Tamı tamına 1 haftadır işe gelip gidiyordum. Alaz arada soğuk davraniyodu anlamıyordum ama yinede ilk güne nazaran daha iyi davranıyordu artık bana. Günler nerdeyse hep birbirinin aynısı geçiyordu.
Tabi bu 1 hafta boyunca Alaz'la anonimden konuşmayı ihmal etmemiştim. Alaz artık anonimden ona yazmamı sorun etmiyordu arada sırada adımı öğrenmeye çalışıyordu ama fazla ısrar etmiyodu. Bence artık alisti ona anonimden yazmama.
Şimdi ise yine şirketteydim yıl başı partisi düzenleniyordu yarın için. Tüm çalışanlar olacaktı bu partide. Parti olacağı için şirketteki çalışanlar koşuşturup duruyordu. Iş için olsa hepsi ölü gibi ortalikta dolasirlardi ama konu parti olunca hepsi havalara uça uça görevlerini yapıyorlardı.
Bende mutfakta her sabah yaptığım gibi Alaz'a çay demliyodum kendi ellerimle çünkü paşam sallama çay sevmiyo.
Çay demlenene kadar bende mutfaktaki aynanın önüne doğru ilerleyip kendimi baştan aşşaģı bi süzdüm. Şirkettekileri gozlemledigimde herkes işe değilde başka bir yere gidiyomuş giyiniyordu. Bende bugün onlar gibi bir konbin yapmıştım. Dekoltem V şeklindeydi ve fazlasıyla ama fazlasıyla derindi. Siyah bir üst giymiştim altıma ise de siyah beyaz kareli yirtmaci olan mini etek giymiştim. Boynumda ise 2 tane kolye vardı.
¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.
Çay demlenince bardağa çayı doldurup elimdeki tepsiyle Alaz'ın ofisine doğru ilerledim. Hep yaptigim gibi kapısına üç defa vurdum ve içeriden 'Gel' komutu gelince içeriye girdim. Kapıyı kapatıp Alaz'a döndüm. "Günaydın Alaz Bey" dedim gereginden fazla gülumseyerek. Neden çok gulumsedigimi bende bilmiyorum yalniz buda bir gerçek. Alaz oturduğu deri sandalyede kafasını geriye doğru atmıştı sesimi duymasıyla doğrulup" Günaydın Izel" dedi yorgun sesiyle. "Nasılsınız Alaz Bey yorgun gibisiniz" dedim meraklı bir ifadeyle" iyi miyim bilmiyorum ama evet yorgunum" dedi. Kafasını tekrar geriye doğru sandalyeisne yasladı.Masasına doğru ilerleyip çayını önüne koydum.
Ardindan hiçbir şey söylemeden masanın etrafından dolaşıp Alaz'ın sandalyesinin arkasına geçtim. Parmaklarımla şakaklarına masaj yapmaya başladım. Şakaklarina dokunumca gözlerini birden açtığında urkulsemde Alaz'a gülümseyip şakaklarını ovmaya devam ettim. Alaz'ın gözleri tekrardan yavaşça kapanırken masaj yapmaya devam ediyodum.
Şakaklarını ovmayı bıraktım ama parmaklarim hala şakaklarının üzerindeydi. Parmaklarımi hiç kaldırmadan şakaklarindan yanaklarına yanaklarından boynuna boynundan a ensesina kadar parmaklarımı gezdirdim ve bu seferde omuzlarını ovmak için harekete geçtim. Alaz'ın gozleri kapalıydı ama uyumuyordu çünkü kirpikleri sürekli hareket edip uyumadivini bana gösteriyordu.
