SÖZ

47 13 9
                                    

ALEDA'NIN ANLATIMIYLA

Yamaç,büyük ihtimalle salondan çıktıktan sonra odasına girmişti.Ben ise hâlâ onun ismini öğrenmenin mutluluğunu yaşıyordum.İsmide kendisi kadar karizmatikti.Yamaç Üstünoğlu...

Kendi kendime sırıtırken artık kendime gelmem gerekiyordu.Salonda boş boş sırıtmaktansa odama gidip orada sırıtmaya devam etmek daha mantıklıydı.

"Düştüğüm şu hâle bak!"

Gülerek konuşmamla Yamaç'ın beni duymamış olması için dua ettim.Deli olduğumu düşünecekti!

Salondan yavaş adımlarla çıktım ve kendimi geniş bir koridorda buldum.Sol tarafta dış kapı vardı.Birkaç adım sonra sağa döndüğümde mutfaktaydım.Güzel ve yine koyu renklerin hâkim olduğu bir mutfaktı.Mutfaktan çıktım ve biraz daha ilerledikten sonra karşılıklı iki oda gördüm.Sanırım birisi Yamaç'ın odasıydı.Biriside benim kalıcağım odaydı.Hangisinin benim olabileceğini kısa bir an düşündüm.

Nedensizce Yamaç'ın sol taraftaki odada olduğunu düşündüm ve sağ taraftaki odaya doğru ilerledim.Kapıyı açıp içeri girdiğimde karşıma sadece siyah rengin hâkim olduğu bir oda çıktı.Anlaşılan siyah rengi çok seviyordu.Simsiyah gözleri gibiydi bu oda.Tamamen Yamaç'ı yansıtıyordu.Yamaç'ın gözlerini aklımdan çıkarmaya çalıştım ve yatağa doğru ilerledim.Oda tamamen amber kokusuyla doluydu.En sevdiğim kokuyu solumanın rahatlığıyla kendimi gevşemiş hissettim.

Yatağa girmeden önce üstümdeki elbiseyi çıkarmam gerekiyordu.Bu elbiseyle yatacak halim yoktu.Odadaki dolaba doğru ilerledim ve açtığımda karşıma erkek pantolanları,t-shirtleri,pijamaları ve gömlekleri çıktı.Üst rafta erkek iç çamaşırıları vardı.En alt rafta ise erkek ayakkabıları vardı.Burası Yamaç'ın odası mıydı?Dolap erkek giysileriyle dolu olduğuna göre onun odasıydı.

Burada Yamaç olmadığı için sıkıntı etmedim.Belki burayı ikinci bir oda olarak kullanıyordu.Derin bir nefes aldım ve dolaptan siyah bir t-shirt çıkardım.Altıma bir şey giymeme gerek yoktu.Yatağa doğru ilerledim ve yatağın üstüne siyah t-shirt'ü bıraktım.Elbisemin fermuarını açmaya çalıştım fakat fermuar bir türlü açılmıyordu.Lanet fermuar!

Biraz daha çekiştirmeye çalıştım fakat hiçbir işe yaramadı.Fermuarı zorlamaya devam ederken elime değen elle irkildim.Birden fermuarın açılma sesi geldi.Fermuarım kalçamın hafif üstünde bitiyordu.Yavaş yavaş fermuar aşağıya doğru inerken ben tepki vermiyordum.En sonunda fermuar komple açıldığında hemen önümü döndüm.Karşımda dudakları yukarı doğru kıvrılmış bir şekilde bana bakan Yamaç'ı gördüm.Üstünde hiçbir şey yoktu!Sadece altını kapatan bir havlu vardı ve benimde sırtım komple açıktı.

"Yamaç,sen ne ara buraya girdin?"

Onu burada görmeyi kesinlikle beklemiyordum.Kapı sesinide duymamıştım.

"Bu soruyu benim sana sormam lazım Aleda."

Burası onun odasıydı.Ben yanlış odaya girmiştim.Arka taraftaki banyonun kapısının açık olduğunu fark etmemle anlamıştım.Demekki ben odaya girdiğimde o banyodaydı.Dolaptaki erkek kıyafetlerinden anlamam gerekiyordu fakat ben buranın ikinci odası olduğunu düşünmüştüm!

Yamaç,karşımda sadece altını kapatan bir havluyla duruyorken şartları eşitlememiz gerekiyordu.Gözlerinin içine bakarak sırıttım ve elbisemi omuzlarımdan düşürürek Yamaç'ın karşısında soyundum.Mavi elbisemi tamamen çıkardığımda bu hareketime şaşırdığı her halinden belliydi.Artık üzerimde sadece iç çamaşırlarım vardı.

Gözleri irileşirken yutkundu.Gözleri baştan sona beni izlerken birkaç kere gözlerini hızlıca kırpıştırdı.Hiç utanmadan gözlerinin içine bakmaya devam ettim.Ardından elime siyah t-shirt'ü aldım ve yavaş bir hareketlerle üzerime geçirdim.

BEDELLİ AŞKWhere stories live. Discover now