2.1

4.1K 451 1K
                                    

Takemichi

Göğsümde uyuyan çocuğa karşın belki de milyonuncu defa içimi çektim. Söz verdiği gibi okul çıkışı evime gelmiş ve ilk iş olarak da bana sarılmıştı. Bu da beni şoka sokmuştu açıkçası.

Beni sikmeye çalışmak yerine bana sarılırken uyuya kalmıştı. Mikey-kun, beni öpmeye bile çalışmamıştı. Ah, ciddi ciddi uyuyordu amına koyayım.

Yumuşak, sarı saçlarını okşarken tavanla bakışıyordum. Mikey-kun konusunda ne bok yiyeceğimi çözemiyordum maalesef. Geleceğe sıçrayıp spoiler yeme şansım da yoktu zaten.

Toman'ın lideri, Tokyo'nun en tehlikeli adamına dönüşecek olan çocuk kafayı benimle bozmuştu. Onu reddetmem bile dengesini sikip Toman'ı dağıtmaya kalkışmasına sebep olmuştu.

Onu itmem gibi bir seçenek yoktu artık.

Mırıldanarak boynuma sokuldu. "Birkaç gündür uyuyamıyordum." İyice sırnaşıp kıkırdadı. "Meğer tek gereken, sana sığınmakmış."

Neyse ki kızaran yanaklarımı göremiyordu.

Şekerli kokusunu soludum. "Kendine dikkat etmelisin, Mikey-kun."

Kıkırdayıp göğsümden kalktı. Şişmiş gözleri, hafiften kızarmış yanakları ve pembe dudaklarıyla... şirindi.

Siktir, Chifuyu haklıydı. Mikey-kun uysalken cidden de sevimli görünüyordu.

Alt dudağını yalayıp saçımı karıştırdı. "Bana iyi hissettiriyorsun, Takemitchy." Elimi, ellerinin arasına alıp gülümsedi. "Seni kaybedersem Tokyo'nun amına bile koyarım."

Sertçe yutkundum. "Beni kaybetmeyeceksin."

Yanağımı öptü. "Sen yokken her şey iğrençti. Sadece seninleyken içimden geldiği gibi davranabiliyorum."

Zilin resmen amına koyulunca bir anlığına bakıştık ve Mikey-kun kapıyı açmaya gitti.

"Sikeyim," diye bağırarak Mikey-kun'un arkasına saklandı Chifuyu. "Baji beni öldürecek."

Chifuyu'nun suratı, Baji-kun'un Valhalla saçmalığına kalkıştığı zamanki kadar kötü dağılmıştı. Kıyafetleri, toz içindeydi ve sol bacağının üstünde durmakta zorlanıyor gibiydi.

Onun peşine salona dalan Baji-kun, resmen hırlıyordu. Kolu, benimki gibi askıdaydı. "Camdan kaçarak kurtulabileceğini mi sandın, ucuz piç?"

Mikey-kun, Baji-kun'a afilli bir tekme attı. "Ağlak civcivimle aşk yaşamamızı böldün, seni amcık!"

Ağlak civciv mi?

Baji-kun, yeniden hırlayıp Chifuyu'ya doğru hamle yapmaya çalışsa da salona dalan üçüncü şahıs yüzünden duvara yapışmıştı.

Kazutora-kun, Baji-kun'un kafasını duvara iyice bastırdı. Onun da yanağı mosmordu. "Düzgün dur, kuduruk köpek."

Mikey-kun bana utangaç bir gülüşle baktı. "Sanırsın çete değil, kreş yönetiyorum!"

Aynen, bu kreş on yıl sonra Tokyo'nun amına koyacaktı hatta!

"Chifuyu'yu sikeceğim," diye bağırdı Baji-kun ve Kazutora-kun'dan kurtulmak için çırpındı. "Sikik piç, sen kimsin ki bana dikleniyorsun?"

"Sakinleşin," desem de hiç kimse beni sikine takmamıştı. Diğer kolumun da kırılmasını götüm yemediği için üstelemedim ben de.

Chifuyu, Mikey-kun'un arkasından çıkıp duvara tutundu. Cidden de bacağını sikmişti anlaşılan. "Tamam," dedi buz gibi bir sesle. "Tamam, sik amına koyayım. Kazutora, bırak şunu da ne yapacaksa yapsın. Cidden bıktım."

Kazutora-kun ve Mikey-kun ona delirmiş gibi bakıyordu. Chifuyu, cidden de belasını aramanın yeni seviyelerine dalıyordu.

Baji-kun, Kazutora-kun'un kıskacından kurtulunca bir anlığına hırlasa da Chifuyu'nun soğuk bakışlarını fark edince sesini kesti ve sessizce çıkıp gittiler.

Tanrım, Chifuyu'ya mezar yeri ayarlamam gerekecekti.

"Beyinsiz bunlar," dedi Mikey-kun ve yeniden üstüme tırmandı. "Nerede kalmıştık sahi?"

Birkaç defa yutkunup bakışlarımı kaçırdım. "N-nasıl yani?"

Çenemi kavrayıp karnımın üstüne oturdu. "Kötü bir başlangıç yaptık. Yani, şu sikiş muhabbeti falan."

Utançla kızarsam da sesimi çıkarmadım. Ciddi ciddi beni sikmek istediğini söylemişti.

Saçımı okşayıp yüzüme eğildi. "Seni öpebilir miyim, hazinem?"

Ha?

Boğazım kurumuş, kızarmanın yeni tonlarına tırmanmıştım. Hinata dışında hiç kimse öpmemişti beni şimdiye dek. Zaten, gay bile değildim ki!

Geleceği düşündüm. Kurtarılması gereken geleceği ve uysalca salladım kafamı.

Minik dudakları benimkilere kapanınca sımsıkı kapattım gözlerimi. Alt dudağımı nazikçe emmesiyle titremiş, omzuna tutunmuştum. Yumuşacıktı öpücüğü. Hiç de beklediğim gibi değildi.

Dilini dudaklarımda gezdirip bir defa daha öptü beni ve yeniden göğsüme sokuldu. "Seni çok seviyorum, Takemichi."

Titrek bir nefes aldım. "B-benim için çok değerlisin, Mikey-kun."

Belki de, Mikey-kun'a bir şans vermek çok da kötü bir fikir sayılmazdı.

alın size moment












haremci bakir takemitchy || tokyo revengers Место, где живут истории. Откройте их для себя