Seni Kendime Sakladım ✧ MinSung

6✧İşler karışık

oylamayi unutma canim<33

✧✧✧

MİNHO

"LAN MİNHO PEZEVENGİ!"

"Efendim kocişkosu kurban?"

"Kocişkona başlatma lan şimdi" sıradan bir gecenin köründe hayata olan tüm sinirini ve nefretini kusmak için aradığını tahmin ettiğim Han Jisung'la başa çıkmak için bildiğim tek bir yöntem vardı. O da daha da sinirlendirmeye çalışmak. Sesimi inceltip "Oyy kim şiniylendiydi şeni?" diye sorduğumda telefonun diğer ucundan derin bir nefes alma sesi gelmişti.

Ardından ciddi bir tonda "Amacın ne yine ne işler çeviriyorsun?" diye konuştuğunda göremeyeceğini bilsem de kaşlarımı çatıp karşılık vermiştim.

"Ne işi çevirebilirim Jisung, yine neyden bahsediyorsun?"

"Senle iyi anlaşalım, yakın arkadaşlarımız da birbiriyle iyi anlaşsın, öyle güllük gülistanlık yaşayalım gidelim zaten dimi?" Sesindeki imasını gayet iyi anlasam da yine de sormaktan çekinmemiştim.

"Neyden bahsediyorsan cidden anlamıyorum, biraz daha açıklayıcı ol."

Sesini yükseltip "O şerefsiz arkadaşının Felix'e pasta yapmasından bahsediyorum!" dediğinde kaşlarımı olabilirmiş gibi daha da çatmıştım. Bu muydu yani?

"Eee beni ilgilendiren kısım ne bunda?

"Beni alçak planını fark etmeyecek kadar aptal mı sanıyorsun cidden?"

"Ne planından bahsediyorsun?"

Anlamış olamazdı değil mi? Hayır, anlaması imkansız.

"Sen ve arkadaşlarının, bana ve arkadaşlarıma iyi davranması planından bahsediyorum" diye karşılık vermişti. Bıkkınlıkla "Sana ve arkadaşlarına iyi davranarak ne tür bir alçak plan yapmış olabilirim?" diye sorduğumda cevap vermesi için bi kaç saniye beklemiştim.

"Orasını da sen açıklarsın artık" dediğinde başımı bıkkınlıkla iki yana sallamıştım. Eğer şuan yüzümü görseydi mimiklerimden dolayı yumruğu çakardı muhtemelen.

"Bir planım falan yok, diyeceklerin bu kadarsa kapatıyorum?"

"Kapatırsan oraya gelir seni ters çevirir si-" cümlesinin devamını getiremeden yüzüne kapatınca sonrasında bana sövmeye başladığından emindim. Şuan kendimi Jisung'a açıklamadan önce daha önemli bir şey yapmam gerekiyordu, babama açıklama yapmam.

Eve girmek için anahtarımı kapının kilidine geçirince girmesem en fazla ne olur diye düşünmeye başlamıştım bile. İstemsiz bir şekilde anahtarı çevirip içeriye girince adımlarımı salona doğru yönelttim.

Salonda oturup televizyon izleyen babam ben gelince sert bakışlarını bana çevirmişti.

"Geç geldin?"

"Arkadaşlarımlaydım."

"Dediklerimi yapıyorsun değil mi" diye sorduğunda iç çekip kafamı onaylarcasına sallamıştım. "İyi, böyle devam et."
Adımlarımı merdivene doğru çevirip "Ben odama geçiyorum" demiştim ki konuşmaya devam etmesiyle tekrar duraksamıştım.