1 ❝ avcı, av olmuştu

169 17 0
                                    

Kraliçenin balolarına katılmak, Taehyung için işkenceden başka bir şey değildi. Kendini ona sunmaya çalışan kızları hoşgörü ile karşılıyormuş gibi davranmak, kraliçenin işaret ettiği kızların dans kartına zoraki gülümsemesi ile adını yazmak, kendilerine zengin aile kızı arayan erkeklerin attığı kıskanç bakışlar... Koca bir işkenceden ibaretti.

Diğer yandan, Taehyung Kraliyet Ailesi'nin desteğini ve sevgisini kaybetmemek adına bu işkenceye katlanmak zorunda olduğunun farkındaydı. Diğer türlü sosyetenin eline kalırdı ve ah... Bu intihar demekti.

Kraliçe'nin birkaç adım ilerisinde, ayakta içkisini yudumlarken omzuna dokunan el ile bakışlarını dans eden bedenlerden çekti Taehyung. Gelen en yakın arkadaşı Jimin'di ve yüzündeki tehlikeli gülümseme, iki gün önceki hareketli gecesinden haberdar olduğunu haykırıyordu.

"Nasılsınız, majesteleri?"

Jimin'in dişleri arasından sorduğu soruya karşılık Taehyung elindeki kadehten büyük bir yudum aldı ve gülümsemesini bozmadı, ona kısa boyunu hatırlatmak istercesine üstten baktı. "Çok iyiyim, Jimin-shi. Siz nasılsınız? Kuzeninizi getirdiniz mi?"

Taehyung'un tahmin ettiği gibi Jimin, onun bu hareketine karşılık daha çok sinirlenirken dişlerini birbirine bastırarak gıcırdatmış ve Taehyung'a doğru yaklaşmıştı. "O'nu gece boyunca sik diye seninle tanıştırmadım, Taehyung."

Taehyung, onun fısıldaması üzerine pis bir şekilde sırıttı. "Seni biraz da olsa teselli edecekse, gece boyunca sikilen tek taraf o değildi. Uzun zamandır beni altına alabilen biri olmamıştı ve kuzenin gerçekten aklımı başımdan aldı."

Jimin, utanmazca küçük kuzenine iltifat eden Taehyung'a kötü bir bakış atıp onunla tartışmak için dudaklarını araladı fakat yanlarına yaklaşan iki leydi yüzünden araladığı dudaklarını birbirine bastırmak zorunda kalmıştı.

Leydi Suyeon, kraliçenin yakın bir arkadaşıydı, yanındaki genç leydinin kolundan tuttu ve Taehyung'un önünde hafifçe eğildi. "Majesteleri," diye selamladı Taehyung'u. Ardından ise Jimin'e dönüp "Jimin lordum," diye onu da küçük bir baş hareketi ile selamladı.

Taehyung ve Jimin, hafifçe başlarını eğerek kadını selamladılar. Ardından ise ikisi de merakla orta yaşlarını geçmiş olan kadının yanındaki genç leydiye gözlerini diktiler.

Leydi Suyeon, genç leydinin tuttuğu kolunu okşadı ve "Çok değer verdiğim bu hanımefendiyi, siz lordlarımla tanıştırmak istedim," dedi. "Vikontes Jisoo, ablamın en küçük kızı. Eşiyle beraber bir hafta önce taşradan şehre taşındılar."

Taehyung, Vikontes Jisoo'nun üzerinde gezdirdi gözlerini öylesine. Küçük güzel yüzü ve narinliğiyle çok kolay lordların aklını alabilirdi fakat ne yazık ki evliydi. Eh, Taehyung için bir önem arz etmiyordu ve onu da koleksiyonuna eklemekten büyük zevk duyardı fakat Leydi Suyeon'un gözüne batmamak için diğer genç kadını dikkatlice incelememeye çalıştı.

Jisoo, eteğini tutarak lordlara kusursuz bir reverans yaptı ve "Tanıştığıma memnun oldum, lordlarım," diye konuştu. "Şehir hayatına hep özenmişimdir ve partilere büyük ilgi duyuyorum. Leydi teyzem bana majestelerinin partileriniz ile oldukça ünlü olduğunuzdan bahsetti. Bu şehirde partiler sizden sorulurmuş."

Taehyung'un yüzünde muzip bir sırıtış belirirken Leydi Suyeon'un uyarıcı bakışlarına ihtiyatla karşılık verdi ve oldukça heyecanlı bir halde kendine bakan leydinin elini nazikçe kavradı. Dudaklarına götürüp küçük bir öpücük kondurduktan sonra ise "Ben de tanıştığıma oldukça memnun oldum, leydim." diye cevap verdi. Genç kadının elini bıraktıktan sonra ise ekledi: "Partilerin bizden sorulduğu doğru fakat bunların evli bir kadına hitap edeceğini pek sanmıyorum."

beni öptüğün gece | taejinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin