Bölüm 6

153 18 6
                                    

Alberich gezinti gemisi vurulduktan tam yarım saat sonra Bubu Asteroidi'ne çakılarak iniş yaptı. Fakat bilmeniz gerekir ki bu uzay tarihinde yapılmış en sanatsal acil inişlerden biriydi. Asteroidin yapay atmosferine giriş yaptıktan itibaren alev topuna dönen gemi, parçalanıp etrafa saçılan antenleri ve kanatlarıyla şaşalı bir festival fişeğini andırıyordu. O kadar estetik bir manzaraydı ki Doktor Baizhu ilgilenmekte olduğu hastasını bırakıp, ki bunu kafası Naku otundan bulandığı zamanlar hariç asla yapmazdı, odasının penceresinden gemiye baktı ve ellerini birleştirip gözlerini yumdu.

"Gui, gel de dilek tut. Bu şansı bir daha bulamazsın bak."

"Doktor, hastanızın organları pazar yeri gibi ortada. Mikrop kapacak."

"Tatlı minik Qiqi'min okulunu bitirip bu cehennem çukurundan kurtulmasını diliyorum. Bir de, beni asla unutmamasını diliyorum. Ah, bir de Gui'nin onu cezalandırdığım zaman daha itaatkar olmasını diliyorum."

Sekreter Gui ameliyat masasının üzerinde organları kıpır kıpır oynayan turuncu saçlı genç adama acıyan gözlerle bakıp iç geçirdi. Ardından o da gelip doktorun yanında ellerini birleştirdi.

"Patronumun aklını kaybetmeden emekliye ayrılıp yaptığı pis işlerden tamamen uzaklaşmasını diliyorum. Ve benden başka kimseye bakmamasını diliyorum."

Baizhu hayret dolu bir ifadeyle dönüp Gui'ye baktı.

"Gui, sen-"

"Gidip Bay Alberich'leri karşılayacağım. Hala hayattalarsa yardıma ihtiyaçları olabilir."

Gui gözlerinin önüne düşen perçemlerini bezginlikle karıştırıp odadan çıktı. Hemen ardından odaya bitişik banyodan içeriye Gui'nin acı tatlı dileğinin baş düşmanı olan adam, Gluposti müzayedesindeki çekişmeli pey verme yarışından da hatırlayacağınız Bay Zhongli girdi. Masada organları açık büfe gibi yayılmış halde yatan genç adam da tahmin edeceğiniz üzere balık pazarından satın aldığı Tartaglia isimli balıktan başkası değildi.

Hazır yeri gelmişken Bubu Asteroidi'nin küçük bir tarihçesini vermek, doktorumuz ve sekreteri arasındaki ilişkiyi ve bundan sonra yaşanacak olan garip olaylar silsilesini anlamanızda biraz da olsa fayda sağlayacaktır. Kısaca; özel bir asteroide sahip olacak kadar zengin, hastanesi hastalarla dolup taşan bir doktor olmayı bırakın, Liyue denen izbe ve dağlık bir gezegenin uzak bir köyünde kimsenin sümüğünü dahi atmayacağı kadar değersiz biriydi Doktor Baizhu. Günün birinde uzun bir yolculuğa çıkıp ortadan kaybolan genç adam, yıllar sonra herkesin tanıyıp deva bulmak için gittiği seçkin bir şifacı oluverdi. Bu gizli yolculuğun detaylarını Bubu Hastanesi çalışanları dahil kimse bilmese de doktorun kullandığı absürt tedavi yöntemlerini gören şeytani bir varlıkla anlaşma yaptığını söylemekte gecikmezdi.

Özetle Doktor Baizhu, hatırlamak istemediği geçmişinden ve nefret ettiği insan ırkından kaçıp uzayın el değmemiş bir köşesinde kendi krallığını kurmuş bir şifacı ve aynı zamanda iki kocalı bir kız babasıydı ve bu aileyi ayakta tutan tek şey onun bu eşsiz ilmi sayesinde ceplerine akan mora olduğundan yöntemlerinin sorgulanması konusunda oldukça katı ve acımasızdı.

İki numaralı koca, ellerini kısılan gözlerine gölgelik yapıp pencereden dışarı baktı.

"Ah, yıldız kayıyor."

Baizhu düşüncelerinin içinde kaybolmuş halde masasının başına döndü. O sırada masadaki zavallı balık kendisine verilen uyuşturucunun etkisi azalmaya başladığından ağır soluk alış verişlerinin arasında acı acı inlemeye başlamıştı.

*****

Sekreter Gui geminin iniş yaptığı yeri bulmakta zorluk çekmedi, zira küçücük asteroidin yarısından fazlasını sürtünerek durmak için kullandığından gemi parçalarını ve sürüklenme izlerini takip etmesi yeterli olmuştu. Ve oradaydı işte; romantik bir alevle yanmakta olan geminin hemen yakınında midesini çıkaran sarışın bir adam ve kucağında kızıl bir balık tutan parlak fikirli Bay Alberich!

"Bubu Asteroidi'ne hoş geldiniz Bay Alberich ve diğerleri."

Dainsleif eğildiği yerden Gui'ye nefret dolu bir bakış fırlattı. Kendilerini acil iniş yapmaya 'zorladığı' için o kadar öfkeliydi ki daha önce konuşmuş olmalarına rağmen kendisine 'diğerleri' diye seslenmesi bile üzerine atlayıp ağzıyla burnunun yerini değiştirmesi için bir bahane olabilirdi. Kaeya kafasını yana eğip adama doğru otuz iki diş sırıttı.

"Bu hoş karşılama için teşekkürler Dui! Sayende rahat bir iniş yaptık!"

"Adım Gui. Yalnızca patronumun emirlerini yerine getiriyorum. Lütfen beni izleyin."

Çıtkırıldım Bay Kaeya, Diluc'u nazikçe uşağının kucağına bırakıp Gui'yi takip etti.

"Acil hastalara karşı geliştirdiğiniz bu etkili müdahale sistemi takdire şayan. Patronun olacak o piç kurusu bir ödülü hak ediyor Zhui."

"Gui. Adım Gui. Yalnızca kurallara uymayan ziyaretçilere karşı geliştirdiğimiz basit bir savunma sistemi, Bay Alberich."

"Hangi kurallar? Asteroid dediğiniz bu bok parçasının hiçbir yerinde şaka yapamazsınız diye bir kural yazmıyor."

"Yazısız ahlak kuralları, Bay Alberich. Sizden başka herkes sıvı toksik boşaltısını uluorta salıp atmosferi kirletmemesi gerektiğini biliyor."

"Aşk olsun ama. Baibai benim eski bir dostum! Anlar sanmıştım! Yazık. İçiniz ölmüş sizin."

Bunu derken etrafını gözlemleyen Kaeya, üzerinde yürüdükleri yolu çevreleyen tarlalarda durmaksızın çalışmakta olan tam anlamıyla 'içi ölmüş' bir takım canlılar gördü. Bubu Asteroidi havasını, suyunu ve yiyeceğini kendi üreten yapay bir organizmaydı. Ve bu organizmaya Doktor'un meşhur ilmini kullanarak dahil ettiği canlı cesetler de dahildi. Doktor Baizhu'nun insanlardan hoşlanmadığını daha önce de söylemiştik. Ona göre insanın en güzel hali canlılık faaliyetlerini terk ettiği zamanki haliydi böylece kimse işine karışamaz, gereksiz muhabbetlerle kafasını şişiremez, boş vaatlerle kendisini kandıramaz ve buna ek olarak bir kukla gibi kontrol edilebilirdi. Bu yüzden Baizhu kendi için sorgusuz sualsiz çalışan bu işçi kuklalar fikrine bir hayli aşıktı.

İşçi kuklalar aynı anda kafalarını kaldırıp sönük gözlerle yanlarından geçenlere baktıktan sonra çalışmaya kaldıkları yerden devam ettiler.

"Şakanın da bir etiği vardır efendim." dedi Gui. "Ve Doktor bu şakanızdan hiç hoşlanmadı."

"Bir dahakine şişeleyip üzerine kurdele bağlar yollarım öyleyse Lui. Doktorcuğunuzla kadehlerinizi tokuşturup çaprazlama içerken fark edersiniz."

"Adım Gui."

"Biliyorum orospu çocuğu. Gemimi sikip atmanın hıncını çıkarıyorum. Şimdi çeneni kapat ve beni patronuna götür."

Balık İstifiWhere stories live. Discover now