....

346 32 0
                                    

Evet sonunda bölüm geldi... İyi okumalar.

Kraliçe elindeki büyük tepsi ile odaya girdi. Olivia yatakta uyurken kraliçenin ne çıktığını nede girdiğini fark etmişti.

Olivia küçüktü hem vücudu hemde ruhu. Tıpkı melek gibi diye düşündü kraliçe. Bu güne kadar kimse için böyle tutku ve şehvet dolu hissetmemisti.

Lion krallığı yeni güne neşe ve bereketle uyanmışlardı. Bunun nedenini bilselerde kimse ses çıkarmaya cesaret edemezdi. Hepsi çok mutluydum lion krallığının bilgeleri yerinde duramiyorlardi. Kraliçeleri ruh eşini bulmuştu bu bu krallığın başına gelmiş en iyi şey diye düşünüyorlardı.

Bir yandan da kahin tedirgindi. Hissettiği şeyler iyiye işaret değil di. Bir an önce kraliçenin huzuruna çıkıp uyarması gerekiyordu.

Kıyamet yaklaşıyordu en azından lion ve yılan kuraklığı için.

Victoria genç kıza yaklaşıp yatağa oturdu. Genç kızın yüzüne yaklaşıp önce sağ yanağına sonra da alnına Küçük öpücükler bıraktı.

Burnunu Olivia'nın yanağına sürtüp mırıldandı.

"Uyan güzelim."

Olivia kedi gibi mırıldanıp gülümsedi. Gözlerini yavaş yavaş açarak kraliçeye baktı. Kraliçe ne kadar nazik davranmış olsada Olivia hassas bir kediydi.

Sırt üstü dönmeye çalışırken kasıklarındaki ağrı ile derince inledi.

"Şşş yavaş ol kedicik ağrın olabilir."

Olivia yanı başındaki kadına bakıp gülümsedi. Çok garip hissediyordu. Garip ve güzel. Bu güne kadar hiç ilgi almamıştı. ne ailesi tarafından ne de başka biri tarafından.

Olivia bugüne kadar Ailesi tarafından hep dışlanmıştı. bazen sırf vücudun narin ve güçsüz olduğu için dayak yemişliği bile vardı. ailesi hep güçlü ve nesillerini devam ettirebilecek birini bekliyorlardı ama Olivia dünyaya geldikten sonra her şey değişmişti aile içi şiddet ve geçimsizlik yaşanıyordu Olivia sonunda dayanamayıp evi terk etmişti, yaklaşık 1 ay önce.

Bu güne kadar nasıl geldiğini oda sorguluyordu.

"Önce güzelce yıkan sonra da kahvaltını yap. Normalde bugün seni halkımın karşisina çıkarırdım ama yorgunsun yarın çıkarız."

Olivia yavaşça doğruldu yerinden. Karşısındaki kadını daha tanımıyordu bile. Ruh eşi ona o kadar uzaktı ki..

Kalkmaya çalışırken Victoria birden kucağına aldı.
Kedi korku ile küçük bir çığlık attı.

"Tek başına yıkanıcağını kim söyledi?"

Kraliçe ciddi bir ses tonu ile soylemişti bunu. Olivia endişelenerek ufak bir özür kaçırmıştı dudaklarından.

Victoria kucağında ki kıza büyülenmiş gibi bakarken yavaşça mırıldandı.

"Sen niye bu kadar güzelsin"

Olivia utanıp kafasını kadının boynuna gizledi.
Kraliçe gülümseyip odadaki banyonun içine girdi.

Banyonun ortasında altından bir küvet vardı. Küvetin yanında küçük bir masa ve masada birden fazla losyon ve sabun vardı. Önceden açılan sıcak su yüzünden banyoda bir  sis dumanı vardı.

Genç kızı  sıcak suya yavaşça bırakıp üzerindeki beyaz saten geceliği çıkarıp önune oturdu.

Karşısında utanan kızı izlerken bir yandan da gülümsüyordu.

Kraliçe bu güne kadar sert ve çehresi asla gülümsemeyen biri olarak bilinirdi. Bunu o da bu güne kadar böyle bilirdi. Şu an  Karşısındaki kızın ona ne yaptığını sorgulamayacak kadar aşk sarhoşuydu.

Yavaşca ona yaklaşıp belinden tuttuğu gibi kucağına çekti.

Olivia karşısındaki kadına bakıp gülümsedi. Kraliçenin bu kadar güzel olduğunu asla tahmin bile edemezdi.

"Biraz daha kedi gözlerini benden çekmezsen dün geceki kadar yavaş davranabiliceğimden emin değilim."

Victoria gözlerindeki karanlık sevhet ile bakıyordu kıza. Olivia yavaşca kraliçenin boynuna sarılıp başını boynuna gizledi. Kraliçenin kokusunu içine çekerken mırıldandı.

"Herşey o kadar hayal gibi ki... Uyanmaktan korkuyorum."

Hem yaşadığı mutluluk hemde geçmişin derin hüznü ile gözleri dolmuştu. Sağ gözünden bir damla yaş kraliçenin boynundan sırtına doğru kendine küçük bir yol çizmişti. 

Kraliçe o damlanın tenini ateş gibi takip geçtiğini hissetti.

"Söz veriyorum küçüğüm bundan sonra sana ne kimse zarar verebilircek ne de o gözyaşlarını akıtabilicek  kadar yaşıyacak."

Sonrasında önce kucağındaki kızı yavaşça yıkamış sonra da yıkanıp tekrar kucağındaki kız ile odaya dönmüştü.

"Sen yatakta dinlen benim bir kaç işim var bir iki saate tekrar yanına uğrarim."

"Teşekkür ederim."

Bu teşekkür hem yaşattığı mutluluk hemde banyo içindi.

Kraliçe kızı yatağa bırakıp doğruldu.

Olivia birazdan yapacağı şey için hem heyecan hemde utanç duyuyordu.

Genç kız yavaşca doğrulup kraliçenin dudaklarına küçük bir öpücük bıraktı. Victoria şokla karşısında ki kıza baktı.

Bu öpücük aşırı hoşuna gitmişti.

"Sen böyle yaparsan ama güzelim ben nasıl gidiyim?"

Olivia utançtan kızaran yüzü ile yatağa girip kraliçeye sırtını döndü.

Victoria karşısındaki kızın süt gibi beyaz sırtına bakıp iç çekti.
Eğilip sırtına derin bir öpücük bıraktı. Sonra da uzanıp ince örtüyle kızın sırtına kadar örttü.

Kısık bir sesle mırıldandı.

"İyi uykular."

___________________________________

Kraliçe tahtında oturmuş karşısındaki kahine bakıyordu.

"Ne oldu kahin ne bu telaşın."

Kahin titrek bir nefes aldı.

"Savaş yakındır kraliçem... Hemde çok yakın."

___________________________________

Sonunda bölüm yazabildim lanet olası yks ne yaşam hevesi bıraktı ne de huzur... Neyse bundan sonra atmaya calisicam ama söz veremem.

STRENGTH//GXGWhere stories live. Discover now