2.

121 16 13
                                    

•°•

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

•°•

Bazen hayatta kalmak için o kadar çalışıp didinirsiniz ki, diğerlerinin koşuşturmasını içi boş bir kabuk gibi görürsünüz.

Hogwarts'ta olmak demek görevin başladığını söyleyen çanları Draco'nun kafasında çaldırıyordu resmen.

O birini öldüremezdi ki! Korkardı o, ne var ki ölmesi için verilmişti bu görev.

Ruhunun sayıkladıkları korkutuyordu Draco'yu. "Birini öldürmektense öl Draco." diyordu sesler. "Ölürsen sonsuz ve mutlu bir uykuya dalacaksın."

Draco ölmek isteyebilirdi, ama geride bırakamayacağı bir annesi vardı. Kendisi de başarısız olursa geriye sadece annesi kalırdı. Muhtemelen Ölüm Yiyenlerin oyuncağı olurdu. Draco'nun en korktuğu da buydu, annesine bir şey olacağı korkusu...

Draco Hogwarts'a adımını attığı andan beri üzerinde büyük bir yük vardı. Attığı her adımda geriliyor, en küçük olayda çığlığı basacak gibi hissediyordu. Fakat o bir Slytherin'di, zaafını gösterseydi yılanların arasında yaşayamazdı. Duygularını yaz boyu yaptığı gibi görmezden gelerek Büyük Salondaki yerini aldı. Seçme töreninden sonra ağzına tek lokma atmadan Slytherin yatakhanelerine yola çıktı. Okul başlamadan önce Sınıf başkanlığını bıraktığını belirten bir mektup bırakmıştı. İlgilenmesi gereken hiçbir şey olmayacaktı.

Zaten ölmesine şunun şurasında ne kadar kalmıştı ki?

Merdivenleri yavaşça inerken bir ses duydu. "Malfoy!"

Kim olduğunu görmek için arkasına baktığında Potter'ı gördü. Kaşlarını çatarak ona baktı. "Ne oldu Potter? Beni çok mu özledin yoksa?" Onunla uğraşacak enerjisi yoktu. Alaycı davranırsa gidecektir diye düşündü Draco.

"Evet dememi mi bekliyorsun Malfoy? Sadece merak ediyorum, neden başkanlığı bıraktın?" Geçtikleri yıl boyunca bina başkanı olmaktan memnun olan çocuğu hatırladı.

Draco nefesini vererek, "Çocuk oyunlarıyla uğraşacak enerjim kalmadı Potter. Sende bunun tadını çıkar derim." diye mırıldandı ve merdivenleri inmeye devam etti.

Gerisinde bıraktığı Potter çocuğu ise garip hissediyordu, Malfoy'a bir yazda ne olmuş olabilirdi ki? Alay edecek enerjisi bile yoktu. Gözlerinin feri sönmüştü resmen.

Bunun peşine düşmeyi unutmamayı umarak Büyük Salona geri döndü.

Everything You Said(Sad) - DrarryWhere stories live. Discover now