DENEMELERİM 2

HAYALİN HEDEFİ

03.08.2022 19.02

   Bulutlarda yürünemeyeceğini ve yer altında gömülüyken yaşanamayacağının farkında olmalıyız. Bulutlarda yürümek; hayalimiz için çalışmadığımızdan hülyaya dalmaktır. Yer altında gömülmek ise gömülen de gömen de bizken; aşağılamak, aşağılaşmak ve intihara kalkışmaktır.

Bulutlarda yürümeye çalışanın da yeraltına gömülme mücadelesinde olanın da sonu hüsrandır. Biri yeraltına diğeri de bulutlara gömülecektir.

Hayal kurmak için yeni yöntemler okur ve öğreniriz. Bunlara ilahi kanunmuşçasına inanırız. Ve daima uygularız. Bu yöntemler zaman zaman bizi çalışmaktan bile alıkoyar. Halbuki en mühim ve şaşmaz strateji; çalışmaktır.

Hayal üzerinden uğradığımız hüsranın müsebbipleri, yani hayal kurmaya dair kitap yazanlar; belki de bir psikolojik savaş açmakta ve gelişmemizi istememekteler. Paket yap, süsle püsle ve evrene, oraya buraya gönder. Yok kardeşim böyle bir şey! Olursa da tesadüfen tesadüf müdür. Piyango bileti almadan, piyangoyu kazanmak gibidir. Yolda bulduğun biletle... Yani tesadüfün de tesadüfü...

Asli vazifeyse çalışmak, hemde çok... "Ama hani kaliteli çalışmak önemliydi?" diyebilir misiniz? Kaliteli çalışmayı öğrenmek için çok çalışmak zorundasınız ve ayrıca kaliteli çalışmayı keşfedip; kaliteli ve çok çalışmak da mükemmel ötesidir.

Yeraltına gömülmeye gelecek olursak; hepimiz insanız ve zaman zaman hatalar yapabiliriz. Bu hatalar yanlışa çevrilebilir ve hatta çok büyük yanlışlar da yapmış olabiliriz. Merak etmeyin her şeye rağmen umut var. Çünkü; yaşıyorsunuz. Aldığınız her nefes, umudun ta kendisi. Daha fazla kendinizi yeraltına gömmeye çalışmayın.

Daha büyük bir hata doğuracağını bile bile hatalarımızı düşünerek kendimizi kahretmemiz; başlıbaşına çok büyük bir hata değil mi? Silkelenip kendimize gelmeli ve çalışarak şifa bulmalıyız. Formül çok basit: ÇALIŞMAK. Çalışmak; tüm dertlere deva olabilecek güçte, mükemmel bir fiildir.

Bulutlarda yürümeye çalışırken ve yeraltına gömülme girişimlerimizde sevdiklerimizden mühim nasihatler alırız.

Bazen bu nasihat hiç tanımadığımız birinden de gelebilir. Nasihatin kaynağında bulunması gereken özellikler mevcutsa nasihat kuvvet muhtemel şifadır! Neredeyse tüm nasihatler şifadır fakat nasihat vermenin de ayrı bir üslubu vardır.

Üslup yanlışlığı nedeniyle kimi nasihatler önemsenmez ve hatta tersi bile yapılabilir. Ne yazık ki bizler düzelmeye önce karşımızdakilerden bekleriz. Onlar da büyük ihtimalle düzelmezler ve biz, onlara göre daha çok bozulmaya başlarız. Üslubun yanlış olduğunu biliyorsak; nasihatin özünü ve asli amacını da biliyoruzdur. Sürekli bundan yakınmaktansa düzelmeye meyletmek karşımızdakinin üslubunu düzeltecektir.

Nasihatlerden ve okuduklarımızdan öğrendiklerimizi uygulayabiliriz bununla birlikte daima en mükemmel nasihati de Şuurumuzun girişinde tutmalıyız: "... Zorlukla beraber bir kolaylık var. O halde boş kaldın mı yine kalk yorul."*

En nihayetinde önemsememiz gereken mükemmel konu ise; dengeyi sağlayabilmektir. Denge elzemdir. Terazinin bir tarafına gelişim için yöntemleri ve diğer tarafına da yöntemler üzerindeki çabalarımızı koyduğumuzu varsayalım. Eğer yeni yöntem eklemeye çalışırken, çaba kısmından (dengeyi sağlamak için) bir miktar çıkarım yapmak zorunda kalıyorsanız; dengesizliğin hakim olduğunu iddia edebiliriz. Fakat tam denge söz konusuysa; geleceği net görebilirsiniz. Bu dengeyi yakalayabilmemiz ve geleceğimizi layıkıyla inşa edebilmemiz temennilerimle...