0.4

217 17 0
                                    

Şafak: Selamün aleyküm ey mümin kardeşim

054**: Aleyküm selam ya Şafak

Şafak: Rica etsem ismini bağışlar mısın

054**: Söyleyeceğimi düşünüyor musun gerçekten?

Şafak: Bir umut

054**: Maalesef

Şafak: Aman tamam be

Şafak: O zaman şöyle yapalım

Şafak: Ben benim hakkımda sorular sorayım

Şafak: Biliyor musun bilmiyor musun

054**: Anlaşılan canın baya sıkılmış

Şafak: Ay evet ya

Şafak: Neyse başlıyom

054**: Başla bakalım

Şafak: En sevdiğim renk

054**: Mavi

Şafak: En sevdiğim ders

054**: Matematik

Şafak: En sevdiğim şarkı

054**: Mor ve Ötesi - Bir Derdim Var

Şafak: Bunu nereden biliyosun ya

054**: :))

Sorabilecek yeni bir soru düşünürken gelen mesajla gözlerimi telefonuma çevirdim.

054**: Yeni soru düşünmene gerek yok

054**: Sandığından çok daha fazlasını biliyorum

Şafak: Haksızlık ama

Şafak: Sen beni çok iyi tanıyorsun

Şafak: Bense hakkında hiçbir şey bilmiyorum

054**: Bir süre daha bilmeyeceksin

Şafak: O bir süre ne kadar sürer

054**: Yakın zamanda değil sanırım

Şafak: Peki neden?!

054**: Hazır değilim Şafak

Şafak: Neden yazdın o zaman

054**: Yazarken hiçbir beklentim yoktu aslında

054**: Sadece

Şafak: Konuşmak

054**: Evet...

Şafak: Peki seni kaydetmeli miyim

054**: Bir zahmet :)

Şafak: Hakkında hiçbir şey bilmediğin birini nasıl kaydederdiiim

Şafak: Buldum

"Yeni kişi ekle" ye basıp boşluğa "Ortak" yazdım. Bence çok zekice.

Ortak: Ne diye kaydettin

Şafak: Ortak

Ortak: Ciddi değilsin herhalde?

Şafak: Yoo gayet ciddiyim

Ortak: İyi peki öyle olsun

Ortak: Sevdiğim kızın beni "ortak" diye kaydedeceğini hiç düşünmezdim.
(Silindi.)

Şafak: Ne yazdın da sildin?

Ortak: Boşver

Ortak: Ben seni nasıl kaydetmeliydim?

Şafak: Şafak

Ortak: Çok zekisin sen

Şafak: Eh orası doğru

Odamın kapısına vurulmasıyla telefonumu kapattım ve çekmeceye koydum. "Gir." Kapıyı açan kişiyi gördüğümde şaşırmamıştım.

"Ne yapıyor bakalım benim güzel kardeşim?"

"Yine ne isteyeceksin?" dedim sahte bir gülümsemeyle.

"Benim canım kardeşim harçlığından biraz arttırmıştır yine bence."

"Ne kadar lazım?" dedim elim köşedeki cüzdanıma giderken

"Bir elli liracık." "liracık" mı? 50 lira az para mı be?!

"Bu verdiğim paraları geri alacağım biliyorsun dimi Buğra?"

"Abi de bana."

"İki yıl var aramızda ne abisi?"

"Senden büyüğüm sonuçta." dedi bilmiş bilmiş.

"Anladım para istemiyorsun."

"Yok yok! Olur mu öyle canım kardeşim, istediğin gibi seslenebilirsin bana."

Parayı verdikten sonra yeniden sandalyeme oturdum. "Yuh! Saat on mu olmuş?!" Göz ucuyla önümdeki paragraf kitabına baktım. Bugün neredeyse hiç soru çözmediğim aklıma gelince "off" layıp kalemi elime aldım. Bu gece uzun olacak.





ŞAFAK | yarı textingWhere stories live. Discover now