📎

1.5K 79 50
                                    

Gözümden akan yaşları elimin tersiyle silerek koridorda yürümeye başladım.

Aptal bana nasıl böyle bi muamele yapabilir ?

Doğruca lavaboya girip musluğu açtım. Suyu yüzüme çarpıp aynadaki suratıma baktım.

Kafayı yiyecektim. Nasıl buralara kadar gelebilmişti bu olay. Bana nasıl fahişe muamelesi yapabilmişti, nasıl yakıştırabilmişti bunu bana ? Nefret ediyordum ondan. Ona olan aşkım her saniye nefrete dönüşüyordu. Yaşadığım hayal kırıklığı ondan iğrenmeme sebep oluyordu.

Kapının açılmasıyla irkilip arkamı döndüm.

Bi sen eksiktin amına koyayım.

Gözde: Hayırlı olsun. Düğün ne zaman ?

Dünyanın en mutlu insanı gibi gözüküyordu. Keyifle sorduğu soruya öfkeli bakışlarımı yollayarak cevap verdim.

- Seni ilgilendirdiğini sanmıyorum.

Gözde: Birbirinizi bu kadar sevdiğiniz hiç belli olmuyordu. Senin daha çok başkalarına ilgin var gibi duruyordu. Sanırım ilgine karşılık alamadın.

Sinirle dudaklarımı dişleyip saçlarımı geriye attım.

- Kime ilgi duyduğum, kimle evlendiğim hala seni ilgilendirmiyor.

Gözde : İlgi duyduğun kişi beni rahatsız ediyor yazık ki. Onun etrafında gezmenden hoşlanmıyorum.

- Kimseye ilgi duymuyorum Gözde.  Arkadaştık sadece. Bugünden sonra arkadaş da değiliz zaten. Merak etme yani elinden almam onu. Tabi elindeyse

Gözde: Ne oldu ki bugün?

- Seni ilgilendirmiyor malesef.

Bana doğru "uyuz" diye tıslarken samimiyetsizce gülüp dışarı çıktım. Odama gitmek istiyordum. Ama ordayken ona bu kadar yakın olma düşüncesi beni korkutuyordu. Ondan uzak kalmak istiyordum. Hatta burdan gitmek..

Bahçe çok kalabalıktı. Herkes ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Şu an kimseye açıklama yapmak istemiyordum.

Yemek salonuna girip en köşedeki masalardan birine oturup kafamı dizlerime gömdüm. Söyledikleri aklıma geldikçe gözlerimin dolmasına engel olamıyordum.

İlk aşkımın böyle biri olması canımı yakıyordu. Dinlemeden yargılamıştı beni. Hem de en ağır şekilde. Acımadan. Oraya onu sevdiğimi söylemek için gittim. Ama çıkarken hissettiğim şey sevgiden çok uzaktı.

Belki de haklıydı. Ne olduğu belli olmayan bi ilişkiydi. Bitmesi doğru olandı belki. Hem biz olamazdık ki. Biz birbirimize uygun değildik. Her kavgamızda anlamadan, dinlemeden böyle şeyler söyleyebilecek olan biriyle nasıl birlikte olabilirdim ?

Bahçedeki gürültüyle Altayların geldiğini anlamıştım. Ozan bahçede otururken Mert Hakan ve Altay otele girmişti. Onları görünce seslendim.

- Altay

Altay gözlerini çevirip bana baktı. Ağladığımı fark etmiş olacak ki doğruca yanıma geldi.

Altay: Mayıs?

Mert Hakan: Ben yukardayım

Onun suratına bakmıyordum. Çünkü korkuyordum. Ona daha fazla ümit vermekten, onu daha fazla yıpratmaktan korkuyordum.

Altay ona kafasını sallayıp tekrar bana baktı.

Altay: Neden ağlıyorsun bitanem?

- Konuşalım mı biraz ?

Wonderkid ○Taylan Antalyalı○Where stories live. Discover now