the game

14

"Sevkiyatı 2 kişi üslenicek."
Yaşlı adamın sesi hem uykudan hemde yorgunluktan boğuk çıkarken gözlerini her birinin üstünde geziyordu.

Jaks bu masada en yaşlı isimlerden gelirdi. Herkesle iyi diyalog kurar iyi görünürdü lakin eğer düşmanı olursanız iyi yönünü asla göremezdiniz.
"Benim gönlümden Jungkook geçiyor. Ama"

Jungkook oturduğu sandalyeyeden biraz daha diklenerek
"Ama"
Sorarca konuşmuştu.

"Sınıra götüre bilirsin lakin asıl önemli olan sınırdan onu geçire bilmek"
Diyerek bir nefeste konuştu.
"Pekala sevkiyatın çıkışı da girişide lisaya ait
Olsun nede olsa kendini bizlere göstermek zorunda" kırmızı dudakların arasından çıkan naif sesin sahibi
Jennie kim uzun bir aradan sonra bütün gözleri üstüne çekmişti.

Elbette yapabilirdi ama durduk yere Jennie'in ona topu yolamasını anlayamamıştı.
"Bayan Lisa"

" Elbette bu benim için çocuk oyuncağı kadar kolay fakat bunu kabul etmek zorunda değilim bayan kim.. "
Lalisa açılmış gözleri ile alayla kedi gibi gözlere bakmıştı.

"Şimdiden uyarımı yapayım... Ben babama benzemem arkadaşlar hiç bir şey benim için zorunlu olamaz bu yüzden size kendimi kanıtlamak zorunda değilim isteyen güvensin istemeyen istemesin. Çocuk musunuz da güven testi ediyorsunuz "
Lalisa ayağa kalkarak masada oturan her kişinin üstünde bakışını gezdirmiş ardından arkasına bakmadan restorantdan çıkararak arabasına binmişti.

Monaban ailesi gideli nerdeyse 1 saat oluyordu. Lalisa kızını sehun ile eve yolamıştı.

Karanlık gök yüzünde parıldayan yıldızlar sokak lambalarını aydınlatıyor boş yolda bir huzura sebep oluyordu.
Kısa süre içinde müstakil evinin önünde duran arabadan inmiş çıkardığı anahtar ile evin kapısını açarak içeriye girdi.

Sessiz ortamdan anladığı kadarıyla hem jisoo hemde lily uyumuştu.

Yinede üst kata çıkarak kendi odasından önce jisoo'nun odasına girerek birbirlerine sarılarak uyuyan ikiliye burkukça bakmıştı.
Belkide jisoo bu hayata başına gelmiş en güzel şeylerden birisi olabilirdi.

Sessizce girdiği odadan tekrar çıkarak kendi odasına geçmiş. Yavaş yavaş üstündekilerden kurtulmaya başlamıştı.

12.58

Neredeyse saat bir olacaktı ama Lalisa yorgun olmasına rağmen uyaya bileceğini sanmıyordu.
Alt kısmına siyah saten pijamasını giymiş üstünde evin sıcaklığı sayesinde sadece siyah sütyen ile durma kararı alarak tekrar odasından çıktı.

Kolidorun sağında kalan çalışma odasına girerek alacağı birkaç kağıdı ve boş bir dosya alarak çıkmış kolidorun bolkonuna geçerek hepsini cam sehpanın üstüne koymuştu.
Birkaç dakika boyunca sessizce resmiyete geçirmesi gereken kağıtları düzeltmiş imzalayıp bir dosya haline getiriyordu.

Ansınızın dışarıdan çalan telefon zili ile başını arkaya çeviren lalisa iki çift kara göz ile karşılaşmıştı.

Arkadaşlar biraz değişik ama konusunu beğeneceğiniz hikayem yayında.

Bakmayı unutmayın