Bölüm 38

10.5K 781 636
                                    



Hele bakııın kim gelmiiiş.. O gelmiş!
Ben geldim ayol hemidee bombastik ve iki bölüm uzunluğunda bi bölümle beraber 🤓

Güzel güzel okuyun yorum yapın e mi yavrularım? Birde birde şöyle bi sıkıntım var ki oy sayısı gerçekten çok az geliyor arkadaşlar okuma uçarken oy yorum yerlerde başka hikayelere bakıyorum hepsi hemen hemen aynı ilerliyor bizde niye böyle şeyler oluyor? 😂

O yüzden sınır koyma kararı aldım. Bu bölüm sınırımız tam 500 oy haydi bakalım öptüm sizleri iyi keyifler diliyorum. 🧡

Herkes gülünü bıraksın.. 🥀🥀🥀

...

Valizimin fermuarını çekip doğrularak derin bi nefes verdim. Odamı son kez kontrol edip şarjdaki telefonumu alıp kabloyu da kol çantama atarak çıkmamız gereken saate kadar yatağa geçip uzandım.

O gecenin ardından bir hafta geçmişti ama esintileri hala tüm magazin ve haberleri sallıyordu. Mekan kapatılmış üstüne birde soruşturma açılmıştı sahibi olacak o adam için. Abim durumun gereksiz bir şekilde epey ciddi olduğunu söylemişti sadece.

Telefonuma üst üste düşen bildirimlerle sırıtıp elimi yüzüme bastırdım. Abimler iki gündür kan kusturuyorlardı bana resmen! Babam üç gün önce hepimiz akşam yemeğindeyken iş yaptıkları ortaklarının bizi Karadeniz'e davet ettiklerini söylemişti. Öylesine söylediği bu lafı kimse ciddiye almamıştı tabiki ben dışında..

Babamın üstüne üşüşüp gitmemiz için yaklaşık yarım saat dil dökünce babam annemede sorup kabul etmişti. Abimler babamın izin vermeyeceğinden öyle emindiki bir anda tamam lafını duyunca demediklerini bırakmamışlardı.

*O an..

Salonda burnundan soluyan dört abisine ürkek ürkek bakıp hızlıca bakışlarını halıya geri indirdi.

"Hayır ben anlamıyorum ne işiniz var sizin Karadeniz'de kızım! Sen ne alaka gidiyorsun?"

Zahit abimin bağırışıyla irkilirken kendimi savunma amaçlı ağzımı açtım. "Ama ab.."

"Ne abi? Gitmeyeceksin sende, annemde!" Dedi Mirkelam abim.

"Neden ki?" Diye mırıldandım.

Cihan abim tek ayağını hızlı hızlı sallarken Polat abim işaret parmağı ağzına tırnaklarını kemiriyordu tabi bana deli deli bakarak.

"Ya adamlar orda iş yapacak, yanınızda kimse olmayacak ne demek ikiniz tek koca memlekette olacaksınız?"

Omuzlarım bir tık daha düşerken hala ikna edebileceğimi düşünüyordum. "Ama gezmek istiyorum orayı."

"Bekle işlerimiz durulsun biraz götürürüm ben seni. Şimdi bunlar kalabalık aile, işiniz yok sizin onların arasında."

Burnumu dikip gelen bi cesaretle Cihan abime döndüm. "Bize ne kalabalık ailelerse sanki onların evinde kalacağız?"

"Kızım delirtme adamı! Adamın 5 tane oğlu var birde el sallayıp arkandan su mu dökelim?"

İşte ağızlarındaki baklayı nihayet Polat abim dökmüştü. Bana neydi yahu adamın beş tane oğlu varsa.

"Ya bana ne adamın 5 tane oğlu varsa!"

Zahit abim ellerini birbirine vurup silkelenmiş gibi yaptı. "Gitmiyorsun bitti gitti o kadar."

MUCİZEWhere stories live. Discover now