Teachers °Minsung°

4.3

"ne olduğunu anlat tam olarak? Ne zaman yazdı sana?"
Karşımda oturan bedene baktım.

"Yattığımız gecenin sabahı. Şaşırmıştım ve korkmuştum. En başından beri korkuyordum zaten ve yakalanmıştık. Sonra seninle konuşmaya geldim fakat sinirlerime hakim olamadım."

"O sinirlerine hakim olamaman benim anksiyete krizi geçirmeme sebep oldu."

Aniden bağırmasayla korkmuştum.
"Aylardır belki yıllardır yaşamadığım şeyi yaşamama sebep oldun ve gelmiş burda konuşuyorsun"

Deli gibi bağırıyordu. Aklıma Jeonginin sözleri gelmişti. Eğer bağırmaya başlarsa anksiyetesi tutabilir. Eğer anksiyetesi tutarsa sakın ama sakın ona dokunma ve bağırma.

"Jisung gerçekten isteyerek yaptığım bir şey değil."
"İsteyerek yapmaman her şeyi düzeltiyor mu? Anksiyetenin ne demek olduğunu biliyor musun sen? ANKSİYETESİ OLAN İNSANA DUYGULARI SİKİK NE DEMEK BİLİYOR MUSUN SEN?!"

"Söylediğin sözler tüm gece kafamda dönüp durdu. Sinirle söyledi demem bir sike yaramadı anlıyor musun? 3-4 yıl uğraştığım şeyi sen 1 gece de mahvettin Lee Minho."

"Jisung haklısın çok haklısın. Affetmen için ne gerekiyorsa yaparım. Seni mutlu etmek için her şeyi yapabilirim. Yaptığım bir salaklık nelere sebep oldu. Anksiyeten olduğunu bilmiyordum. Bilsem emin ol yapmazdım."

"Bana bağırmaman için anksiyetemin mi olması gerek illa Minho?"

"O anlamda demedim. Kavga etsek bile seni bırakmazdım. Ben sinirlenince dışardaki insanlarla konuşmayı seven biri değilim Jisung. Bu sana özel bir şey de değil. Bunu gidip diğerlerine sorabilirsin."

"İliklerime kadar pişmanım Jisung. O gece sana hiç bağırmamalıydım."

"Ben aynı şeyleri konuşmaktan sıkıldım artık. Seni seviyorum Minho hemde deli gibi ama kırgınlığım geçmiyor. Her düşündüğümde yine üzülüyorum. Ya beni tekrar üzersen? Ya yine her şey düzgünken bozarsan? Bu düşünceler beni mahvediyor Minho."

Minho, Jisung'a yaklaşıp alınlarını birleştirdi.

"Sana söz veriyorum Han Jisung bir daha böyle bir şey olmayacak. Bir daha asla seni üzmeyeceğim."

"Seni hemen affedemem. Seni affetmemi sağlayacaksın. Anksiyetemin geçmesini sağlayacaksın. Beraber sağlayacağız."
"Söz veriyorum yapacağız."

Minho yavaşça dudaklarını Jisung'un dudaklarıyla birleştirdi. İkiside yavaş ve tutkulu bir şekilde öpüşmeye başladığında öpücüğü kapının kilidinin çevrilmesi bölmüştü.

İkiside ayrılıp güldükten sonra Minho burunlarını birbirine sürtmüştü.

"Seni seviyorum Han Jisung"

Hala süründürmek istiyorum Minho'yu... Sadece araları düzeldi arkadaşlar. Barışmadılar tam olarak. Aklıma final bölümü gelmiyor sanırım final yapmayacağım sldjaodjpsnksjladoaj.

Gone away ve surfin gelmiş.. ikiside aşırı güzel