i can't give that much

89 13 3
                                    

Soobin sadece sırıtıyordu. Diğerleri ise şaşkınlık içinde sadece bakıyorlardı. Ryujin ise sadece endişeli bir ifade ile bakıyordu şu an bende ryujin gibi endişe ile bakıyordum. Taehyun ellerini belimden çekmemiş ve sakin bir tavır ile soobin'e bakıyordu.
"Demek sende ibne çıktın"
"Küçümsemen bittiyse birini öpmek üzereydimde devam edebilirmiyim"
Soonin sinirle kahkaha attı
"Siz burada birbirinizi yiyin pis ibneler bakalım ailelerinizin karşısındada yiyebilecekmisiniz" "evet" soobin taehyunun cevabının ardından sertçe kapıyı kapattı. taehyun o gittiği gibi hiç bir şey olmamış gibi tekrar bana döndü.
"Taehyun benim ailem gay olduğumu bilmiyor nasıl tepki verirler bilmiyorum."
"Merak etme bebeğim kabul ederler."
"Taehyun ama bilmiyorum ailemle o kadar yakın değilim her şey kötüyede gidebilir."
Taehyun bu sefer endişemi daha net anlamış olacak ki yanağımdaki elini belime sardı. "Eğer sana kötü şeyler derlerse seni olduğun gibi kabul etmezlerse kapım sana her daim açık ne olursa olsun korkma ben yanında olacağım"
"Teşekkürler"

Eve gelmiştim. okuldayken öpüşme olayı hakkında hiçbir şey konuşmamıştık ve soobinleride görememiştim. Annem süprüz yapacağını söyleyip evden çıkmıştı bir saate gelirim demişti ve neredeyse bir saat geçmişti. Kapının çalmasıyla annemler geldiği için hızlıca kapıya gitmiştim büyük ihtimsl ile sürpriz babamdı. Kapıyı açtığımda doğru bir tahmin yaptığımı anlamıştım.
"Baba"
Hızlıca sarıldım babam anneme kıyasla daha az gelirdi eve annem yılda dört kez falan gelirdi ama babam yılda bir haftayı falan beraber geçirirdik bu yüzden babamı çok tanımazdım ama annemle babam gerçekten birbirlerine aşıklardı annem sürekli babamdan bahsederdi bana. Babamda annemden bahsederdi bana.
"Hoşgeldin"
"Çok özlemişim seni"
"Ben de seni baba"

Babam annem ve ben ailecek otumuş sohbet ediyorduk daha doğrusu o ikisi sohbet ediyor ben dinliyordum. Aklım onlara yönelimimden bahsetmekteydi ve tabi Taehyundan da.
"Beom sen niye hiç konuşmuyorsun oğlum?"
"Şey baba eşcinseller hakkında ne düşünüyorsunuz?" Şu an her tepkiye karşı korku doluydum. Annemim konuşması ile rahatladım çünkü annem bana hiç bir zaman kızmazdı.
"Bitanem, saygı duyar ve destekleriz niye sordun?"
"Ben gay'im" babam kafasını sallayıp konuşmaya başladı.
"Kendini tanıyor olman çok güzel"
Çok rahatlamış hissediyordum. Ama şimdi daha büyük bir problem vardı.
"Şimdi ben size bir şey sorabilirmiyim?"
"Elbette bebeğim"
"Ben eskiden birinden hoşlanıyordum ama o beni sevmiyordu şimdi ben onu seviyorum ama sanırım o da beni seviyor çünkü beni... öpmeye çalıştı ne yapmalıyım"
Sakinliğim bitmişti şu an gerginlikten ölebilirdim. Annem donmuştu babam anneme bakıp gülüyordu. Annem konuşmaya başlayınca tekrar rahatladım
"Tatlım o kişi ne zaman sana bu olan şeyler hakkında bir şey demek isterse o zaman konuş bence ama sen ondan ilk önce konuşmak istiyorsan konuş kendini hazır hissettiğinde gerekeni yap ama asla kaçma çünkü hiç bir işe yaramaz"
"Teşekkürler"
Çalan kapı ile ayaklandım. Kapıyı açtığımda Taehyun gelmişti. Annemler içerideydi ve yüzde yüz anlattığım kişinin bu olduğunu anlarlardı. Kapıyı geri kapatıcaktım ama Taehyun kapıyı ittirip konuştu.
"Ne o beni içeri almıyomusun?"
"Taehyun babamlar evde"
"Ne olcak benimkilerde evdeydi bir şey olmamıştı, ben kötü bir insanmıyım niye
Böyle yapıyorsun kırıldım." Kollarını göğsünde birleştirmişti şu an küçük bir çocuğa benziyordu. "Gel ama annemlerin yanında saçma sapan şeyler yapma"
Mutlulukla içeri girdi.
"Tatlım kim gelmiş?"
Kapıyı aralayıp konuştum. "Arkadaşım"
Annem ve babam ima edici bakışlar ile gülümsediler.

"Merhaba ben taehyun beomgyu'nun sınıf arkadaşıyım"
"Merhaba canım bizde beomgyu'nun annesi ve babasıyız"
"Biz yukarı çıkıcaz, odama"
"Tamam canım, ders mi çalışıcaksınız"
"Evet"
Oturma odasının kapısını kapatıp üst kata çıktık odama girdiğim gibi kapıyı kapatıp taehyun'a döndüm.
"Neden geldin"
"Ailene yönelimini söyledin mi ?"
"Evet"
"Nasıl karşıladılar ?"
"İyi, sormak için mi gelmiştin?"
"Yoo, yapmasıysan yardım ederim diye geldim aslında ama bana gerek kalmamış"
"Evet, şimdi git"
"Niye gitmemi istiyorsun biraz daha senin sesini duymak istiyordum." Haklıydı, ve ben şuan annemin yapma dediği gibi kaçıyordum.
"İstersen kalabilirsin yani ne yaparız bilmiyorum ama"
"Zaten çok kalamam babamlar eve çağırırlar."

×
×
×

Sabahın ilk saatlerinde aydınlanan hava ile
A

yağa kalkmıştım. Kendimi hiç olmadığım kadar dinç hissetmiştim. Saate bakmak için telefonu açtığımda gördüğüm tarih ile iğrenerek baktım. Perşembe perşembe günlerinden nefret ederdim. Saat'in daha yedi buçuk olduğunu görünce duş almak için lavaboya ilerledim.

Yapmam gereken her şeyi yapmıştım. Okula gitmem gerekiyordu tamamıyla hazırdım ama canım istemiyordu biraz daha geç çıksam sorun olmazdı. Biraz sosyal medyada takıldıktan sonra taehyun ile beraber gideceğimiz aklıma geldiği için hızla üstümü giyindim. Ayakkabılarımı giymek için kapıyı açtığımda Taehyun'u gördüm.
"Günaydın"
"Sanada günaydın beom"
Okula gelene kadar pek konuşmamıştık okul bahçesinden girmeyi başladığımız anda insanlar bize iğneleyici kötü bakışlar atıyorlardı. Ne olduğunu bilmiyordum ama iyi bir şey olmadığı kesindi.
Sınıftan içeri girmemizle birlikte daha kötü oldum. Ben bu duruma alışıktım soobinler ile ilk tanıştığım zamanda böyle olmuştu ama bu sefer taehyun'a da yapıyorlardı ve bunun sebebi kesinlikle bendim. Tam karşımda soobin durunca ne olduğunu anlamaya çalıştım.
"Ailenizin kızmayacağını söylemiştin taehyun bak şimdi temizlik dolabındaki o olay herkes tarafından biliniyor ama umalım ki müdüre tarafından da biliniyor olmasın" Taehyun yumruğunu sıkıyordu bende aynı ama benim aksime taehyun bunu dışarıya ifade etmekte benden iyi gibi görünüyordu. Taehyun'un soobin'e attığı ani yumrukla sadece baktım o kadar sert vurmamıştır diye düşündüm ama soobinin burnu kanıyordu. Kısık sesle taehyun'a seslendim "Taehyun"
Taehyun buralı bile olmamıştı beni bileğimden tutarak sıramıza çekti.

Dersin ortalarındayken kapı çaldı. Taehyun her daim olduğu gibi defterine bir şeyler karalıyordu, bense arka tarafta olan sınıfımıza rağmen dışarıyı izliyordum. Kapıdaki kişi burnunu tutan soobindi konuşmaya başlayınca kendi kendime keşke taehyun bir yumruk daha atsa dedim.
"Müdüre hanım taehyun ile beomgyu'yu çağırıyor."
"Çıkabilirsiniz" ikimizde ayağa kalkıp sınıftan çıktık müdürenin ofisine gelince kapıyı çalıp içeri girdik. Sadece öfke ile bakıyordu kadın korkudan ölüyordum. Sakin bir ses tonu ile konuştu kadın
"Yarın velilerinizi çağırın bu konuyu özellikle onlarla konuşmak istiyorum nasıl bir şekilde çocuk yetiştirdiklerini çok merak ediyorum doğrusu." Bu kadar sakin davranınca bizi bırakacak sanmıştım ama tabiki devam etti.
Bağırıp çağırmalarından hiçbir şey anlamıyordum. Kadının bağırışları bitince Taehyun elimi tutup konuşmaya başladı.
"Peki biz velilerimize haber veririz yarın gelirker. siz yetişkin yetişkine onlarla konuşursunuz biz gidelim mi artık dersten gidiyorda?" Kadın sabır dileyen bakışlar bırakarak bağışlarının boşa gitmiş olduğunu anladı."çıkın" odadan çıkar çıkmaz konuştum
"Gerçektende ders için mi dedin?"
"Tabiki hayır hazır sınıftan çıkmışken biraz dolaşırız diye dedim."
"Ama yarın çağırıp babanlara söyleyecekler endişelenmiyormusun?"
"Tabiki endişeleniyorum ama şu an bilmiyorlar ve şu anı iyi geçirmem gerek. Kantine gidip bir şeyler içelim mi?" Kafamı sallayıp onayladım. Evet yarın kötü şeyler olacaktı ama bugün kötü değildi neden endişelenerek bugünü de mahvedeyimki?

.
.
.
.
.
.

Selam! Uyumadan ilk önce aklıma geldi çok güzel olmadı ama neyse işte. bye❣️

Hard To Love ● TaegyuWhere stories live. Discover now