-bölüm 40-

2.7K 173 108
                                    

İyi okumalaar❤️‍🔥
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınnnn
Bölüm şarkısını bilerek koymadım sahnelere en uygun müziği kendinizin dinlemesini istedimm..
(300 vote)

***

Ateş'in yerde yatan bedenine bakıp çığlık atmaya devam ettim. Kanlar içindeki bedeni.
"Ateş!"
Korkuyla  Ateş'e bakmaya devam ettim.
"Kalk!" Diyebildim titreyen sesimle.
Gözlerimden akan yaşlar tek tek düşerken küçük bir çocuk gibi olduğum yerde zıplayıp bağırmaya devam ettim. Ne yapacağımı gram bilmiyordum.
Aniden arkamdan sarılan el ile kendimi geriye atmak istedim ama yapamadım.
"Efil buradayım sakin ol.."
Titreyen ellerimle karşımda duran bedeni gösterdim.
"Kimse yok orada kendine gel!"

O an kendimde değilmişim gibi hissettim. Ateş arkamdaydı ama o kimdi?
"Birisi var orada!" Büyük beyaz küvetin önünü gösterdim. Gördüğüm kişi aniden kaybolunca kalbime hafif bir ağrı saplandı. İçimi korkunç bir şey sardı ve seslice bağırdım. Ateş beni sıkı sıkı tutup haraket etmeme izin vermedi.
"Ateş kayboldu yemin ederim birisi vardı!"
"Halüsinasyon görüyorsun yine."
"Hayır!"

Aralık olan kapıyı ayağıyla itip tamamen açtı.
"Korkuyorsun gördüklerinden." Hıçkırıklarımı tutmaya çalıştım. Gördüğüm görüntü yeniden belirirken derin bir nefes aldım.
Ateş'ti bu.. Ateş.
Kanlar içinde bana doğru geliyordu.
"Bırak!" Diye bağırdım. Ateş beni önüne alıp musluğun yanına kadar yürüdü. Suyu açtı ve birkaç dakika bekledi. O sırada onun önünde bağırmaya devam ettim. Üstünden kanlar fışkıran bir adam üstüme geliyordu.
"Üstüme geliyor!"

Ayağımla kenardaki eşya dolabını tekmeledim. Beni tuttuğu için çok haraket edemiyordum. Kenarda duran sabun şişesini duvara doğru fırlatıp bağırmaya devam ettim. Üstüme geldikçe korkum daha da artıyordu.Ateş hiç beklemediğim bir şekilde kafamı buz gibi suyun altına soktu ve çıkarmamam için sertçe bastırdı.Eminim çığlıklarım kulaklarını acıtıyordu. Elini kafamın altına koyup kafamın acımaması için biraz kaldırdı.
Suyun saç diplerimi uyuşturduğunu hissettiğimde sustum.

Kafamı aniden lavabodan çıkarttı ve yüzüme baktı. Hemen kafamı çevirip o bedenin burada olup olmadığına baktım. Yoktu.
Saçlarımı nazikçe tuttu ve bileğimdeki tokayı alıp yavaşça bağladı.
"İyi misin biraz daha?" Dedi. Kafamı salladım. Su damlası alnımdan süzülüp çeneme doğru kaydı. O sırada hala gözümden yaşlar akıyordu.
Bir anda durup Ateş'e baktım. Kanlar içinde değildi. İyiydi. Gülümsüyordu.
"İyisin!" Diye yükseldim hevesle. Sonra da hızlıca kafasını göğsüme bastırıp sarıldım. Elleri sırtımı sıvazladı.
"Ne gördün?"

Bir süre daha etrafa baktım.  Ardından yeniden Ateş'e döndüm.
"Kanlar içindeydin." Dedim sadece.  Gülümsedi.
"Seni yukarıya götüreyim dinlen." Dediğinde yutkundum. Ona yaptıklarımdan dolayı kendimden utanıyordum.
Kolumdan tutup merdivenlere doğru yöneldi. Bir kelime etmeden onunla beraber yürümeye devam ettim. Merdivenleri bitirdiğimizde hemen karşısındaki koyu kahverengi kapılı odaya doğru yürüdük.  Kapıyı açıp beni yatağa oturttu ardından kapıyı kapattı.
"Ateş.." diye konuştum tedirgin bir şekilde.
Susmamı işaret edip kapıya yöneldi.
"Benimle kal." Diyip gözyaşlarımı sildim. Hızlıca bana döndüğünde kafamı kaldırdım.

Ellerime baktıktan sonra bakışları yüzüme çıktı.
"Affettim seni."
Kalbimin durduğunu sanıp ilk önce elimi göğsüme götürdüm. Hayır gayette atıyordu.
"Ne?" Yataktan kalktığım gibi gözlerine baktım. Gerçekten mi der gibi.
"Efil ben seni o tanıştığımız gece öldürmeyerek affettim." Hafifçe gülümsedi.
"Ama sabah.."
"Sikeyim yaptığın hatayı ya! Evet hataydı ama seni ağlatmak gibi bir amacım yok. Anlık sinirle dedim onları. Ellerinin titrediğine, gözündeki o korkuyu görmeye dayanamıyorum."
Dudaklarımı birbirine bastırıp derin bir nefes aldım.
"Ama sana bu yaptığımdan dolayı utanıyorum."

KARA +18(YENİDEN YAZILIYOR!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin