⚛︎ Bir takım olaylar ve bazen çeviriler.
⚛︎ İstek alıyorum, lakin smut olmaması şartıyla.
⚛︎ Çok öyle ciddiye almayın, sıkıntıdan başladığım bir kitap.
Ayakkabılarını çıkar, sağ ayakla gir.
Kim Hongjoong: -Karanlık bir gece, dolunay ve ıssız bir sokak... -"H-hey? Kimse var mı?" -Endişeli sesiniz boş sokakta yankılanmış ve size geri gelmişti. -"Şakaysa hiç komik değil." -Yine aynı şey olmuştu. -"Gerçekten, beni aptal mı zannediyorsunuz?" -"Evet, öyle ola bilirim! Ama bu sizin beni mektupla, bakın altını çiziyorum, mektupla bu terkedilmiş sokağa çağırıp maskara yapacağınız anlamına gelmez!" -Bundan sıkılmaya başlamıştınız. -Geri dönmeye çalışmak...Aptalcaydı. -Aniden oluşan gölgeler ve size yakınlaşan karanlık... -"Sabırlı olmalıydın, bebeğim. Bak, buradayım." -Karşınızdaki şey her neyse korkudan nefesinizi kesmenize sebep olmuştu. -İyi şanslar.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Park Seonghwa: -"Hadi ama! Korkak falan değilim ben." -"Korkak, korkak! Yapamazsın ki!" -Karantinadan dolayı görüntülü olarak aradığınız arkadaşlarınızla iddiaya girmek üzereydiniz. -Sizin hayaletlerden ve diğer mistik şeylerden korktuğunuzu iddia ediyordular. -"Hayaletler gerçek değiller! Onlardan korkmuyorum, bu çok saçma!" -"O zaman bir hayalet çağırmaya ne dersin? Hem kanıtlamış olursun." -Öbürlerinin de iddiaya katılmasıyla evdeki en eski ve tozlu o "şey"i kullanmaya karar verdiniz. -Bir seans? -Bir seans. -Hadi ama, ne kadar korkunç ola bilir ki? -"Merhaba, burada mısın?" -Ouijia tahtasının hareket etmesi sizi pek korkutmamıştı. -"Hey! Sanırım ışıklar kapandı...Ah, lanet olası şimşek!" -"Sence şimşek mi?" -Odada sizden başka biri yoktu sanırım.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Jeong Yunho: -Gece saat 3 ve siz kütüphanedesiniz. -"Aptal, aptal, aptal! Aptal kitaplar!" -Ders çalışmaktan bıkmıştınız, bir az daha kimya soru bankları midenizi bulandıra bilirdi. -"Tamam, cezamdan kurtula bilersem eğer yarın çalışırım. Kitapları dizmem gerekli." -Arkanızda oluşan kıpırdanmadan rahatsız olmuştunuz. -Bir kaç dakika sonra sizden başka kimse olmayan bu kütüphaneden fısıltılar duymuştunuz. -Kapı sesleri, kitap sesleri, ne oluyordu? -"Yorulmadın mı?" -Aniden kulağınızda hissettiğiniz nefes ve bedeninize gelen titreşim... -Kitaplıktaki kırmızı gözleri ve gelen kan kokusunu farketmenizin verdiyi korku, umm, dostum...Kaç. -Tabi eğer kutu meyve suyu gibi kanının yudumlanmasını istemiyorsan.d
