"özelikle sen Chaeyoung daha çok çalışmalısın" öğretmenin söylediği ile Chaeyoung dudak büzdü, çok fazla çalışıyordu ama bir türlü kimseyi yenemiyordu alt sınıflar bile ondan daha iyi oynuyordu.
Her kes spor salonundan çıkarken Chaeyoung kızlar veda edip tenis raketini aldı "istersen seninle prova yapabilirim" kız duyduğu ses ile attığı topa vuramamış ve çattığı kaşları ile arkasını dönmüştü "gerek yok!"
"çok agresifsin ve de hırslı bu kazanmana engel oluyor oyuna direk kazanma hırsı ile giriyorsun, ve ekleme olarak çok sinirlisin bu topa vurmana yansıyor ve doğru atış yapamıyorsun" Hoseok'un kurduğu uzun cümleye karşı Chaeyoung raketi yere atıp hızlıca yürümeye başladı "hey nereye gidiyorsun!" Hoseok'un bağırmasına karşı Chaeyoung arkasını dönmeden konuştu "cehennemin dibine!!"
.......
Chaeyoung okuldan çıktıktan sonra yavaş adımlarla yürümeye başlamıştı, bu gün canı sıkkın olduğu için yürümeye karar vermişti ve babasına gelmemesini söylemişti.
"selam!" kız yanına gelen çocuk ile gözlerini devirerek adımlarını hızlandırdı "hey Bu yaptığın kabalık!" kız adımlarını daha da hızlandırmaya başladığında Hoseok koşmaya başladı aynı şekilde Chaeyoung'da "kaçan kovalanır diye bir deyim var onu mu uyguluyorsun!?"
Chaeyoung cevap vermeden başı yere eğik bir şekilde koşmaya devam ettiğinde alnına değen sert şey ile yere yapıştı.
Hoseok hızlıca kızın yanına gelip kolunu tuttu "iyi misin?" Chaeyoung ağrıyan alnını tutup başını salladı "sanırım" Hoseok kızın kolundan tutup kalkmasına yardım etti "madem koşuyorsun en azından önüne bak!" Hoseok'un azarlayan ses tonu ile konuşmasına karşı Chaeyoung kafasına çarpan ağaca baktı "ben nerden bileyim burda ağaç olduğunu!"
Hoseok sessiz kalıp kızın elini çekti "Tanrım alnın kanıyor" Chaeyoung elindeki kana bakıp dudak büzdü "önemi yok az bir şey" Hoseok gözlerini devirip ceketinin cebinden beyaz bir mendil çıkardı ve kızın alnına tuttu "ne demek önemi yok, saçmalama" Hoseok kızın koluna girip yavaş yavaş yürümeye başladığında, Chaeyoung gözlerini kırpıştırdı "ne yapıyorsun?" Hoseok kıza anladığını belirten bir bakış atıp konuştu "ne yapıyor gibi duruyorum?"
Chaeyoung sessiz kaldı "zaten benim yüzümden oldu en azından evine gidene kadar eşlik edeceğim" Chaeyoung dudağını büktü "senin bir suçun yok kaçmamam gerekirdi" ikisi birlikte sakin sakin yürürken Chaeyoung güldü "belkide tanrı sana saygısızlık yaptığım için beni cezalandırmıştır" Hoseok kızın koluna sert olmayacak bir şekilde vurdu "saçmalama" söylediğinin ardından dudağını büzdüğünde Chaeyoung çocuğa ciddimisin bakışı atıp güldü "sadece şaka yapıyorum"
Hoseok hiç bir şey söylemeyip sessiz kaldı evin yanına geldiklerinde Hoseok sonunda kızın kolunu bıraktı. "tekrar özür dilerim peşinden gelmeseydim böyle olmazdı belki de" Chaeyoung başını iki yana salladı "esas ben özür dilerim seni öyle bırakıp koşmamam gerekirdi ve son olarak üzgünüm mendilini mahvettim"
Hoseok gülümseyip başını iki yana salladı "önemi yok" Hoseok kıza el sallayıp yürümeye başladığında Chaeyoung'da aynı şekilde el salladı ve eve doğru adımladı
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
