🚖34.Bölüm💮

11.4K 1K 357
                                    

                 

            
           
     
*34.Bölüm*
''Ben o zaman ölürüm...''

____________________________________________________________________________________________________________________________________________________________________________

-Ne demek gitmem Semih ? Sen kahrımdan mı öldüreceksin beni çocuğum ?'

Faik ustanın evinin üst katında çınlıyordu Nuray Hanım'ın öfke dolu sesi. Tüm ayarlamaları yapmış, kendilerine uyacak hem güzel , hem hamarat hemde hanım hanımcık bir kız bulmuştu. Lakin delişmen oğlu kızla çay içmeye gitmeyeceğini söylüyordu ! Kime çekmişti bu çocuk ? Ne demekti anneye gitmeyeceğim diye diretmek ? Hayır bunu istiyorum diye kolundan tutup birini getirmiş olsa ne alâ! Fakat o da yoktu ! Birkaç sene daha evlilik düşünmediğini söyleyerek çıkmıştı işin içinden. Yok yok ! Bu da Kadir gibi otuzunu beklemeye kararlıydı! Neyse ki son anda Nilüfer ile allem etmiş kallem etmiş Kadir'in başını bağlamışlardı. Ama Semih onu epey uğraştıracak gibi görünüyordu. Genç adam oturduğu koltuğa iyice yayılmıştı.

-Hiç kahırlara, sütümü helal etmemlere girme Nuray Sultan ! Gitmem diyorum. Hiç girmeyin öyle işlere. Evlenmeyi düşünmüyorum ben !'

Nuray Hanım oğlunun dediğiyle elini alnına koyarak çöküvermişti koltuğun ucuna. And içmişti bu oğlan anasının yüreğine indirmeye! Hayır tüm hazırlıklar yapılmış, kızcağız haftasonu Semih ile buluşturullacağından haberdar edilip heveslendirilmişti. Şimdi nasıl diyecekti caydık diye? Evvela araya dünür başı olarak giren amca gelini Münevver darılacaktı . O da ne denli alıngandı ya! Artık sittin sene unutmaz ah Nuray abla , of Nuray abla diye söylenir dururdu her denk gelişte ! Aman yok ! Herşeyi göze alır , o tavırları çekmeyi göze alamazdı. İki gözünden sular seller gibi yaşlar akarken atıvermişti kendini koltuğun yastığına doğru.

-Öldürecek bu çocuk beni ! Türkaan ! Türkan kolonya getir annem yığılıvereceğim şimdik buraya ! Ah kızın da adı çıkacak oğlan görüşmeye bile gelmemiş denince ! Kime yanayım ben Türkaaan !'

Çakır gözler koltukta fenalıklar geçiren annesine kaçamak bakışlar atıyordu. Nuray Sultan'ın vardı böyle gereksiz çıkışları. Lakin bu defa fazla ciddi duruyordu. Oğlunu evlendirmek isterken verem olan ilk kadın olmasaydı bari ! Oturduğu yerden doğrulup çatık kaşlarıyla baktı annesinin yüzüne. Yok ulan ! Bu kadın hakikaten fenalık geçiriyordu ! Yerinden fırlayıp yamacına ilişmiş, elinden yavaşça kavramıştı.

-Anne bak yapma böyle. Zorla değil ya! İstemiyorum diyorum. Değer mi kendini bu kadar üzmeye ?'

Elini hışımla oğlunun elinden çeken Nuray Hanım'dan söz değil inleyişli hıçkırıklar yükseliyordu. Semih'in ise içi huzursuzluk dolmuştu. Şimdi kabul etse hem kıza ümit vermiş olacaktı, hemde Ahsen'in kulağına giderse ortalık fena karışacaktı. Ama gitmezse de kızın adı çıkacak diyordu. Burnundan derin bir nefes çekip sıkıntıyla üfledi. Kaş yapayım derken göz çıkarmasaydı bari ! Ayağa kalkıp etrafına bakınırken vitrinde duran kolonyayı görmüş, ardından kapıya doğru dönüp alt kattaki Türkan'a seslenmişti.

-Yenge kolonya buradaymış. Sen su getiriver !'

Aceleyle kristal kolonya şişesinin sarı renkli kapağını açıp keskin kokuyu annesinin bileklerine dökmeye başladı. İçi içini yiyordu. Her çay içmeye giden evlenecek değildi ya ! Annesine gittim der, çay bahçesine gidip masaya dahi oturmadan kıza bacım ben zorla gönderildim, evlenmeyi düşünmüyorum, ama adın çıkmasın sen beni beğenmemiş ol da sorunsuz atlatmış olalım bu çayı diyip çıkar giderdi. Evet evet, annesi ona başka çare bırakmamıştı. Hayır Ahsen okula devam etme kararı aldığı için bir söz takalım da diyemiyordu ki ! Nitekim Nuray Sultan'dı bu ! Ahsen'i beğenmeyeceği tutar, annesiz, çeyizsiz kız diyesi olur, sözle bekletmez yaza düğün kuralım diye tuttururdu ! Gerçi hemen düğün yapmak onun işine gelirdi. Lakin sevdiği kız okumaya heves etmişken nasıl okuma evlenelim diyebilirdi ? Zaten günlerdir düğün gecesi onu sıkıştıran şerefsizi araştırmaktan Ahsen'i görememişti. Şu ırz düşmanı kimdir, necidir öğrensin o hesap da elbet görülecekti Türkan elindeki su bardağı ile koşarak odaya girerken elindeki kolonya şişesi ile çekilmişti kenara. Ve içinden Ahsen'in duymaması için dua ederken birbirine bastırdığı dişleri arasından öfkeyle tıslamıştı.

Karagümrük Yanıyor (Tamamlandı)Where stories live. Discover now