1.7K 81 28
                                    


Arda: Hayırdır bi sorun mu var ?

Altay: Senlik bi şey değil abi. Taylan'la benim aramda.

Arda abi bakışlarını bana yöneltti.

- Bi şey yok hallederim ben.

Saçımı geri atıp ayağa kalktım. Altay öfkeli bakışlarla beni bekliyordu.

Arda: Taylaan, dikkat et oğlum.

Ona kafa sallayıp Altay'a yürümesi için işaret yaptım. Yumruklarını sıkarak gösterdiğim yere doğru yürüdü.

Otelin bahçesinden çıkıp ormanlık alana girdik. Kimse yoktu burda. Ona doğru dönüp ellerimi cebime soktum.

- Konuş.

Altay: Senin ecdadını sikerim.

Alayla gülerek kafamı yana yatırdım. Tahmin ettiğim şey olmuştu. Muhtemelen beni Altay'a şikayet etmişti. Kendi yaptıklarını anlatmadan.

- Hayırdır, niye ?

Altay: Mayıs'a söylediklerini yuttururum sana orospu çocuğu. Kimsin lan sen ? Sen kimsin de onunla öyle konuşabiliyosun ?

- Söylediğim her şeyi hak etti Altay. Mayıs göründüğü gibi biri değil. Sana ne söyledi bilmiyorum ama az bile söylediğime emin olabilirsin.

Altay: Az bile mi söyledin. Ulan daha ne söyleceksin ? Hıçkıra hıçkıra ağlıyo lan senin yüzünden.

Hala ağladığını duyunca kalbimde saçma bi sızı hissettim. Bu gereksiz hisleri atmam gerekiyordu artık.

- Ben de onun yüzünden ağladım hıçkıra hıçkıra. Yutkunamadım. Yediremedim ne ona ne kendime. Ama kullanıp attı lan beni. Beni biraz olsun seviyor sanmıştım. Tamam eskisi gibi değil belki ama hala içinde bana karşı biraz sevgi var sanıyordum. Başkasına aşıkken beni öpebilecek kadar benden nefret edeceğini, fahişe gibi davranacağını hiç düşünmedim.

Cümlemi bitirmemle burnumda sızı hissetmem bir olmuştu. Utanmadan yumruk atmıştı bana. Ya da en yakın arkadaşına yakıştıramamıştı bunu.

Yakamdan tutarak ağaca yasladı sırtımı. Öfkeli bakışlarımı yüzümde sabitledi.

Altay: Kızı dinleseydin amına koduğum ağlamana gerek kalmazdı. Ama iyi ki dinlememişsin. Senin gibi orospu çocuğundan kurtuldu Mayıs.

Yakamdaki kollarını tutarak ittirdim onu. Geriye doğru sendelemişti.

- Neyi dinleseydim amına koyayım ?  Mert Hakan'ı ne kadar sevdiğini mi, beni nasıl kandırdığını mı, artık ikimizi aynı anda götüremeyeceği için duyduğu üzüntüyü mü, neyi dinleseydim ?

Suratıma ikinci yumruğu geçirirken konuşmaya başladı.

Altay: Seni bize tercih ettiğini, sevdiği herkesle arasının bozulması riskini alarak seni istediğini anlatırdı belki dinleseydin. Seni hepimizden çok sevdiğini söylerdi. Yaptığın şerefsizliklere rağmen kör kütük aşık olduğunu söylerdi sana.

Elimi kanayan burnuma götürürken ne söylediğini anlamaya çalışıyordum.

- Ne saçmalıyorsun sen ya ? Ne aşkı, aşık olan böyle mi yapar ?

Altay: Mert Hakan'ı sevmiyor o. Evet Mert Hakan çıkma teklifi etti ama kabul etmedi. Cevap vermedi ona. Kıza fahişe dediğin zaman yanına seni sevdiğini söylemek için çıkıyordu. Siktir etsene hak ediyo musun sen onu ? İyi ki böyle olmuş.

Wonderkid ○Taylan Antalyalı○Kde žijí příběhy. Začni objevovat