Bölüm 3

4.3K 191 17
                                    

İki sevdiğim insanı da almak zorunda mıydı hayat. Bu kadar acımasız olmak zorunda mıydı. Bu kadar canımı yakmak zorunda mıydı. Bu kadarına hakkı yoktu.

"Renesme. " annem odaya girdi.
Ona doğru kafamı çevirdim.
"Akşam yemeğine gel hadi tatlım. Seni bekliyoruz" dedi.
"Anne aslında hiç aç değilim. Siz yiyin" dedim. Ne kadar istemesemde bedenimin yorgun düştüğü gerçeği vardı.

Annem yatağıma oturarak başımı okşadı.
"Kendini toparlamalısın Renesme. Hepimiz çok üzgünüz tatlım. Fakat seni böyle görünce acımız daha da artıyor. Senin için endişeliyiz. Özellikle Jacop o senin için çok endişeli" dedi. Haklıydı onu çok ihmal etmiştim ama elimde değildi. "Haklısın anne elimi yüzümü yıkayıp geleceğim" dedim. Annemin sıcak gülümsemesi yüzüne yayıldı "tamam tatlım. Teşekkür ederim" dedi.

Kaplumbapa adımlarıyla banyoya girdim. Elimi ve yüzümü soğuk suyla yıkadım. Yüzümü kurulayıp aynadaki dağınık yansımama baktım. Annem haklıydı biran öncr toparlanmam gerekiyordu. Odama gidip üzerime düzgün birleyler giyidim. Saçlarımı açtım, hafif dalgalı saçlarım hoş gözüküyordu. Yüzümün rengini geri getirmek için biraz göz kalemi ve rimel kullandım. Annemleri daha fazla bekletmemek için hızlı adımlarla mutfağa indim.

Babam beni gördüğünde sevinmişti. Hepsini fazla ihmal etmiştim. Benim yüzümden hepsi daha fazla üzülüyordu.
"Böyle düşünme kızım. Yaşadıkların kolay değil" dedi. En başta afallasamda babamın zihin okuma yeteneği vardı. Babama gülümseyip Jacop'un yanındaki sandalyeyi çekip oturdum. Babam ve annem yemek yemesede masada oturarak bana ve Jacop'a eşlik ediyorlardı. Oldukça sessiz geçen bir yemekten sonra odama geri döndüm ama Jacop ile birlikte.

Yatağa uzandım Jacop'ta yanıma uzandı. Güven veren kollarını soğuk bedenime sardı. Bende ona karşılık vererek kollarımı bedenine sardım. O sıcak kollar beni uykuya yönlendirmişti. Zaman geçmeden ikimizde uyuduk.

***

Sabah uyandığımda kendimi daha iyi hissediyordum. Jacop yanımda yoktu. Bende üzerime birşeyler giyidikten sonra aşağıya indim. Herkes oturmuş televizyon izliyordu. Alice teyzemin yanına oturdum. "Günaydın canım" diye selamladı. "Günaydın Alice teyze" dedim gülümseyerek.

"Nasılsın Renesme , daha iyi görünüyorsun" bunu söyleyen Jasper amcamdı. "Evet daha iyi hissediyorum" diye yanıtladım. "Ormanda küçük bir gezi ister misin ufaklık?" dedi Emmet amcam. Başımı onaylarcasına salladım "isterim ama artık bana ufaklık demesen iyi olur ben artık evli bir kızım." dedim. Bu cevabıma herkes güldü.

"Hadi gidelim o zaman" dedi Emmet amcam. Başımı sallayıp kalktım. Askıda duran montumuda giyidikten sonra çıktık.

Bella'nın ağazından;
Renesme diğer günlere kıyasla bugün oldukça iyiydi. Başta ben ve Edward olmak üzere hepimiz buna çok sevinmiştik. Onu öyle görmek bizi daha fazla üzüyordu. Haklıydı iki sevdiği insan artık yoktu. Onları kaybetmişti. Birgün onu kaybedeceğimiz gibi. Bu ne zaman aklımdan geçse içim hüzün doluyordu. Daha dün küçücük bir kız iken bugün evli güzel bir kız. Zamanın bu kadar çabuk geçmesi bizi korkutuyorudu. Onunla heranımı dolu dolu geçirmek istiyordum.

Renesme'nin ağazından;
Emmet amcayla yaptığımız orman gezisi keyfimi daha da yerine getirmişti.
"Uçmak ister misin? " diye gülerek sordu. Aslında bakılırsa biraz korkuyordum ama bunu denemek istiyordum. "Tabii hadii uçalım" dedim. Beni sırtına aldıktan sonra çok yüksek olmayan bir ağacak çıktık. Bu harika birşeydi. "Korkuyor musun?" diye sordu. "Hayıııır" diye yanıtladım. Bukez daha yüksek bir ağaca çıktık ama hala korkmuyordum "peki ya şimdi?" "Hayıır hala korkmuyorum" bunu dememle bunun beş katı yüksekliktr bir apaca çıktık. İşte şimdi korkuyordum. Yerden çok yüksekteydik. "Korkmaya başladım" dedim. Gülerek "inelim o zaman" dedi. Hızlı bir şekilde aşağıya indiğimizde ağaca birde aşağıdan baktım burdan daha da yüksek gözüküyordu ama eylenmiştim.

Alacakaranlık Şafak Vakti 3 (2. Kitap )#Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin