Hüsn-ü Safsatalar

ilk göz ağrım

ilk göz ağrım tam 122 sayfa, A4'de, kağıt tasarrufu için dar kenarlıklı, renkli baskı kapak, plastik spiral, okunmaya hazır. Ne büyük heyecan.

Size dokuz yaşında, hayalperest, sulu göz bir kızın hikayesini anlatacağım. İlk şiirini sekiz yaşında yazdı. ''KEDİ'' son şiirini on sekizinde ''CEHENNEMDEN BİR SES''

neler neler değişti bu iki şiir arasında. kaç kez kalbi kırıldı, kaç defa vazgeçti hayal kurmaktan.

ama bir gün olsun vazgeçmedi yaşamaktan. En büyük sınavıydı hayatta kalmak. Sorsan ne derdi vardı ne tasası. Yalnızca bedeni ruhunu yük görüyordu.

Defalarca kez çaldı kapısını sinsi şeytan, bir can dilendi. vermedi.

Sonra büyüdü çocuk. Deliliğinden sıyrılmak için sarıldığı kalemini siyriltti. Canını yakan gerçeklikten kendi yarattığı dünyaya sığındı. Yazdı çocuk. Yazdı kadın.

Daha dokuz yaşındayken ''ben falanca liseye gideceğim. Çünkü tüm yazarlar oradan mezun olmuş'' demişti. Öyle de yaptı. Soğuk yurt odalarında sarı kapaklı bir deftere karaladı durdu şiirlerini. Bazı geceler uykuya dalmaya çabalarken hayaller kurdu.

İşte böyle gecelerden birinde yer yüzündeki en büyük günah ne diye düşündü. Sayısız günah gelmiştir aklınıza lakin tüm dünyada atılan çığlıkların tek bir sebebi vardı. İşte ''ZERO'' burada doğdu. Hikaye net değildi. ama ne anlatacağı belliydi. Bu küçük kız birgün yer yüzünde sayısız canın ten rengi yüzünden, inancı yüzünden katlini vacip gören karanlık kalpleri anlatacaktı.

Dili döndüğünce anlattı da. Size söz veriyorum anlatacak da.

İlk göz ağrım diyerek başladım yazıya. İşte ilk göz ağrımın hikayesi.

122 sayfa, A4 kağıtta. Ucuz fotokopi kağıdına basılmış. Okumaya değer görülmesi umuduyla yetkililerce okunmayı bekliyor, Önünde küçük bir notla

Bibirinden güzel üç kız kardeş
ve
biricik ablama

Neden bu kadar içlendim bilmiyorum. O dokuz yaşındaki kız çocuğunun hayalini gerçekleştirmiş olmanın gururunu yaşıyorum sanırım.

Ey benim güzel mürekkeplerim. Kalemim keskinse sebebi sizsiniz. İyi ki varsınız.