0.2

13K 547 77
                                    

Eveet! 2. Bölüm ile karşınızdayım. Yazım yanlışlarım varsa kusura bakmayın.

Elimden geldiği kadarıyla bölümleri tekrar okuyup düzeltmeye çalışıyorum.

İyi okumalar!

________________________________________

Her zaman ki gibi gelen askerler ile uğraşıyordum. Bazıları gerçekten yaraları için gelse de bazıları ise pişkinlik yapmak için geliyordu. Bu beni rahatsız etse de yapabileceğim bir şey yoktu. Sanırım yeni geldiğim içindi bunlar. 

Doktor Hanım kalbime bir bakar mısınız? Gözleriniz kalp ritmimi hızlandırıyor.

Her gün bu iltifatlara maruz kalıyordum. Sanırım artık alışmıştım ya da ben öyle düşünüyordum. Bir haftadır askeriyede çalışıyordum. Sanırım o kadar da kötü değildi. İltifatlar dışında!

Önlüğümden telefonumu çıkarttım ve saate baktım. Saat epey geç olmuştu. Önlüğümü çıkarttım ve askıya astım. Revirden hızlıca çıktım.

Telefonumu çıkartarak askeriyenin çıkışına doğru ilerledim. Derin bir nefes aldım. O komutan ile bir haftadır görüşmüyordum. Daha doğrusu görmüyordum. Büyük ihtimalle bir görevdeydi. Açıkçası işime gelirdi. Şu aralar çok iyi hissediyordum. Telefonum çalmaya başlayınca telefonumu çıkarttım ve arayan kişiye baktım. Bilinmeyen numaraydı.

"Alo?"

"Asena canım Yeliz ben, askeriyedeki. Numaramı kaydet demiştin de. Bir arayayım dedim yanlış olmasın diye."

"İyi yapmışsın Yeliz Abla. Cansu'nun numarasını da atabilir misin bana?"

"Atarım canım. Sen onu ara da söyle ona"

"Tamam abla. Kaydettim ben seni"

"Hadi canım görüşürüz. İyi akşamlar"

"İyi akşamlar." dedim ve telefonumu kapattım. Yeliz abla benden 6 yaş büyüktü. Askeriye de eşi ile beraber duruyordu. O da benim gibi askeri hekimdi. Yeliz ablanın telefon numarasını da kaydettikten sonra yürümeye devam ettim.

Lojmana geldiğimde içeriye girdim ve merdivenlerden çıktım. Çıktığımda gördüğüm kişi ile beynim hafif bir duraksama yaşadı.

Yemin ederim bir daha ağzımdan güzel bir kelime çıkartırsam ne olayım ya!

Karşımdaki adama bakmadan hızlı bir şekilde kapıma doğru ilerledim. Bakışlarının bende olduğundan emindim. O yüzden hafif gerildim. Anahtarımı çıkartırken arkamda bir ses duydum.

"İyi akşamlar"

Duyduğum ses ile daha da gerildim. Kapıyı açmaya zorlarken elim ayağım birbirine dolaştı.

"İyi akşamlar"

Kısa ve net cevap verirken kapıyı sonunda açabildim. Ayakkabılarımı hızlıca çıkarttım ve içeriye girdim .Kapıya yaslanarak derin bir nefes alıp verdim. Bu kadar aksiyon benim için yeter de artardı. 

"Bu adamı görünce geriliyorum ben ya!"

Kafamı kapıdan çektim ve odama doğru yürümeye başladım.

Bir yıldır doktorum, hiç bir hastamda bu kadar gerilmemiştim!

Odama girince dolabımdan kıyafetlerimi çıkarttım ve üzerimi değiştirdim. Mutfağa doğru ilerledim. Buzdolabını açtım fakat 1 haftadır doğru düzgün bir şey almadığım için yine aç kalmıştım.

Harika! Allah'ım yiyecek kıtlığı yaşıyorum.

Hızlıca telefonumu ve cüzdanımı alıp evden çıktım. Başım çok ağrıyordu. Keşke bir ağrı kesici atıp evden çıksaydım. Oflarken yürümeye devam ettim. Markete girdiğimde ihtiyaçlarımı almaya başladım. Bir haftadır hiçbir şey almıyor muyum ben bu eve? Liste benden uzun!

FISILTI |Ara Verildi...|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin