Lavinya|14

1.7K 86 10
                                    

Abisi gibi gördüğü kuzeni tutuklanmıştı genç kızın. Ağlamaktan gözleri kızarmıştı.
"Leya bak yapma böyle kuzenin çıkacak ordan eminim." demişti Tuana ama kendisi de endişeliydi ne kadar belli etmek istemesede.
Leya cevap verecek halde değildi. Tek düşündüğü kuzeniydi.
Yağız elinde getirdiği suyu Leyaya uzattı.
Tuana: hadi Leya bir iki yudum iç şu sudan.
Tuana zorla içirdi suyu Leyaya.
Yağız: geç oldu kalkalım artık
Esat: hadi gidelim Leya, hem Çağan sizi bana emanet etti seni böyle görürse üzülmezmi?
Leya başını sallamakla yetindi.
Defne, arkadaşının koluna girip salondan çıkardı.
Esat Defne ve Leyayı evlerine bıraktı. Kendiside çok üzülüyordu arkadaşı için.
Leya eve girer girmez annesine herşeyi anlattı.
Annesi üzgün ve endişeyle;
Bahar: sen üzülme kızım ben şimdi eniştenle konuşurum. Çağan çıkacak ordan merak etme.
Leya: Anne eniştem evinde bile değil nasıl çıkaracak Çağanı?
Leya haklıydı Çağanın babası Çağanı, Kardeşini ve Annesini terkedip gitmişti.
Bahar: ben bi arayıp haber vereyim.
Leyayı salonda bırakıp içeri gitmişti annesi.
Leya teyzesi içinde üzülmüştü kim bilir nasıl perişan olmuştu oğlu için..

Tuanadan
Çağan benim yüzümden karakoldaydı. Kendimi suçlayıp duruyordum bişeyler yapmalıydım. Ama ne yapabilirdim ki?

Telefonumun çalmasıyla arayana bakmadan açtım.
Tuana: Efendim
Yağız: Tuana Çağandan bir haber varmı? Yani Leya ile konuştun mu?
Tuana: Yok konuşmadım, daha doğrusu arayıp rahatsız etmek istemedim zaten yeterince perişan kız.
Yağız: doğru haklısın
Tuana: ya yağız hepsi benim yüzümden eğer o gün oraya gelme-
Yağız: saçmalama kızım! senin yüzünden olan bişey yok hepsi demirin yüzünden. Onu gördüğüm an kafasını duvara sürtmezsem bende yağız değilim.
Tuana: yağız sakin ol. Gitti zaten okuldan birşey yapamaz artık. Yani umarım.
Yağız: acaba amcanla konuşsan o bişeyler yapamazmı?
Tuana: bilmiyorum ki olabilir mi acaba?
Yağız: konuşmaktan zarar gelmez.
Tuana: tamam ozaman ben bi amcamı arayım sağol yağız görüşürüz.
Telefonu kapatıp hemen amcamı aradım umarım birşeyler yapabilirdi.

Leyadan
Annemin salona girdiğini görünce, "Anne noldu ne dedi eniştem?" dedim meraklı gözlerle.
Annem üzülerek " Ulaşamadım kızım teyzen de ulaşamamış " dedi.
Başımı eğdim yüzüm düştü tekrar. Annem yanıma gelip üzülmemem gerektiğini, Çağanın yaşı küçük olduğu için kısa sürede bırakacaklarını söyledi yani düşüncelerimden sıyrılıp duyabildiklerim bunlardı.

Tuanadan
Tuana: Amca?
Cihan: efendim kızım
Tuana: amca bugün balodaki tutuklanan arkadaşım, onun için bişey yapamazmıyız? Yani sen okul müdürü olarak konuşsan polislerle?
Cihan: üzgünüm Tuana ama bizim elimizden birşey gelmez ancak Demirin ailesi şikayetini geri çekerse çıkabilir. Ama merak etme yaşı küçük çok fazla tutmazlar arkadaşını.
Tuana: tamam amca sağol.

Amcamla konuşmak içimi biraz rahatlatsada hayla endişeliydim.

Ertesi gün Leyadan
Ne Çağandan nede babasından haber yoktu.
Hızlıca hazırlanıp okula gittim.
Tuana beni görür görmez yanıma geldi
Tauana: Leya iyimisin?
Leya: iyyim Tauana
Uykusuzluktan şiş gözlerim fazla belli oluyordu.
Deniz: hiç uyumadın mı sen?
Leya: uyku tutmadı ki.
Mert: Yemek de yememişsindir sen şimdi
Leya: iştahım yok
Yağız: olmaz böyle Leya bişeyler yemen gerek.
Esat: yağız haklı çağan seni böyle görürse kafamı kırar böyle mi baktınız kuzenime der.
Leya arkadaşlarının ısrarı üzerine kantine gitmeyi kabul etmişti.
Hepsi kantinde oturmuş Çağanı düşünürlerken kantine Demirin gitmesi ile tüm gözler ona dönmüştü.
Yağız sinirle oturduğu masadan kalktı
Yağız: SENİN NE İŞİN VAR LAN BURDA!
Demir: biraz sakin ol yağız böyle mi hoşgeldin diyorsun?
Yağız: Bak oğlum elimde kalırsın!
Tuana: yağız sakin ol
Defne: sen okuldan atılmamışmıydın?
Demir: atılmıştım defnecim ama babamın okulun arazisini satın almasıyla okulda babamın oldu eh bu okul artık benim sayılır. Yani tuana güzelim amcan artık sadece müdür okulun sahibi babam!.
Yağız: başlattırma güzeline!
Tuana: Ne?! Nasıl olur bu?

Mert ve Deniz Esat ve Yağızı tutuyordu. Demirse pis pis sırıtıp gitmişti.
Tuana duyduklarına inanamıyor Yağızsa sinirinden çatlıyordu.
Leya zaten bitmiş haldeydi.

Berilden
Demiri gördüğüm an kolundan tutup bir kenara çektim.
Demir: Napıyosun kızım
Beril: Ben sana Çağanı şikayet et diyemi Tuananın bu okulda okuduğunu söyledim!?! Çabuk şikayetini geri al!
Demir: oldu canım başka?.
O çocuk ordan çıkmıcak okadar. Tuanayla arama girip bana yumruk atmak ne demekmiş anlasın.
Beril: kimin sayesinde burda olduğunu unutuyorsun!
Demir: bana ne be söylemeseydin Tuananın okulunu.
Beril: Sen çok pislik birisin!!
Demir: Eyvallah. Sende öylesin.

Tuanadan
Ders başlamadan hızlıca amcamın odasına gittim.
Cihan: kızım yavaş. Ne bu acelen?
Tuana: Amca, Demir babam okulu satın aldı diyor doğru mu?
Cihan: Maalesef doğru.
Tuana: Ama bu nasıl olur. Okulun sahibi sen değilmiydin? Senin iznin olmadan nasıl satın alır?
Cihan: Kızım bu okulun sahibi önceden yakın bir arkadaşımdı. Ondan satın almıştım. Şimdi Demirin o babası ona yüklü bir miktarda para verip araziyi satın almış dolayısıyla okulu da.
Tuana: Off bir bu eksikti. Dert bir değil ki.

Zilin çalmasıyla Amcamın yanından ayrıldım. Demirden kurtulduk derken o daha sağlam bir yolla geri dönmeyi başarmıştı. Demirden çekeceğimiz var gibi görünüyordu.

Leyadan
Ders başlamıştı. Ama biz dersi dinleyecek halde değildik. Aklım Çağandaydı. Şu son birkaç gündür kötü şeyler hep üst üste geliyordu. Önce babam sonra ülkü, demir şimdi de Çağan.

Tuanadan
Sonunda zil çalmıştı ders hiçbitmeyecek sanmıştım.
Demir: Neyin üzüntüsü bu arkadaşlar hepinizin yüzü asık dbsbdj
Yağız: Demir susmazsan kendini yerde bulursun!
Ülkü: boşver demir onların acısı onlara yetiyor. Uğraşmayalım shjddfhc
Leya: Ülkü elimde kalıcaksın!!
Deniz: ülkü daha dün bir bugün iki bizim arkamızdan iş çevirdiğin yetmiyormuş gibi hemen demirin tarafında mı oldun?
Demir: sana ne be! İstediği kişinin tarafında olur.
Esat: düzgün konuş almıyım ayağımın altına!
Demir: Alsana!
Esat: sen şimdi görürsün-
Defne: Esat sakin ol.
Defne Esatın kolunu tutmuş demirle kavga etmesini engellemişti.

Kapının açılmasıyla içeri giren Çağanı görünce hepimiz şok olmuştuk. Leya önce bir iki saniye bakakalmış sonra koşarak kuzenine sarılmıştı.
Leya: çağan sen- sen nasıl çıktın?
Çağan: Sevinmedin mi yoksa?
Leya: sevindim tabi. İyimisin peki öldüm meraktan.
Çağan: ben iyiyim de senin gözlerininin hali ne? Esat böyle mi baktınız kuzenime?!
Esat: ben size demedim mi abi böyle der diye. Valla bizlik birşey yok Çağan, hiç uyumamış kuzenin.
Leya: boşverin şimdi beni, benim kuzenim iyi ya gerisi önemli değil.

Hepimiz Çağanın çıkmasına çok sevinmiştik sadece bu kadar kısa sürede çıkması şaşırtmıştı.
Demir: SEN NASIL ÇIKTIN ORDAN!
Çağan: Ee demircim polisler bile hak verdi bana, bir kızı rahatsız eden birine yumruk attığımı söyleyince bıraktılar. Çok ta iyi yapmışsın dediler. Ohh ellerime sağlık.
Demir: Ben şimdi gösteririm yumruğu sana.
Demir tam Çağana yumruk atacakken içeri müdürün girmesiyle durdu.
Müdür: Çağan oğlum odama gelirmisin?

Çağan gittiğinde bizde bahçeye indik.
Mert: Bunlar nasıl polismiş yaa bi ödül vermedikleri kalmış.
Tuana: Saçmalama Mert. Çağan onu Demiri sinir etmek için söyledi.
Yağız: bu işin içinde bir iş var ama ne
Leya: Çağan gelsin öğreniriz.

                                  •LYCT
Selaaammm
Nasılsınız?🤍
Bölüm nasıldı?
Yorumlarınızı bekliyorum :)❤️

Lavinya {Tamamlandı}Where stories live. Discover now