Kedicik Elden Gidiyor

3.3K 168 30
                                    

MMMMMMMMM

Açıklama bu kadar

_______________

Jungkook elindeki minik bavulu yere bırakıp ceketini askıya asarken şimdiden kaçış yollarını iptal etmiştim. Şu adamdan kaçmak aptallık olurdu ve benim hiç aptallık etmeye niyetim yoktu. O kadar ödül demiştik canım, sözümüzü tutalım değil mi?

Sonunda yakışıklı gözleri, evet onun gözü de yakışıklı, beni bulduğunda heyecanlanmadan edemedim. O da çok heyecanlıydı,belliydi ama kendini zor tuttuğunu çok net anlayabiliyordum, gülmeden edemedim. Benim gülüşümle bakışları önce gülüşüme takılmış sonra da ağır ağır bana gelmeye başlamıştı, ben de geri geri gidiyordum. Duvara yapışana kadar, sırtım duvarla buluştuğunda o da gülmüş, tam dibimde bitmişti.

Tek elini başımın yanında duvara yaslayıp diğer eliyle de çenemi okşarken konuştu '' Neye gülüyorsun? ''

Fazla yakınlıktan mı yoksa ses tonunun öldürücülüğünden mi bilemem ama bu nefesimin kesilip seslice yutkunmama sebep olmuştu.
''Seni özledim '' söylediğime gülüp dudağımı öptü, '' Biliyorsun.. '' bu sefer boynumu öptü '' verilen sözlerin yerine getirilmesi gerek,'' gözümün içine bakarken kafa sallamıştım, şu an tamamen onun kontrolündeydim, hipnoz olmuştum resmen. Kafa sallayınca bu sefer uzanıp kulağımın altını öptü, huylanmamı sağlarken kısıkça, nefesini vererek, '' Aferim benim bebeğime '' dediğinde aklım başımdan gitmişti, basit bir cümlesiyle bile yerle bir oluyordum, daha fazlasına nasıl dayanabilirdim ki?

Sonra birden çekilip beni merdivenlere doğru çevirdi, arkamda omuzlarımdan tutup yaklaştı, tam ensemde nefeslerini hissederken '' Ne yapman gerektiğini biliyorsun. '' dediğinde, önce ensemde dilini hissettim, sonra orayı öpüp kalçama bir şaplak atıp içeri geçti. Bense oracıkta kalmış, hızlı hızlı nefesler alıp veriyordum.

İki dakika geçmiş ve ben hala öylece dikilirken içeriden seslendi '' son sekiz dakikan''. Birden kendime geldim. Sekiz dakika, evet. Çarpa çarpa çıkıp odama ulaşınca kapıyı kapatım bekledim bir süre.

Benden o kıyafetleri giymemi istiyordu, o kıyafetlerle''Etekle'' Jungkook'un karşısına çıkacaktım. Ölüme yürümek daha az tehlikeliydi bu durumdan.

Tabi daha ne kadar beklersem bekleyeyim sonunda giyeceğim için kapıdan ayrılıp dolabıma gittim. Normal bir şekilde sevişebilirdik, 3 gün öncesine kadar. Artık böyle bir şey mümkün değildi.

Dolabımdan çıkardığım kıyafetleri karşıma alıp inceliyordum. Baktığımda en iyisi, en az azdıracak(?) olan, pembe pileli etek, üstüme beyaz yakası açık bir tişörttü. Hızlıca giyip aynanın karşısına geçtim,bacaklarımı çok boş görünce, bir an o korku gidip kendimi beğendirme çabalarına girmiştim, dizlerimin bir karış aşağısında biten açık pembe çorapları geçirmiştim. Baksırım eteğimin altından çirkin bir şekilde sırıtırken hayır dedim, hayır Jimin yapma bunu. Ama dayanamadım, baksırı çıkarıp dantel siyah külodu bacaklarımdan geçirdim.

Harika! Artık azdırıcı haptan bir farkım kalmadı.

Ne kadar utansam da tüm bedenime bakınca çok güzel görünüyordum, ayrıca seksi, fazlasıyla.

Şimdi tek yapmam gereken bir iki dakikaya gelecek sevgilimi beklemekti. Çok utanıyordum ama bundan kaçamazdım, evet sakinim.

Derin nefesler alıp saçımı da düzelttikten sonra dudağıma parlatıcı sürdüm, zaten biraz makyaj vardı yenilememe gerek yoktu bu yüzden dudağımın işi bitince yatağa gidip yüzüstü uzandım. Eteğin açılan kısımlarını yapabildiğim kadar kapatıp, çok gerekliymiş gibi biraz daha seksi dursun diye dizlerimi kırıp sallandırmaya başladım. Şuan olduğum durumu anlamlandıramıyordum ama boşverdim artık, olan olacaktı. Çünkü Jungkook geliyor!

How To Have Sex ~ JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin