26- To be rejected

1.6K 164 186
                                    

(2 ay sonra)

"Seni her zaman çok sevdik Felix. Ve biliyorsun ki her kararına saygı duyduk."

"Fakat pek içimize sinmeyen bir konu var oğlum."

Bir oda, daha hiç içilmemiş dolu kahve kupaları ve bir çift anne baba...

Felix mutluluğunu Avusturya'dan uzun bir süre sonra ziyarete gelen ailesini en iyi şekilde karşılayarak ifade etmişti.

Felix her ne kadar özlediği ailesini güler yüzle karşılasa da, Bay ve Bayan Lee'de bir tuhaflık seziyordu.

Bayan Lee lafı ağzında gevelerken, Bay Lee söze atladı,

"Bak Felix. Bu modellik kariyerin bizi gerçekten çok mutlu etti. Çok iyi gelişmeler kaybediyorsun ve harika ilerliyorsun oğlum. Fakat. Bizim içinize sinmeyen şey... senin şu ilişkin."

Felix'in kaşları bu duyduğu şeyle çatılırken, konuyu biraz daha açması için babasının cümleyi devam ettirmesini bekliyordu.

Bay Lee derin bir nefes aldı ve parmaklarıyla oynamaya başladı sinirlenir gibi.

"Bunu nasıl bize önceden söylemezsin ha?! Bizi rezil ettin! Bir erkekle çıkmak nedir?!"

Bay Lee'nin sesi bu sefer daha yüksek çıkarken Felix orada şok içinde öylece kalmıştı. Bayan Lee kocasını sakinleştirmeye çalışırken Felix başını öne eğdi.

"Ulan orospu mu olacaktın başımıza! Söyle! Söyle o adam sana ne kadar verdi beraber olmanız için?!"

Felix bu duyduğu şeylerle gözleri yerinden çıkacak gibi olurken Bay Lee kontrolünü kaybetmiş gibiydi.

Felix'in içi o an paramparça olmuştu. Aylardır arayıp sormayan ailesi, bunun hesabını sormak için mi ayağına kadar gelmişti? Hiç özlememişler miydi biricik oğullarını?

"Para falan vermedi tamam mı?!"

Felix'in gözleri dolmaya başlamışken Bay Lee kalkık kaşlarıyla ona baktı,

"Nasıl para vermedi?!"

"Aşık oldum baba! Anladınız mı?! Aşığım ben Hyunjin'e!"

Bay Lee'nin yüzündeki ifade aniden solmuş ve kendi öz oğluna tiksinerek bakmaya başlamıştı.

"Yazıklar olsun sana! İtibarımızı zedeledin, ne halin varsa gör! Artık bizim oğlumuz değilsin!"

Felix kulağından giren cümlelerle o an dünyadan tamamen kopmuştu gibiydi. Bayan Lee sinirden gözü dönmüş kocasını susturmaya çalışırken, Felix koltuğa çöküp dolu gözlerini boşluğa dikmişti.

Felix sanki karanlık bir boşluktaymış gibi hissetmişti o an. Hiçbir şey duymuyor, işitmiyordu sanki.

Babası olacak yüzüne küfürler ederken duyguları bir bir yok oluyordu sanki.

Gözlerinden yaşlar akarken her saniye bir yaş daha yaşlanıyordu sanki Felix.

Büyük evde Bay Lee'nin bağırışları yankılanırken, Felix dolu ve boş gözlerle annesinin ve babasının evi terk edişini izliyordu.

Kapıyı çarpıp çıktıklarında Felix korkuyla irkildi ve zar zor içinde tuttuğu hıçkırıkları dışarı bıraktı.

Yerde diz üstü çöküp bağırarak ağlarken, kuvvetli hıçkırıklarını bastırmak için iki elini sıkıca dudaklarına bastırıyordu.

Onun tek suçu aşık olmaktı, ama aşık olduğu için tek varlığı ailesi onu evlatlıktan reddetmişti. Felix için bunlar çok fazlaydı...

Felix evin içinde ağlayarak çığlıklar atarken bedenini soğuk zeminin üzerine bıraktı. Sol omzunun üzerinde öylece yatarken, ağlaması her saniye daha da şiddetleniyordu.

Loyal / HYUNLİXWhere stories live. Discover now