1

9.3K 54 2
                                    


Juno çıplak vücudunu saran yorgana daha çok sarılarak sıcak uykusunun bölünmesini istemiyordu. Lise son sınıfta olmasına rağmen sabahki dersini umursamıyordu. Onun için zevkleri daha önemliydi. İlk iki dersini kaçırdığını biliyordu. Ama Tanrı aşkına kimin umurundaydı ki. Yüz üstü uyuduğu rahat yatağa daha çok yayıldı. Çıplak sırtında bir nefes hissederken ardında birinin sıcak dudağını hissetti. Yavaşça gözlerini aralarken arkasına döndü ve göğüslerine perde niyetine sardığı yorganın düşmesini umursamadan açıkta kalmasına izin verdi. Bembeyaz teni ve açıkta bıraktığı dolgun göğüslerini tekrardan gören karşısındaki adam dudaklarını yalayarak baktı vücuduna.

''Günaydın bebeğim,'' derken iri elleriyle Juno'nun sağ göğsünü avuçladı. Eğilerek dişlerini Juno'nun göğüs ucuna geçirdi. Juno, ismini dahi bilmediği adamın kendisine dokunmasını umursamazken adamın ağzındaki göğüsü de onu pek etkilemiyordu. Elini kaldırdı ve adamın geniş omzunu tuttu ve geriye doğru itti. Bu hareketi adamın durmasına neden olurken Juno çıplak kalan vücudunu umursamadan yataktan kalktı ve yerde dağılmış halde duran kıyafetlerini hızlıca giydi. Yatakta sadece boxeri ile oturan kendisinden büyük olan adam giyinmesini izliyordu.

''Gidiyor musun?'' diye sordu adam bu defa.

Deri şortunu bacaklarının arasından geçiren Juno alayla gülümsedi. ''Seninle yaşayacağımı falan mı sandın?'' dedi.

Adam gülümsedi. "Senin gibi güzel bir kadınla aynı evde yaşama fikri kulağa hoş geliyor."

Juno komodinin üzerindeki son model telefonunu deri şortunun arka cebine attı. "Ah, orta yaşa gelen sizin gibi erkeklerin meşhur sıkıntısı bu artık. Düzenli seks yapabilmek için aynı evde bir kadınla yaşamak."

"Yaşın küçük olmasına rağmen fazlasıyla tecrübeli seks yapıyorsun Juno." derken adamın dün gece karşısındaki güzel kadınla akşamdan sabaha kadar seks yaptığı anlar aklına kazındı. "Ve lezzetine diyecek lafım yok." Adamın gözleri Juno'nun bacak arasındaki vajinasındaydı.

"Övgülerin için teşekkürler," dedi Juno. Odadaki boy aynasından dağılmış haline bakarken yüzünü buruşturdu. Dün gece fazla içmiş olmalıydı. Baş ağrısı gün yüzüne de çıkmıştı. Arkasına dönüp kendisine aç şekilde bakan adama öpücük attı. "İsmini hatırlamıyorum ama dün gece benim için güzeldi. Bir daha görüşmemek üzere,"

Adam hızla ayağa kalktı. "Ne demek bu şimdi? Bir daha görüşmeyecek miyiz?" Adam, Juno'nun söylediklerinden ötürü huysuzlandı.

Eli otel odasının kapısında olan Juno son kez karşısındaki yakışıklı adama baktı. "Sanmıyorum," dedikten sonra kapıyı açtı ve çıktı. Adam arkasından ona bir kartvizit uzattı.

"Beni tekrardan aramak istersen bu numaradan ulaşabilirsin," Juno bir adama bir de ona uzatılan kartvizite baktı. Adamın beklentisini kırmayarak uzun ve boyası kalkmış tırnaklarının arasına sıkıştırdı kartı. Adamın sevindiği yüzünden okunurken Juno'yu öpmek için öne atılırken kız çoktan arkasına dönüp gitti. Genç kız asansöre binerek gözden kayboldu. Asansörden indikten sonra önüne gelen ilk çöp kutusuna elinde buluşturduğu kartı attı. Seviştiği adamların ona bağlanmasından haz almazdı.

Şimdi evine gidip sıcak duşunu aldıktan sonra giyinip son iki derse yetişmesi gerekiyordu. Şortunun cebinden çıkardığı anahtarla motorunu çalıştırıp evinin yolunu tuttu.

🍷

Juno, sıcak duşun ardından ne kadar uyumak istese de okula gitmesi gerektiğini bilerek gardırobunun önünde giyeceği kıyafetleri ayarladı. Göğüs dekoltesi derin olan siyah dantelli uzun kollu bluzunu giydi. Siyah eteğini de bacaklarının arasından geçirirken uzun saçlarını açıkta bıraktı. Yoğun bir makyajla yüzündeki dağılmış ifadeyi gizledi. Küçük siyah bir çantaya telefonunu koyarak müstakil evinden çıktı. Siyah topuklu ayakkabısı motor sürerken zorlanmasına neden oluyordu ama alışmıştı.

ALACALI İDDİA (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin