CLUB-jenlisa-chaesoo +18

THE Jennie

Gözlerimi açtığım zaman acı hissetmiştim. Yaram acıyordu kollarım ve ayaklarım bağlıydı. Bana geçmişi hatırlatmıştı. Bu yüzden nefes alamadığımı hissetmiş ve kurtulmaya çalışıyordum. Hareket ettikçe yaram acıyordu. Kanamaya başlaması an meselesiydi ellerimi hızla çekmemle çığlık atmıştım. Ellerim kesilmişti. Ellerime kelepçe yerine kapana benzeyen bir şey takmışlardı her hareketimde acıyordu. Sol kolum  parmağıma doğru kesilmişti. Sakinleşip etrafa bakınmaya başlamıştım. Siyahtı dolap masa yatakta ben vardım bir de banyosu vardı.

 'kimse yok muu'

 sesim yankı yapmıştı. Cevap yoktu. Ellerime bakmıştım eğer ellerimi çözersem ayaklarımı da açardım. Ellerimi çektiğim anda parmaklarımın kopma ihtimali ile yüz yüzeydim. Biraz düşünmeye başlamıştım. Ellerim esnekti ama yeteri kadar esnek değildi. Ben düşünürken içeriye biri girmişti. Simsiyah giyinmiş bir kadın. Yanıma geldi bileklerimi açtı

 'kalk lavaboya git yoksa bir daha asla gidemezsin.' 

demesiyle sessizce gitmiştim. Banyoya girdiğim zaman başımda bekliyordu arkasını dönmüştü. 

'neredeyim ben sen kimsin' 

derken saklanmıştık. 

'neler oluyor'

 'işiyicek misin hadi'

 pantolonumu indirip ihtiyacımı giderdikten sonra ellerimi yıkamıştım. Beni kolumdan çekerek yatağa götürmüştü.

 'senin sorularına vaktim yok ama bilgin olsun şuan da karada değiliz yani seni bağlamıyorum. İstesen de kaçamazsın'

 diyip kapıyı kapıyı açtığı an  hızla koşup kafasını duvara vurmuştum. Bayılmıştı üstüne bakıyordum silahı yoktu ama kolunda bir cihaz vardı. Cihazdan sesler gelmeye başlamıştı. 

'hey beni duyuyor musun herhangi bir aksilik var mı kalp atışın neden düşüyor' 

demesiyle saati kapıp çıkmıştım ki 

'aaaaaaahhhh' 

kafam acıyordu vücudumun her yerinde acılar vardı. Dizimin üstüne çökmüştüm enerjim kalmamıştı yere düşerken gördüğüm şey. Bir çift siyah stiletto olmuştu.
----------

Uyandığım zaman başladığım yere geri dönmüştüm. Yatakta bağlıydım ve her yanım yanmıştı. Ahh tabi ya lazer bunu niye düşünemedim. Tamam pes etmek yok diye düşünürken bilekliğimin ışığı yanıp sönmeye başlamıştı.

 'jennie kim size zarar vermemek için yapmanız gereken tek şey sessiz bir şekilde beklemeniz bileklerinizi açıyorum.'

 diyip bileğimi açmıştı ellerin bileklerime gitmiş ovmuştum. Ayaklarımı da açtığı için ayağa kalkmıştım. Pencere vardı gidip perdeyi açmıştım ki gördüğüm şey kapıda ki 100 kişiydi. Aman tanrım dolabı açmıştım ki içeri birisi girmişti. Eli pantolonuna gitmişti ve kemerini açıyordu. Geri geri adımlar atıp banyoya girmiş kapıyı kitlemiştim. Saatime bildirim gelmişti 

'iyi hareketti jennie.'

 ne dönüyordu bilmiyordum ama aşırı derecede tedirgin olmuştum. Kalp atışı kulaklarıma vurmuştu. Acıyla yere düşmüştüm.
Kulaklarımdan gelen şok etkisinin sebebini anlamasam da ben düşünce kapı açılmıştı. Beni kolumdan tutarak odadan sürüklüyordu. Ayağa kalkıp vurmaya çalışırken düşmüştüm. Tekrar ayaklanır götürdüğü yöne doğru yürütmüştüm. Spor salonu gibi bir yerdi ortada sandalye vardı.

 'otur şuraya'

 dediğine itiraz etmeye enerjim yoktu. Oturmuştum ve bekliyordum.

 'seni eğitime sokuyorum yoksa aksi takdirde rosie seni param parça eder' 

diyen kişiye bakmıştım.

 'ne diyorsun' gülmüştü pis bir gülüşü vardı.

 'Seni rosienin elinden aldım. Almasaydım şuan küçük bir melektin. Muhtemelen ölmüştün işte en iyi ihtimalle. Ayağa kalk ve dövüş hadi.'

 ayağa kalkmıştım üstümde ki ceketi çıkarmıştım. Bu adam neyden bahsediyordu. Rosie neden bana düşman olsun ki. Derken yüzüme yumruk gelmişti kaçmıştım. Ama karnıma gelen tekneden kaçamamıştım. Yer düşünce iyice sinirlenip bağırarak kalkmıştım' rosie benim kardeşim bana hiçbir şey yapmaz' diyip yüzüne geçirmiştim. Sersemlemişti bir tane daha bir tane daha bir tane daha vurmuştum. En son hatırladığım kafasını yere vurduğumdu. Enerjim bittiği zaman kafasından gelen kanı görmüştüm. Hızla ceketinin cebinden telefonu almıştım tabi sistem buradaydı kolumda ki saati söküp atmıştım ki alarm ötmeye başladı. 

'kahretsin'

 diyerek geri taktığımda alarm susmuştu. Telefonu elime alıp etrafa bakınmıştım. Çekmece gördüğüm an koşmuş içini açmıştım. Bıçaklar vardı. Diğer çekmecede silahlar birini alıp belime koymuştum. Kurşunlar arka cebimeydi. Çekmeceyi tekrar açmamla gördüğüm şey bilgisayar olmuştu hızlıca çıkartıp açmıştım ki 

'merhaba ajan tay sistem için yüz kilidi açılıyor' 

siktir siktir siktir koşarak adamın yanına gitmiştim. Yüzünü bilgisayara tutmuştum ve ahh açılmıştı. Yerime  geri gidip sistemi kurcalama başlamıştım. Banka şifreleri, anahtarlar ve bir sürü şey vardı ancak kapı şifreleri vardı bu odanın hangi oda olduğunu anlamadığım için o kısmı kenara bırakıp neyin içinde olduğumu anlamaya çalışıyordum. Sisteme kayıtlı 100 adam vardı. 1 tane de kadın.  Kim olduğu gözükmüyordu. İyice incelediğim zaman fark ettiğim şey vücuduma takılan şeydi kolumdan başlıyor ve bana her türlü acıyı verebiliyordu, duygularımı hissede biliyordu. Ama ana kaynak burasıydı kendimi bir şekilde kurtarmak için tek şansım buydu. Kalkıp adamı içeri çekmiştim ve kapıya gelen birini. Gördüğüm anda bilgisayarı kapatıp içime saklanmıştım. Ceketimi kapatıp kum torbasına vuruyor gibi yapmıştım. 

'hey sen oda vakti' 

demesiyle itiraz etmeden yürütmüştüm. Odama gelince kamera olduğunu gördüğüm için gece olmasını beklemiştim. Deniz üzerinde olmamız midemi bulandırıyordu. 1 saat sonra kameranın da çok görmediğim dolabın içine doğru bilgisayarı koymuştum ve hızlıca kodu girip kameramı iptal etmiştim. Bunu fark etmeleri an meselesiydi. Hızlıca kodları girip bilekliğimi iptal etmiştim.  Kapımı iptal etmiştim kulağımın içine taktıkları cihazı da.  Kapının önünde ki lazerleri de kapattıktan sonra krokiyi bulmuştum. Evet çok da zor değildi aslında çıkmak yapmam gereken tek şey kaptan hariç herkesin kulağına bu acıyı vermekti muhtemelen hepsi ölürdü. Bir anda öten alarm ile hızlıca kodları girip onu devre dışı bırakmıştım. Adamın aldığım saatine gelen mesajda öldüğü yazıyordu. Anlamışlardı işimin bitmesine çok az vakit kalmıştı ve evet oyun başlıyordu. Tuşa basmamla dışarıdan çığlıklar yükselmişti.

-
-
-
Aynı gün Lisa

 
Uyandığım zaman omzumda bir ağrı vardı vurulmuştum. İşin kötü tarafı da vardı. Biri beni bir yere kapatmıştı, kalkıp koluma bakmıştım. Kan takılıydı elime serumu alıp Yürümek için ayaklanmıştım ama kalkamamıştım. Kapı açılmıştı içeriye biri girerken gözlerim bulanıklaşmıştı acıdan omzumu hissetmiyordum kemiklerine giren ağrı ile başım zonklamaya başlamıştı gördüğüm tek şey birer siyah stilettoydu.

Merhaba biraz beklettim özür dilerim bölüm nasıldı?