12.Bölüm

56.8K 1.9K 106
                                    

Selaaamlar,

satır aralarına yorum bırakmayı ve bölüme başlamadan önce yıldızı parlatmayı unutmayın...

125 yorum,150 yorum bölüm başına binküsür okuyucu için zor olmamalı. Okuyan herkes ikişer yorum yapsa neler olur neler...

Bu bölüme sınır koymuyorum.

keyifli okumalar

***


düzenlendi ✓

***

Çocuklar büyüyünce umutlarını ve hayallerini gömerdi. Ben de büyüdüm, en büyük hayalimi gömmek istedim, yapamadım. Hayalleri olmadan insan hayata esir kalırdı, ben bu tutsaklığa göz yumamadım. Sonra seni, sevgimi değil; hayallerime olan umudumu gömdüm.

Ama toprağında hâlâ çiçekler açıyordu. Bir ölü fakat sessiz kalmıyordu. Gece çöktüğünde ruhu üstüme örtülüyordu. Hiç sahip olmadan vazgeçmek çok zordu.

Hayal mezarlığı yoktu,umutların mezarlığı vardı. İnancım, umudum tükendi beni de tüketti ama kollarının sarıldığı bedenin benim olduğunu, parmaklarımın saçlarının arasında dolaştığını, benim için gülümsediğini hayal etmeden duramıyordum. Sen benim tenime hiç dokunmadan içime dokunandın.

İnsan insana tutunuyordu, kendine tutunduğunu bilemeyecek bir insana, kavuşamayacağı bir insana tutunuyordu. Fakat tutunduğu aslında bir çıkmaz sokaktı.

Sığındığın sokak olurdu, yürüdüğün olmazdı. Ben sana tutundum. Ellerim kesildi ama hiç bırakmadım.

Dudaklarımı Cihan'ın dudaklarından kurtardıktan sonra yanından ayrılmış kendimi üst kata atmıştım.

Yaptıkları ve aldıkları hoşuma gitmiş olsada ona karşı hemen yumuşayacak ve yelkenleri indirecek değildim.

Bacaklarımı stres ile sallarken odanın kapısı açıldı. O tarafa dönmeden oturmaya devam ettim.

"Yine kabuğuna mı çekiliyorsun?" Sorusuyla gözlerimi yuvarladım. Kabuğuma çekildiğim falan yoktu benim.

"Hayır." Diye mırıldandım, gözlerine bakarken. Çokta umrundaydı zaten ne yaptığım.

"Öyle diyorsan,öyle olsun." Sesi hafif sinirli çıkarken bakışlarımı çektim ondan.

Ne yapmamı bekliyordu ki? Hemen kollarına anlayacağımı falan mı düşünmüştü? Eğer öyleyse büyük yanılıyordu.

"Ben gidiyorum o zaman?" Diye soru dolu bir tonda konuştuğunda omuzlarımı umursamazca kaldırdım.

"Git o zaman." Dedim sakin bir sesle.

"La havle.. " Diye söylene söylene odadan çıktığında arkasından gülerek baktım.

Sonrasında yatağa tamamen uzarak üstümü örttüm. Biraz uyusam iyi olacaktı. Yemekten sonra sebepsiz bastıran uykularımın son demlerinde sayılabilirdim.

VİSAL | köy güzeli +18Where stories live. Discover now