30-Meyhane

3.6K 272 59
                                    

Bölüm müziği: Mavi Gri- Çok Özledim

"Evet...Tabii ki Çağatay, seni davet etmemiş olsalar çağırmazdım zaten...Anladım. Efe'nin ablası dün gece doğum yapmış, gelemeyecek." Telefonla konuştuğu adamın yeni sorusunu "Murat'ın hep takıldığı kişilerdir işte herhalde; bir Samet vardı bir de sarışın bir çocuk vardı hani, neydi adı hatırlayamadım tam."

Murat'la Doğan'ın dükkanında karşılaşmalarının üzerinden bir hafta kadar geçmişti ve Murat ona mesaj atıp gelmeleri için ısrar etmişti. Efe gelemeyecekti ve Timuçin şimdi gelmesi için en yakın arkadaşı, iş ortağı Çağatay'ı ikna etmeye çalışıyordu. Hem ona daha önce Doğan'dan birçok kez bahsetmişti. Sevgilisi olarak bahsetmiş olmasa da, bazen nedense onun anladığını düşünüyordu. Çağatay böyle bir şeye tepki gösterecek bir adam değildi ama söylemek istediği ilk kişi ablası olduğu için -henüz ona da bu konuyu açamamıştı- bir süre daha erteliyordu bu yüzleşmeyi. Aslında daha öncesinde arkadaşı Ceyda'ya da söylemişti ama ablası ve Çağatay daha farklıydı.

Şimdi de en iyi arkadaşının gelmesini ve Doğan'la tanışmasını bekliyordu, aslına bakılacak olursa bunun için neredeyse can atıyordu çünkü tüm yakınlarının Doğan'ın ne kadar mükemmel biri olduğunu görmesini istiyordu. En yakın zamanda ablasıyla bir buluşma ayarlamayı ve onu sevgilisiyle tanıştırmayı da kafasına koymuştu.

"Melih diye bir çocuk vardı sanki, onlarla takılıyordu o da değil mi?" Çağatay'dan gelen cevapla birden hatırlayarak "Evet evet, bir de Melihti. Benden daha iyiymiş hafızan." dedi ve gülümsedi. "Ee, nedir son kararın?"

Çağatay, telefonun karşısından iç çekerek bir süre duraksadı. O akşam için bir planı yoktu ve son zamanlarda iş haricinde evden çıktığı söylenemezdi. Yılbaşını bile ailesiyle beraber evde geçirdiğinden, Timuçin'in teklifini reddetmemeye karar verdi. Hem şöyle sağlam bir rakı sofrasında da ne zamandır bulunmamıştı. "Tamam, ama önce biz buluşalım. Hem Doğan'la da tanışmış olurum." Timuçin'in düşündüğünün aksine Çağatay'ın ilişkilerini sezinlediği pek söylenemezdi. Ama haklı olduğu bir nokta varsa o da adamın bu tarz bir şeye olumsuz herhangi bir tepki göstermeyecek olduğuydu. En yakın arkadaşının, anneannesi aracılığıyla tanıştığı ve son zamanlarda öve öve bitiremediği adamla tanışmak istiyordu.

Timuçin'in de buna hiçbir itirazı yoktu. "Süper olur. İki saat sonra çıkarız biz, bir saate gideriz bir süre de oturup takılırız yakınlarda." dedi uzanarak yatakta kitap okuyan adamın üzerine çökerken.

Doğan, kitap okumasını engelleyip kendisini yüzüstü bir biçimde üzerine bırakan adama sırıtırken; kaldığı yerin arasına parmağını koyup boştaki elini sevgilisinin beline attı. "Tamam o zaman, görüşürüz orada. Güle güle." Sarışın adamın, boynunda hissettiği minik öpücükleri sebebiyle son cümle ağzından fazla neşeli çıkarken telefonu kapatmıştı.

Gerinip, yumruk yaptığı ellerini iki yana havaya kaldırıp esnedi. İşten yeni dönmüş sayılırdı ve yorgun olduğu gerçeğini inkar edemezdi. Bunun farkında olan Doğan kaşlarını çatarak "Söyleseydin de hafta sonuna ayarlasalardı. Böyle uykulu uykulu bakıyorsun, hiç içime sinmiyor gitmen." dedi. Bir kaşı havaya kalkarken istemsizce yatakta doğrulmuştu Timuçin. "Gitmen mi? En son hatırladığım kadarıyla beraber gidiyorduk."

"Beraber gidiyoruz zaten Timuçin, lafın gelişi." Kumral adam, dizlerinin üzerinde yataktan kalkarken gözlerini birkaç defa kırpıştırdı. "Şimdi soğuk suyla yıkarım elimi yüzümü, kalmaz bir şeyim." En sonunda, "Tanıdığım herkes tanısın istiyorum seni." dedi düşüncesini ilk defa dile getirip. Ayağı kalkmıştı ama yatağın hemen yanında, Doğan'ın dibinde dikiliyordu. "Bilmiyorum, saçma gelecek belki. Aslında beraber olduğumuzu bile bilmiyorlar, ama ne kadar harika biri olduğunu herkes görsün istiyorum." Parmaklarıyla oynayarak söylediği şeyle, sarışın ellerinden birini parmaklarına atmıştı. Onu bileğinden çekip iki eline de öpücükler bıraktıktan sonra gözlerinin içine bakarak "Eğer rüyada değilsem nasıl bu kadar şanslı bir herif olabildim aklım almıyor." dedi.

saat sabah beş gibi | bxbWhere stories live. Discover now