•|Kardeş?!|•

258 23 60
                                    

"Destur~! Şehzade Karaman, Şehzade Candar ve Şehzade 2.Germiyan teşrif ettiler?"

"İçeri gelmelerini söyleyin!"

Üç kardeş sonunda içeriye girdiler. Yakın zaman içinde saraya çağrılan bu üçlü meraklı bakışlar ile içeri girdiler. Karşılarında ki, onlara arkası dönük babalarına selam verdiler. Daha sonra ise en büyükleri olan Candar konuşmaya başladı.

"Baba! Bizleri çağırmışsın! Hele bir sorun mu vardır?" diye sordu.

Selçuklu ise iç çekerek oğullarına doğru döndü.

"Aslında doğru dersin oğul! Bir sorun vardır."

"Bunun hayrı da vardır baba elbet! De bakalım da sorunun neymiş?" dedi Karaman.

"Siz üçünüz Konya'dan yola çıkarak Bursa'ya söğüt yakınlarına gidecekseniz. En son orada görüldüğü haberi geldi, derhal gidip orada bana ait olan şeyi bulup geri getireceksiniz." dedi sakin ama sabırsız bir sesle.

"Bursa mı?"

"Söğüt?"

"Sana ait olan şey mi?"

"Baba. Birinden bir emanetin mi vardır, yoksa oraya bir mektup gibi bir şey mi teslim etmeye götürüyoruz?" diye sordu Candar.

Neden bu iş için beylerden birini görevlendirmek yerine bizzat kendilerini görevlendiriyordu?

"Yoktur öyle bir şey. Emanet değildir. Bana ait olan şey orada ve onu almadan asla geri gelmeyesiniz."

"Baba. Hele nedir bu şey?" dedi 2.Germiyan.

Üç kardeşte merakla babalarına döndüler.
Cevabı ne olacaktı?

"Tabii ki de küçük kız kardeşinizi."

-"NE?!"

Orada bulunan askerle ve saray erkanı da dahil otağıda bulunan herkes küçük dilini yutmuştu.
Ulu Hakan yoksa delirmiş miydi?

"Sen neler dersin baba?" diye tepki verdi Karaman.
İlk konuşan kendisi olmuştu şoktan.

"Baba! Ağızından çıkanı kulağın duymaz mıdır?" dedi 2.Germiyan

Candar ise sessiz kalmıştı. Büyük ihtimalle babası o şerefsiz kadından olan kardeşlerinden bahsediyordu.
Büyük ihtimalle kadın bilerek hamile kalmıştı.

'Demek bu yüzden..' diye geçirmeden edemedi.
Bu konuda beylere değil, çocuklarına güvenmesi iyi bir şeydi aslında.

"Anlaşılmıştır baba." dedi Candar.

Karaman ve 2.Germiyan ağızları açık bir şekilde abilerine bakıyordu. Hem babaları hemde abileri mi kafayı yemişti? Ne ara olmuştu?

"Geceye kalmadan yola çıkın en fazla 5 ay içinde geri dönün. Müddetiniz bu kadardır."

"O zaman baba! Sen neden bizimle Bursa'ya yani Sögut'e gelmiyorsun?" diye sordu 2.Germiyan.

"Benim halletmem gereken işlerim var. Başkentten sonra Doğu tarafına doğru gidiceğim. Hem şehzadeler ne zamandır Hünkarlarını sorgular oldu?!" dedi otoriter bir şekilde.

"Estağfurullah Hünkarım!" diyerek Germiyan affa sığındı.

"Anlaşılmıştır Hünkarım." diyen Candar gerilen ortamı sonlandırdı. Babalarını daha fazla rahatsız etmeden iki kardeşini çekiştirerek dışarıya çıkardı.
Emir gereği yola çıkmaları lazımdı.

"Ağabey. Delirdiniz mi? Babam bizden neler ister böyle?" dedi Germiyan.

İkiz kız kardeşi Germiyan'ın da son zamanlar da tuhaf davranmasının sebebi bu muydu yoksa?

"Bu mesele bir hayli karışık o yüzden sakın babamın yanında bu meseleyi açmayasın. Şimdi ikinizde gidin ve eşyalarınızı hazırlayın. Bir kaç saat sonra yola çıkacağız." diyerek Candar uyarısını yaptı.

"Benim niye bu konudan haberim yok?" diye sorguladı Germiyan koridorda yürürken.

"Asıl benim neden haberim yok!
Ben â bundan daha büyüğüm!" diyerek Karaman, Candar'ın sağ tarafında yürüyen Germiyan'ı gösterdi.

-"Ne olmuş yani benden büyüksen?
Hem akıl yaşta değil baştadır!" diyerek önden yürüyerek temposunu hızlandırdı.

-"Belki seninki başka.." Candar'ın bakışları ile sözünü devam ettiremedi.

Karaman'da temposunu hızlandırdı ve kardeşine yetişti. Candar sabır çekerek yanlarına geldi ve iki kardeşinin ortasına geçerek kollarını omuzlarına attı. Tabi boyu ikisinden de kısa olduğu için pekte atamamıştı..

Candar, morali bozuk bir şekilde bir kaç adım ileriye gitti ve kardeşlerinin önünde durdu.

"Siz ne ara bu kadar oldunuz!?" diyerek sitem etti.

"Her neyse boşverin... Biz şimdi bu gece mi yola çıkacağız?!" diyerek Karaman ortaya asıl meseleyi attı.

"Babamın kesin emri var, şafağa kalamayız!" dedi Germiyan.

"İş dağılımı yapmamız lazım!" diyerek Candar'da konuya katıldı.

"O zaman ben atları ayarlıyayım." dedi 2.Germiyan.

"Bende gideceğimiz rotayı ve yanımıza alacağımız erzakları ayarlıyayım." dedi Karaman.

"Bana da hepimizin kıyafetlerini ayarlamak düşer.
İşi biten hemen diğerine yardıma gelsin."

Candar'ın son lafı ile iki kardeş de başlarıyla onayladılar.

Candar ellerini ortaya koydu. Onun üzerine Karaman ve en üste de 2.Germiyan koydu.

-"Ooooo~! Bir, iki, üç! A-NA-DO-LU!" dediler ve hemen yapacakları işlerini yapmaya gittiler.

𝐊𝐮̈𝐜̧𝐮̈𝐤 𝐊𝛊𝐳 || 𝐂𝐨𝐮𝐧𝐭𝐫𝐲𝐡𝐮𝐦𝐚𝐧𝐬Where stories live. Discover now