Mage of the Strong World (TR)

Bölüm 40 / Magma City - Vampir Imparator'a Baskın

Bölüm 40 / Magma City - Vampir Imparator'a Baskın

Forest City'deki işlerini tamamen bitirdiler ve ilk kat maceraları boyunca gitmedikleri tek bir yer kalmıştı, orası da Magma City.

Pazar alanında hepsi bir araya toplandı ve Yasemin'in toplu ışınlanma becerisiyle birlikte Magma City'e gitmek için uğramaları gereken Işınlanma Noktası'na gittiler.

Işınlanma becerisine Noah'ta sahipti ama 'Işınlanma' becerisi daha önce ziyaret ettikleri yerlerle sınırlıydı. Bu yüzden Vlad ve Noah beceri satın almaya giderken Chris ve Yasemin ise ilk önce Işınlanma Noktası'nı ziyaret ettiler.

Bir süre sonra Magma City'e vardılar. Bu şehir yerin altındaydı ve toprak kıpkırmızıydı. Bu yüzden çevre oldukça sıcaktı ama onları çokta rahatsız etmiyordu. Sonuçta 'Dayanıklılık' statüleri oldukça yüksekti.

Eğer Forest City en fazla insanın bulunduğu şehirse, Magma City'de ortalama gücün en yüksek olduğu şehirdi. Çünkü yeni başlayanlar için bu sıcaklık dayanılmaz bir cehennem gibiydi ve ilk fırsatta şehirden uzaklaşıyorlardı.

Biraz şehrin yapısını ve çevre koşullarını inceledikten sonra Onur ile konuşup anlaştıkları buluşma noktasına doğru hareket ettiler.

Hedefledikleri yer Magma City'nin en Batı kısmına yakın bir merkezi bölgeydi. Ayrıca Magma City'den çıkıp batıya doğru hareket ettikçe daha sıcak olmaya başlıyordu ve sonunda bölgedeki aktif olan en büyük yanardağ vardı. Temsilci Onur onları buraya çağırdığına göre hedeflerinin o yönde bir yerde olduğunu tahmin etmek çokta zor değildi.

Buluşma noktasına varmaları yaklaşık 45 dakika almıştı. Vardıklarında o tarafta büyük bir kalabalığın bulunduğunu gördüler.

"Şuna bakın, Türkler yine büyük bir av peşinde anlaşılan."

"Öyle gibi görünüyor ama bu kadar çok ve kaliteli insandan oluşan ekibin hedefi neresi olabilir ki ?"

"Sanırım hiçbir şey bilmiyorsun. Batıdaki Büyük Yanardağ'da keşif yapan on kişilik bir grup Vampirlerin saldırısına uğramışlar, hatta o gruba Seviye 20 Elit bir insan önderlik ediyormuş. Böyle bir grubu kurtulan olmadan yok etmek için en azından Kral Sınıfı bir Vampir olmalı."

"Kral mı ? Sence sadece Kral olsa Temsilci Onur'un katılmasına gerek kalır mıydı ? Sadece 50 ya da 100 kadar kişi fazlasıyla yeterli olurdu. Hedefleri kesinlikle bir İmparator !.."

"Öyle düşününce mantıklı geldi ama bir İmparator'a karşı savaşmak çılgınlık. Hayatım boyunca bir Kral Seviye ava bile katılabileceğimi sanmıyorum.."

Konuşmalar devam ederken çevreye bakınan Onur bir anda bir yöne doğru gülümsedi ve el sallamaya başladı. İnsanlar bu kişinin sert tavırlarına alışmıştı ve birden böyle bir görüntü ortaya çıkınca şaşkınlıklarını gizleyemediler.

"Hey, sanırım sana doğru el sallıyor."

"Saçmalama, böyle büyük bir figür nasıl olurda bana doğru el sallar. Kesinlikle başka birisi olmalı."

Konuşmalar devam ederken Onur'un el salladığı yerden birkaç tane genç çıktı ve binlerce üst düzey insanın toplandığı alana doğru yürüdü.

Bu gençlerin önünde yürüyen, insana bakarken bile korku hisettiren mavi gözlü genç, Onur'un el sallamasına kafayla onaylama işareti yaptı ve selam verdi. Sadece bu hareketten bile Türkiye Temsilcisinin bu kişiye saygı gösterdiği belliydi.

Onur bekletilmeyi problem etmemişti. Sonuçta "Acele giden, ecele gider." diye bir söz vardı ve yeterince güçlü insan olmazsa birçok ölümün olması kaçınılmazdı.