbir suçun yok ki...Kendini böyle bir baskı altında hissetme sakın..."

Engin, arkadaşının yüzüne kendinden emin bir şekilde bakarak
" kendimi hiç baskı altında hissetmiyorum Yavuz. Ama söyle bana , Azra yıllar geçse de bu olayın etkisini yaşayıp duracak, kurtula bilecek mi bazı şeylerden...? O'nu böylece bırakmaya gönlüm el vermedi.
Şayet sen uygun görürsen babanla , ailenle ve Azra'yla bir konuş.
Şayet olumlu bakarlarsa dayıma ve ailesine haber ederim. Biliyorsun ki amcamda vefat ettiği için O'ndan başka kimsem yok..."

" Biliyorum dostum biliyorum. Sevde teyzem öldükten sonra tamamen yalnız kaldın...
Lise cağında da Sevde teyzem öldüğü için anneannende kaldın. Lise son sınıfta ninende ölünce, ünivesite sınavında başarı elde ederek doğruca İngiltere'ye gittin..." dedi Yavuz ve kapattı konuyu. Çünkü arkadaşı sarsılmıştı yine.

Engin, dolgun ve gür siyah saçlarını geriye doğru çekiştirerek ve kirli sakallı olan yüzünü ovuşturarak
" Evet, ama İngiltere'ye kaçtım aslında buralardan. Çünkü annemi unutamadım ben hiç bir zaman.
O benim hem annem hemde babamdı.

Biliyorsun ki babam ben daha çok küçükken ölmüş. O yüzden ben baba sevgisi ne bilmem ama anne sevgisi ne onu çok iyi biliyorum.
Yokluğunun nasıl yaktığını da.
Ben ne kadar üzülsem de babasızlığa annem sayesinde dayanıyormuşum.

En sonunda senide kaybetmiştim o iftirayla. İtalya'da tam on yıl hapis cezası verilmişti sana. Ve bu haberden sonra tamamen yıkılmış kimsesiz kalmıştım. Beni buralarda tutacak herhangi bir bağ kalmamıştı.
İngiltere'ye gittiğimde on sekiz yaşında toy yaralı, yalnız, çaresiz bir gençtim.

Üniversitenin ilk günü gördüm ben Leila'yı. Daha kimseyi tanımıyordum, doğru dürüst dil bile bilmiyordum. Bana öyle güzel gülümsemişti ki içim gitmişti.
O yetim ve öksüz yaralı gencin yüreğini ısıtmıştı. Gelip benimle sohbet etmeye başlamıştı. Hatta aynı sıraya oturduk ilk gün ve okul bitinceye kadar da daima birlikte oturduk.
Kimsesiz garip yüreğim O'nunla konuşunca huzur buluyordu.
Leila, tıpkı adının anlamını ifade ettiği gibi, gece, sevilen, aşık olunan, beklenen demekti. Türkçe karşılığı da Leyla demektir..."dedi gözyaşları içinde.

Sabr-ı Sükut 3. Seri ( Aşık-ı Mehcur )Where stories live. Discover now