exile ¬ malik

always get the last word

Önceki bölümün devamı

Yemeğe inmiştik ama Zayn'i mutfağa sokamıyorduk.

"Zayn," Ayesha her an Zayn'i dövmeye gidebilirdi. "Bırak artık çocukları! Yemek hazır!"

Zayn burnunu, havaya kaldırdığı Khalid'in burnuna sürttü. "Bu hala ne diyor böyle babacığım?"

"Yemeğe gel diyorum!"

Hemen ardından Khalid'in çenesini öpmüştü. "Gidelim mi? İster misin?"

Khalid'in hıçkırığını duyduğumda Zayn'le aynı anda gülmüştük. Tabakları masaya yerleştirdiğimde kucağında Khalid'le sonunda mutfağa gelebildi. Ayesha onu öldürecekmiş gibi bakarken Zayn de tersledi.

"Gelmeseydin."

"İki dakika daha aç kalsam ölmem herhalde. Çocukları özledik şurada."

Sinirlenmesini önlemek için sakalını okşayıp ona kısa bir öpücük vermiştim. Khaan pusette kendi kendine takılıyordu, Khalid de Zayn'in kucağında yatıyor, aşağıdan babasını izliyordu.

"İşteyken yemek yemiyor musun Zayn abi?"

Omar'ın sorusu derin ve sıkıntı dolu bir nefes almama sebep olmuştu.

"Yemek için vaktimiz olursa yiyoruz."

"Ne yiyorsunuz?"

"Komutanlık o gün ne verdiyse."

"Halam senin patates yemediğini söylemişti. Komutanlık patates verirse orada geyik vurup yiyebilir misin?"

Ayesha oğluna göz devirirken Zayn ilk önce kaşlarını çatmış, sonra gülmüştü.

"Vurduğumuz şeyler genelde geyik olmuyor abiciğim."

"Ne oluyor?"

Zayn iki dudağını birbirine bastırıp ensesini kaşıdığında Omar'ın merakının sürekli üçümüzü de zor duruma soktuğunu fark etmiştim. Sürekli soru soruyordu, ikizler de mi böyle olacaktı?

"Kötü adamlar."

"Spider-Man'deki kötü adamlar gibi mi?"

"Ondan bile daha kötüler."

"Sen de Spider-Man gibisin o zaman!"

Beşlik çaktıklarında kolumu Zayn'in omzuna yasladım. "Daha çok Kaptan Amerika."

Zayn bana ters ters bakarken Omar ile gülmüştük.

"O da Yüzbaşı! Artık sana Kaptan Britanya diyebilir miyim Zayn abi?"

"Ha-"

"Tabii ki diyebilirsin aşkım," Zayn'in sözünü kestiğimde sinirlendiğini belli edecek bir nefes aldı. "Ben de hep öyle sesleniyorum."

"Anlaştık Earth abla."

"Aynen. Sahada Steve Rogers, yatakta Hulk- Ah." Böbreğime sertçe geçirdiğim dirsek onu susturabilmişti.

Konu değiştirmem gerekiyordu.

"Bakalım beğenecek misin?" Zayn'in çorba tabağını önüne bıraktığımda gülümsemişti. Ayesha bu yemeği sevdiğini söylediğinde haklıydı.

Tadına baktığında heyecanla ne tepki vereceğini bekliyordum. Memnuniyetle kafasını salladığında etrafa havalı bakışlar attım.

"Eline sağlık."

"Afiyet olsun, beğenmene sevindim."

"Beğenmemek gibi bir şansım var mı?"

Göz devirirken ben de bir kaşık almıştım. "Tabii ki var."