Doktorlar / Yizhan

4 Bölüm

Xiao Zhan yatağında rahat bir şekilde yatıyordu, her zamanki gibi etrafına yayıldı. Arkadaşıyla telefonda sohbet etmesi ona Yibo'yu unutturdu.

Yibo saçlarını havluya sarmış, elinin yardımı ile kuruturken duştan çıktı. Xiao Zhan'ın, yatağa yayılmış olduğunu gören Yibo kanepeye oturdu.

Yibo saçını kuruttuktan sonra ne yapacağını merak ederek etrafına bakındı. "Doktor Xiao-"

Xiao Zhan, Yibo'ya baktı ve kendisinin yatağa yayılmış olduğunu fark etti. "Ah üzgünüm," dedi Xiao Zhan çarşafları düzeltirken"Hangi tarafı almak istersin?"

Boş boş bakarkan Yibo, bu ani soruya ne tepki vereceğini bilemedi.

"Yibo, ikimiz de erkeğiz ve başka yatak yok, şimdilik bununla idare edelim tamam mı? Yoksa zavallı beni kanepe üzerinde mi uyumamı istiyorsun?" Xiao Zhan şaka yaptı kendince ama karşısında ki, kişinin ciddiye alacağını bilmiyordu.

Yibo, "Hayır, hayır, sıkıntı degil, Doktor Xiao" diye yanıtladı telaşa kapılmıştı sonuçta yatacak biri varsa, kanepede oda yibo'ydu çünkü Xiao Zhan, ondan önce bu dairede kalıyordu.

Yatağın ayakucundan bakıldığında, Xiao Zhan, sağ tarafta duruyordu. "Ben bu tarafı uyurum o zaman. Uyuyacağın zaman ışıkları kapat." Xiao Zhan, yorganın altına tırmanırken söyledi.

Yibo ışıkları kapattı ve beceriksizce yorganın altına girmeye çalıştı. Xiao Zhan, içten içe gülüyordu ve başucundaki lambasını kapattı.

"NE OLUYOR!" Xiao Zhan, göğsüne bir el çarpınca bağırdı.

Yibo karanlıktan korkuyordu ve Xiao Zhan'ın, başucu lambasını kapatmasını beklemiyordu. Hemen Xiao Zhan'ı tutmak için ellerini uzattı. Ama göremediği için biraz hızlı kaçmıştı aslında vurmak istememişti.

Xiao Zhan bir 'ow' ile cevap verdiğinde, elini göğsüne koymuş ovuyordu. Yibo, daha sonra Xiao Zhan'ı kendisine yaklaştırdı ve ona sıkıca sarıldı.

"Ha!? Yibo, napıyorsun?" Xiao Zhan gözleri kocaman açılmış şaşkın bir şekilde sordu.

"Doktor-Doktor Xiao, ben-ben... karanlıktan korkuyorum" diye yanıtladı Yibo titrek bir sesle.

"Ahh, anladım. O zaman böyle iyi misin? Uyumak için sarılmayı umursamıyorum ama ışıklar açıkken uyuyamam." dedi Xiao Zhan, çoktan kendini uykuya ayarlayarak.

Yibo ışıkları açacağını düşündü ama. Xiao Zhan onun sarılmasına karşılık verdiğinde yutkundu bir kaç kez. "Hm" Yibo, Xiao Zhan'a sarılırken kendini güvende hissetti ve Xiao Zhan'ı ışıkları açmaya zorlamak istemediği için kabul ederek bir şey demedi. Çok geçmeden kendini rahat hissetti ve uykunun kollarına usulca bıraktı kendini.

Xiao Zhan soğukkanlı davransa da, sarılmaktan biraz utanmıştı. Ne de olsa Yibo çocuktu daha. Diye düşündü ama hava sıcaktı ve ortam daha sıcak oluyordu sarılınca, Zhan bir kaç kez gözlerini kırpıstırdı yavaşca gözlerini kapattı oda uykunun kollarına usulca bıraktı kendini.

Wang Yibo, gün daha ağırmadan sabah saat 5'te uyanmıştı. Bu onun günlük rutiniydi ve uzun zamandır buna alışmıştı. Yarı saydam perdelerin ardından şafak ışığı parlıyordu usulca ve Yibo, kollarında uyuyan Xiao Zhan'a baktı.

Kokusu hayla burnuna doluyordu. Çok güzel kokuyor.

Yibo kolunu çekmeye çalıştı ama hareketi Xiao Zhan'ın ona doğru eğilmesine neden oldu."Sevimli." diye düşündü Yibo, dudaklarında bilinmeyen bir gülümseme belirdi.

Yibo onu uyandırmadan kendini kurtardı ona sarılan Xiao Zhan'dan. Bir kez daha onun yüzüne bakıp gözlerini kırpıstırdı. Gerçektende; Sevimli gözüküyor diye düşündü. Yataktan doğrularak, ayaklarını yatakdan sarkıttı ayaklarının sıcak alt tabakası, soğuk parkeyle bulsutu. Yibo, doğrularak kalktı yataktan parkeleri ezerek banyonun yolunu tuttu. Güzel bir duş iyi gelecekti sabah sabah.