*You're not in any of my dreams

1.9K 157 9
                                    

"Delirdiniz mi siz?" Diye bağırmamla yerinde sıçrayan Jeongguk ile kafamı duvarlara sürtesim vardı.

"Çık odadan." Diyen Jeon Hyerin ile hırladım.

"Aklını saçma sapan fikirlerle doldurdun alfa bunun geri dönüşü olmayacak mı sanıyorsun?" Dediğimde Jeongguk hıçkırmıştı.

"Mührü sildirirse ölür bu basit bir bilgi ve Jeongguk'un aklı yerinde gözükmüyor. Her zaman yaptığın gibi işbirliğinde bulunup git anne." Dememle olduğu yerde dona kalan Hyerin'e çıkması için kapıyı işaret ettim ama hareket geçmedi.

"Zaten ölüyor görmüyor musun?" Düye bağırmasıyla derin nefes aldım

"Anne çık ve Taehyung hyung ile konuşalım." Dedi Jeongguk kısıkça.

"Kendi nasıl hissediyorsun?"Dedim kapının kapanmasıyla oysa gözlerini kaçırdı.

"Aslında ikimizinde başka dertleri var gibi ." Dedi Jeongguk gözlerime dolu dolu bakarken "Biz statülerimizden dolayı evlenmişiz ama birbirimize bağlı olmamıza gerek yoktu hyung bende ikimizide bu yükten kurtarma fikrine sıcak bakıyorum." dedi mırıldanarak.

"Ciddi olamazsın Jeongguk. Eğer gerçekten istemesem senin boynunda niye benim mührüm olsun?" Dediğimde yüzündeki ifade donmuştu.

"Sence mührü kazıtmaya. kurdun yada benim kurdum izin verir mi sence?" Dedim bu sefer derin bir nefesle.

"Vermezdi ama biz onları." Demesiyle elimi hava kaldırıp susmasını işaret ettim.

"Tek kelime daha etmiyorsun mührümüzü eski haline getireceğiz ve olması gereken gibi bir ilişkiye sahip olacağız Jeongguk." Dediğimde kafasını sallamıştı.

"Taehyung?" Diye seslendi birdenbire gözlerine baktım onun yerine kurdu karşımdaydı.

"Kafam çok karışık."Dedi mırıldanarak "Bizim bir ilişkimiz yoktu ama bağımızı nasıl zarar verdiğini hatırlıyorum. Biz birbirimize ait değiliz Jeongguk'un tekrar hatırlamasına gerek yok." dediğinde kaşlarım çatıldı.

"Bebeğim. " Dememle kafasını sallamıştı. "Jeongguk hiçbir şey hatırlamıyor ama senin hatırladıklarını biliyorum bana bir şans ver. Mutlu olabiliriz sana çok iyi bir eş olabilirim." Dedim gergince kafasının karıştığını biliyordum ama anlatmalıydı.

"Sen bize çok kötü şeyler söyledin hepsi kafamın içinde. Onu parçalara ayıran sendin ben değilim bir bebek sahibi olmak istedim ve sen bana yetersiz dedin daha sonra mührü kazıtmak istememden dolayı ölürsem izin vereceğini söylediğini." Dediğinde kafamı olumsuz anlamda salladım.

"Jeongguk hatırladıkların doğru ama izin ver her şeyi düzelteyim. Benimle olmaktansa ölmeyi mi istiyorsun? Bir ailemiz , yuvamız olabilir."Dediğimde karşımdaki kararsız yüzü görüyordum.

Ama kurduma verdiği onayı kurdum haber vermişti. Geçen yarım saatin sonunda kurdu ortadan kaybolup Jeongguk'u benimle yalnız bırakmıştı. Mavi gözlerini yerini alan tatlı kahverengi gözleri yine sıcacıktı.

"Değişik davranıyor kurdum." Dedi kaşlarımı çattım.

"Her şeyi düzelteceğiz?" Dediğimde gülümsemişti.

"Bizim düzeltecek bir şeyimiz yok. Ben hatırlamıyorum bile ne olduğunu." Diye bağırdığında kaşlarım çatıldı.

"Bana bir şans ver Jeongguk. Her şey hayallerinden bile güzel olacak." Dediğimde kafasını sallamıştı.

"Zaten birbirimize ait olduğumuzu öğrendikten sonra her şeyi bizim için değiştirmedik mi?" Diye sorduğunda derin nefesler almıştım.

Çok zor olacaktı hem de çok

Love is a behavior| TaekookWhere stories live. Discover now