12. Bölüm

38 14 46
                                    

Tuğrul ile yemek yedikten sonra, sofrayı toplayıp çayı demlenmeye bıraktım. Laçin arkamdan geldiğinde kafamı çevirip, neye baktığına bakındım. Tuğrul'un getirdiklerini ve bizim yaptığımız tatlıyı servis etmekle meşguldü. Gülümsedim. Sunumdan anlıyordu. Bende çayları hallettikten sonra kucağında Kızıl ile oturmuş Tuğrul'un yanına geldik. Oturup sohbet etmeye başladıktan dakikalar sonra Laçin bizi yalnız bırakıp odasına çekildi.

Konuşmaya ilk giren Tuğrul olmuştu.

-Kararımı verdim. Elçin için ne gerekiyorsa yapacağım. Yeterince geç kaldım.

-Nihayet. O zaman bir sorun..

Sözümü tamamlamama müsaade etmeden: "kalmadı." dedi.

Gülümsedim. Bazen seven kişiye bir şey demenize gerek kalmadan o yapması gerekenleri görür, uygulardı. Ve işte Tuğrul her şeyi kendi görebilen biriydi.

Saat gece yarısına vardığında Tuğrul gitmiş, Laçin uyumuş ben salonda kucağımda uyuyan Kızıl'ı izliyordum. Yankı ile konuşmayalı saatler oluyordu. Özlemiştim onu. Sonra birden aklıma Laçin ile süslediğimiz şirin balkonumuz geldi. Hava serindi belki ama içimi sıcacık eden o mekana ihtiyacım vardı sanki. Kızıl'ı uyuduğu pufa koyduktan sonra, odama girip günlüğümü elime aldım. Hayatım boyunca tüm sesim o olmuştu. Kalemim ve günlüğüm benim şifam, ruhumun dinginliği olmuştu daima.

    Balkona geçip oturduktan sonra kalemin kapağını açıp, günlüğü dizlerimin üzerine bıraktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Balkona geçip oturduktan sonra kalemin kapağını açıp, günlüğü dizlerimin üzerine bıraktım. Kelimeler elimde olmadan akmaya başlamıştı.

Tarih Yok Yalnızca Kalbim;

Kim olduğumu unutuyorum derken geldi bana, hatırladım ben kim olduğumu. Tuğrul da artık aşkının peşinden koşacak, sevdiğine kavuşacak günlük. Ben mi? Ben çoktan onun olmuş, yoluna serilmişim. Çok isterim tam şuradan çıksın bakınsın bana. Koşup sarılayım ona. Ama şu an uzakta. Gelecek ya, oydu önemli olan. Daha da gidemezdi benden. Ona haramdı, bana da. Ben zehir içtiysem, panzehirim de ondaydı. Benim aşkımın, tek anlamı oydu. Tek derdim oydu, ondaydı. Uğruna ölebilecek misin? deseler. Soruyu sormalarına fırsat vermeden ölürüm. Öyle ya o da öyle derdi eminim. Böyleydi bizim sevdamız. Her şeyi göğüsleyecektik biz. Her şeyi...


Yazdıklarım, düşüncelerime merhem olmuş. Bana iyi gelmişti. Onu her düşündüğümde yazdığım cümleler, zihnime dinginlik veriyordu. Saate baktığımda 01.23'ü gösteriyordu. Oyalanmıştım iyice. Ayağa kalktığımda yüzümü bir esinti aldı, götürdü. Huzurla gülümsedim. Odama girip uyumaya hazırlandım. Gün olması gerektiği gibi huzurla sona ermişti.


Yazar'dan:

Geldiği andan beri aklında tek bir kişi vardı. Ses...

Çıkmıyordu aklından sevdiği kadın. Hoş çıkmamıştı, çıkmasını istememişti hiç. Ama bu sefer derdi farklıydı. Zeynep Hanım. Ona anne demeye bile utanıyordu. Ses ile tatili onun yüzünden son bulmuştu. Onun yüzünden şu an sevdiği kadının yanı başında değil, bu dört duvar arasındaydı. Tehditleri bitmiyordu. Ses ile alıp veremediği şeyin babası olması ise saçmalıktı. Tanıdığı Zeynep çocuğu için ölecek bir kadındı. Ama şimdi karşısında yalnızca öz kızının ölmesini isteyen bir cani vardı. Korumalar, kameralar, Ses'ten uzak durması neredeyse koca bir hiçti. O pislik kadın her yere sızmış, her şeyi yapabilecek güce sahip olmuştu ve bu ona tek bir şey hissettiriyordu. Korku. Ses'i kaybetmenin korkusunu..

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 07 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MütenahiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin