+18 ölüler

2.7K 54 36
                                    

Sonra bir mafyaya karşı çıktığım aklıma geldiğinde gözümün önünde tiyatro perdesi oynadı.

''Bırak ben alırım.''

Ama ben umursamadan hala almaya çalışıyordum o sırada elim aşağıda olan bir tabağa takıldı, onu kendime çekmeye başladım ama ben o tabağı çekince onun üstündeki tabaklarda onunla birlikte geldi ve hepsi yere düşüp kırıldı. Ben o sırada ufak bir çığlık attım Allah' tan ki ayağımın üstüne düşmemişti. Ateş'in sesiyle kendime gelip ona doğru gözlerimi çevirdim.

"Tamam artık zaten tabakları kırdın çık mutfaktan da ayağına cam batmasın."

"Yok yok ben toplarım. Dedim. Tabakları toplamak için adım attım tam eğiliyordum ki, ayağıma cam battı ufak bir çığlık attıktan sonra sadece diğer ayağıma basa basa yani seke seke yürümeye başladım dengemi kaybedip düşeceğim sıra belimde bir el hissettim sonrasında bir kuş gibi kanatsız bir şekilde havalandığımı kucağında olduğum kişiye bakınca Ateş olduğunu gördüm iç sesim yine bana sataşarak

'Salak başka kim olacaktı evde ikiniz varsınız sadece' dedi her zamanki iç ses işte onu fazla umursamadım. Ateş beni koltuğun üstüne oturtturdu.

'' Ben sana demedim mi çık diye bu yaptığının cezası olacak bunu bil ''Dedi ve bir şey demeden çıktı.

Ateş geldiğinde elinde tentürdiyot ve sargı vardı. İlk tentürdiyot ile yaramı temizledi çok acımıştı hem tentürdiyottun verdiği sızı hem de Ateş'in çok sert ve acımadan sürmesi. Sonra ayağımı sardı.

'' Bir daha benim sözümden çıkarsan çok kötü şeyler olur ''dedi. Beynim bana komut vererek ' direk öldürür seni sus ' dedi. Zaten ona da uydum ve konuşmadan sadece kafa salladım. Sonra yanıma gelip ayağımı sert biçimde tuttu

'" Acıyor mu?" diye sordu. Bilerek yapıyordu o kadar sıkı tuttuğunu bildiği halde acıyor mu diye soruyordu. Cevap vermedim ama gözlerimden istemsizce yaşlar akıyordu, ayağımın sızısından değil ama, söylediği sözlerden akıyordu bu yaşlar.

Sonra sinirli bir şekilde yanıma gelip çenemi kavradı

'' Sana acıyor mu diye sordum ''Dedi çenemi sıkarak ve bağırarak. O çenemi tutunca yaşlar daha sık akıyordu gözlerimden, onun yanında ağlamak istemiyordum ama yapacak çarem yoktu ayağımdan dolayı hiçbir yere gidemiyordum. Gittikçe çenemi daha sıkı ve sert tutuyordu.

"Soruma cevap ver dedim lan." dedi hala cevap vermiyordum sadece ağlıyordum. Ateş bir anda silahını çıkartıp kafama doğrulttu

"Eğer o siktiğimin ağzından tek bir kelime çıkmazsa seni öldürürüm." dedi. Çok korkmuştum ve bu yüzden kelimeleri kekeleyerek söylemiştim.

"H-ha-yır a-acımı-yor." dedim silahı başıma daha sert biçimde dayadı ve

"Yalan söyleme" diye bağırdı.

"Hem ayağımı sıkı bir şekilde tutuyorsun hem de acıyor mu diye soruyorsun sen de acıdığını bildiğin halde soruyorsun zevk mi alacaksın acıyor dediğimde sende vicdan denilen duygu kalmamış. Vicdansız herif "diye bağırdım onun bağırması yanında kısık sesle konuşur gibi olmuştu ama.

"Olmayan beynini dağıtmamı istemiyorsan kapa lanet olası çeneni."

"Gerçekler çok mu acı geldi çakma mafya."

Dediğimde daha fazla sinirlenmişti. Sonra silahını yerine koyup kolumdan tuttu ayağımın üstüne istemeden de olsa basıyordum üzerine bastıkça daha fazla acıyordu.

Bir odanın önünde durduk.

"Bu odada kimler var biliyor musun?" diye sordu hayır anlamında kafamı salladım.

"Senin gibi canımı sıkanlar ama aranızda tek fark var sen henüz yaşıyorsun onlar geberip gitti. Dedi duyduklarıma şok olmuştum ama bir şey demedim bu cani herif bana da bir şey yapar diye.

"Sana demiştim bunun cezası olacak diye."

Dedi ve kapıyı açıp içeri girdi. Ben hala kapının önünde bekliyordum eliyle gel işareti yaptı. Ben içeri girmeyince yine kolumdan tutup çekti. İçerisi çok pis kokuyordu tabi kim bilir bunlar ne zamandır burada. Üzerine kirli bez örtmüş hepsinin. Birisinin yanına gelip üzerindeki bezi açtı adamın yüzü çok kötü haldeydi.

"Buna neden böyle yaptım biliyor musun senin gibi çok konuşacağı tuttu ben de öldürdüm."

Çok normal bir şeymiş gibi söylüyordu bir de

"Sen mafya falan değilsin aklını yerinden oynatmış bir psikopatsın ''dedim ağlayarak.

"Şimdi seninle küçük bir oyun oynayacağız sen bunların yanında kalacaksın ama iki seçeneğin var ya ölü halde ya da diri halde."

"B-ben bu-bunların yanında k-kalamam."

"Bana karşı çıkmadan önce düşünecektin." dedi bağırarak. Sonra silahını çıkartıp kafama dayadı

"Söyle şimdi seni öldürmemi ister misin?" Ben sadece ağlıyordum benden cevap gelmeyince

"Ağlama da soruma cevap ver." dediğinde

"Öldürme beni." dedim sonra Ateş yüzüne alaycı bir ifade takınıp

"Ben de öyle tahmin etmiştim." dedi sonra kolumdan tutup odanı tam ortasına getirdi orada beni bırakıp çıktı çıkarken kapıyı kilitlemişti hayvan herif.

O gidince daha fazla korkmuştum bu ölüler hadi bana bir şey yaparsa diye geçirdim içimden. Odanın en köşesine gidip duvarın oraya çöktüm hıçkıra hıçkıra ağlıyordum

'' İnşallah bana yaptıklarının daha beterini yaşarsın Ateş, dilerim bana ve bu insanlara yaptığının daha beterini sana yaparlar hayvan herif ''

Dedim bağırarak. Çok uykum gelmişti uyumak istemiyordum bu ölüler hadi bana uyurken bir şey yaparsa ama gözlerime hâkim olamıyordum gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu.

KARANLIĞIN SİRAYETİ +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin