Wabi-Sabi | Baji Keisuke

26.Bölüm

By sunfcherry

Teşekkürler aşklarım ♡

_____________

Seijun ile Baji'nin bulaşacağı o gün gelmişti. Seijun her zaman ki gibi hazırlanıp yola koyuldu. Baji'nin attığı konuma gelmişti. Gözleri Baji'yi ararken sonunda onu bulmuştu , Baji onun çoktan geldiğini fark etmiş olmalı ki Seijun'u gülümseyerek izliyordu. 

Seijun , Baji ile karşı karşıya geldiğinde gülümsemeyi ihmal etmedi. Sonrasında ise "Çok bekletmedim umarım ?.." diye devam etti. Baji ise Seijun'un gülümsemesine karşılık vererek "Hayır çok bekletmedin hatta zamanın çok hızlı geçtiğini düşünüyorum." dedi.

"Eee , nereye gidiyoruz ?"

"İznin olursa seni Sensoji Tapınağına götüreceğim."

"Şu Tokyo'nun en eski tapınağına yani ! Çok mutlu olurum , keşke önceden söyleseydin kimono giyerdim." 

"Söyleseydim anlamı olmazdı. Hem böyle daha iyi , bende giymedim zaten." Baji bunu söylediğinde gülümsedi bu sırada yola koyulmuşlardı bile.

_________

Tapınağa geldiklerinde oradaki her yeri gezdiler. Sıra tapınağın içine geldiğinde ikisi de motifleri izlemeye koyuldu. Ardından Baji konuşmaya başladı ,

"Tapınağın inşası 645'te tamamlanmış. Efsaneye göre iki kardeş, bölgedeki Sumida Nehri'nde balık tutarken Merhamet Tanrıçası Kannon'un heykelini yakalar, daha sonra heykeli nehre atarlar fakat heykel her defasında nehirden çıkarak yanlarına gelir. Bunun üzerine kardeşler, kutsallığına saygı göstermek istedikleri tanrıça Kannon adına Sensoji Tapınağı'nı inşa eder."

Seijun şaşırmış bir yandan da sevinçli bir sesle "İnanmıyorum ! Bunu araştırıp bir de ezberledin mi ? Bu çok tatlı !" dedi. Ardından Baji cümlesine "Dürüst olmak gerekirse..." diye başladı ve "...Aslında elime yazdım , sen motifleri incelerken de bunu fırsat bilip elimde yazılanları okudum." diye devam etti bunu yaparken Seijun'a avucunun içi yazıyla dolu olan elini gösterdi. 

Seijun , Baji'nin yazı dolu elini gördüğünde bir kahkaha bıraktı. Ardından çantasından bir mendil çıkardı ve "Artık yazılanlara ihtiyacın yoksa silmeme izin ver çünkü nasıl becerdin bilmiyorum ama yüzünde tükenmez kalem izi var." demeyi ihmal etmedi. Bu sırada Baji elini uzattı ve Seijun'da uzatılan eli silmeye başladı.

Uzatılan eli silme işi bittiğinde Seijun o eli tuttu ve "Elin içinde yazılanları okumuş olsan bile tatlıydı. Yani fikrim değişmedi." dedi. Baji bunu duyduğunda gülümsedi ve elini kavrayan kızın elini kavradı. Ardından tapınaktan çıktılar ve yemek satın alabilecekleri bir dükkanın içine girip istedikleri yemekleri alıp bir Sakura ağacının altına konulmuş bir oturağa oturdular. 

Yemeklerini bitirdiklerinde önlerindeki ağaçlık alanı izlediler. Nisanın sonu yaklaştığından Sakura ağacı yapraklarını rüzgarın eşliğinde döküyordu. Ve bu iki genç insanın dikkatini dağıtmıştı böylelikle Baji konuşma fırsatı buldu.

"Seijun sana bir şey söylemek istiyorum." Seijun ise seni dinliyorum anlamına gelen bir bakış attı. Böylelikle Baji devam etti ,

"Seni bir arkadaş olarak görmüyorum demiştim. Hatta böyle görmeyi hiç istemiyorum demiştim. Bunun sebebi senden hoşlanıyor olmamdı." Baji derin bir nefes aldıktan sonra devam etti bu sırada Seijun tüm dikkatiyle karşısındaki genç adamı dinliyordu. 

"Benim gibi kaba saba görünümlü bir kişiden böyle şeyleri duymayı belki de beklemiyordun ama seviyorum işte ne yaparsın... Eğer sende beni seviyorsan benimle ol Seijun ."

Ardından Seijun'un gözlerinin içine bakarak lütfen dedi. Seijun gülümsedi ve "Bende seni seviyorum Kei. Seninleyim."  dedi.

_____________

Seijun ve Baji artık genç çiftlerdi , birbirlerine açılmalarının ardından , aralarında romantik bir sohbet geçti. Sonrasında sohbet normal konulara kaydı.

"Okulu bitirdiğinde ne yapacaksın Seijun ?.." dedi Baji.

"İyi bir üniversitede Yöneylem Araştırmacısı olmak için iyi bir eğitim almayı planlıyorum." diye yanıt verdi Seijun.

Baji kaşlarını çattı ve "İlk defa öyle bir meslek duyuyorum. O ne iş yapıyor?" dedi.

"Bir endüstriyel, ticari, siyasal, askeri vb. örgütte, yönetim ve yönelişle ilgili sorunlarda örgütün amaçlarına en uygun kararların alınması için, bilimsel yöntemlerle araştırmalar yapan,gerekli bilgileri sağlayan, yönetimin, tutacağı yolu bilimsel olarak saptanmasına yardımcı olan personeldir. şeklinde yanıt verdi Seijun.

Baji anladığını belirten bir mırıltı bıraktı. Seijun ve Baji bu sohbete başlamadan önce bir kafeye gelmiş kahve içiyorlardı.

Seijun , Baji'den gelen mırıltının ardından elini önündeki fincanın yanlarına koydu. Fincanın içinde yarım kalan kahveden kendi yansımasını inceliyordu. En sonunda yüzünü Baji'ye döndürdü ve ona bir soru yöneltti , 

"Sen ne yapacaksın? Yani okulu bitirdikten sonra..."

"Hmm bilmem..." diye yanıt verdi Baji. Seijun bu cevaptan tatmin olmamıştı.

"Sonsuza kadar bu çete işlerine devam etmeyeceksin. Bir gün sıkılıp bunları saçma bulacaksın ve başka bir yola gideceksin. İyi bir yola gitmeni istiyorum Baji..." diye karşılık verdi.

"Aslında her zaman şuan da içinde bulunduğumuz kafe gibi bir yeri işletmek istemişimdir." sonrasında gülerek devam etti ,

"İçecek ve tatlılar dışında peyang yakisoba gibi yemeklerde satabilirim."

Seijun kıkırdadı ve bu hayalin güzel bir hayal olduğunu söyledi ve Baji'ye "Aşçılık okumaya ne dersin ?.." diye sordu. Baji ise yemek yapacak kadar kibar biri olmadığını söyledi. Eğer kafe açarsa ya garson olarak ya da tezgahtar olarak çalışacağını söyledi.

Seijun tekrardan kıkırdadı ve "Ya kafe açacak kadar sermaye bulamazsan ? Aşçılık okursan birkaç yıl para biriktirirsin sonra istediğin kafeyi açarsın." dedi.

Baji bunu duyduğunda onayladı ve ekledi ,

"Kafe sonradan iflas da edebilir ve işsiz kalabilirim. Bu kötü olur , o zaman önce aşçı olacağım sonra kafe açacağım."

Sonrasında ikisi de ortaya bir kahkaha bıraktı.

______________

Ay çok tatlılar <3

Umarım bölümü beğenmişsinizdir...

Bölüm için veya genel olarak yorumlarınızı alalım 》》》

Destek amaclı vote ve yorum atmayı unutmayın ♡