ELEMENT KORUYUCULARI

5.BÖLÜM

Medya: Melis Özer
_______________________________________

Aras'ın yanına gidince. "İyi olduğuna emin misin?" diye sordu. "İstersen gidebiliriz."

"Hayır iyiyim, sorun yok." dedim.

Bana seslenilince, arkamı döndüm.
"Çağla Hanım, sizin sıranız."dediler.
Beni fotoğraf çekimi çağırıyorlardı.

Aras'a döndüm. "Birazdan geliyorum." diyerek, fotoğraf çekimine gittim.

Kameranın önüne geçip poz verdim.

Kameraman güzel çıktığına ikna olduğu zaman. "Tamamdır, teşekkür ederiz." dedi.

Aras'ın yanına geri döndüm.
Selin ile Efe de geri gelmişti.
"Sonunda gelmişsiniz. Neredesiniz siz?" diye sordum.

Selin. "Biraz etrafta dolaştık." dedi.

"Eee, birilerini bulabildiniz mi?" diye sordum.

Efe sağa sola kafa salladı.

Nasıl ya?

"O kadar insan içinde, kimse yok." dedi.

Şaşırtıcıydı

En az bir kişi bulabiliriz sanmıştım.

Selin. "Yapabilicek bir şey yok, en azından... eğlendik." dedi.

Ya, ne demezsin?

Efe. "Artık gidelim mi?" diye sordu.

Ben cevap vermeden Selin. "Aras Çağla ile kalsın, biz seninle taksi ile dönelim." dedi ve Efe'yi koluna takıp, bize el sallayarak gittiler.

Keşke cevabımı bekleseydin.

Aslında burada yapıcak bir şeyim yok ama bir yandan, hemen ayrılmakta saygısızlık gibi geliyordu.

Aras'a döndüm. "Terasa çıkalım mı?" diye sordum.
Gülümsedi. "Nasıl istersen?"

Birlikte terasa çıktık.
Burası, içerisi kadar kalabalık değildi. Daha çok sigara içmek için çıkan insanlar vardı.

Hava soğuktu.

Aras bana bakarak. "Üşüdün mü?" diye sordu.
Ona bakıp sırıtarak. "Bir ateş elementi koruyucusuna bunu sorman garip." diyerek fısıldadım.

"Bu senin üşümeni engelliyor mu?" diye sordu.

"Aslında bakarsan, engellemiyor."

"O zaman..." diyerek ceketini çıkardı ve omzuma koydu.
"İçecek bir şeyler ister misin?" diye sordu.

Gülümsedim.
"Getirirsen olur." dedim

"Peki... o zaman ne istersin?" diye sordu.
"Alkölsüz her şey olabilir." diye cevap verdim.

"Tamamdır." diyerek, içecek almaya gitti.

Bir zaman sonra, elinde iki tane bardak ile geldi.

Mavi renkteki olan içeceği bana uzattı.
Elinden alıp. "Bu ne?" diye sordum.

"Sana karışık meyveli kokteyl hazırlattım." dedi.

İçecekten bir yudum aldım.
Güzeldi.

"Teşekkür ederim."

Aras ile baloda, zamanımızın çoğunu terasta geçirdik.

Artık balo bitmiş ve eve gitme zamanımız gelmişti.

Kendimi araba kullanamicak kadar yorgun hissetiğim için, Arastan kullanması için rica ettim.

Eve geldiğimizde saat on ikiydi.
Direk hiç bir şey yapmadan odama çıktım.