4. Bölüm. Kapitalizm

68 13 51
                                    

Öncelikle kendi hikayemi bile okurken bana zorla reklam izletmeye çalışan ve eğer reklamları geçmek istiyorsam zorla, haraç keser gibi benden para isteyen bu düzen üzerine bir kaç kelam etmek isterim.

Çok komik bir olgu doğrusu. Hele bunun yüz yıllarca sürmesi ve insanların hala daha hiçbir şeyin farkında olmaması da gayet komik. Bir de komplo teoristyenlerine deli dersiniz. Düşünsene sana haklar sağlamak için kurum ve kuruluşlar inşa ediliyor. Cemiyetler bir araya geliyor ve sana yaşama hakkı veriliyor. Teşekkürler Tanrım. Sonra da -bu hakkı elde etmen için- belli miktar para ödemek için seni zorluyorlar. Bence harika bir ironiye ve espri anlayışına sahipler.
Normalde buraya yazacaktım tüm bunların arkasındaki insanları ama korktum. Siz anladınız.

Neyse ben de bu düzenin kölesi olduğumdan işimi bitirdiğimde hazırlanıp çıkmak için toparlanmaya başladım. Bir çok kitabın yeniden editini yaparken fark ettim ki ülkedeki yazarlar, ben de dahil. Yazarlık, kendi dillerini dahi bilmiyor ama gel görün ki benim yazdıklarımı da okuyorsunuz. Buraya gülme emojisi koyardım ama bunu yapmam doğru değilmiş. Editorum öyle söyledi. Küçüktür işareti ve üç koymam da edebi değilmiş. O yüzden kalp de yok.

Üzgün surat

GİDEREK RENKLERIMIZI SONDURUYORLAR.
DUSUNCELERIMIZI ELE GECIRIYORLAR.
UYANIN. UYANIN.
KONTROL EDILIYORUZ.
DUZENIN FARKINA VARIN.
BILIYORUM GERCEKLERI KABUL ETMEK ZOR VE KORKUTUCU.
AMA SAVASMAMIZ GEREK.
GOZLERINIZ KOR KULAKLARINIZ SAGIR OLSUN KI ASIL GERCEGI GORUN
UYANIN

Ilaclarimi içmeye gittim ve ne oldu hatırlamıyorum. Artık daha iyi hissediyorum. Depresyon ilaclarim beni mutlu ediyor. -Kalp işareti-

Son zamanlarda çok fazla halisunasyon gördüğüm ile alakalı ailemin, gerçek ailem mi bilmiyorum çok fazla endişesi var. Şimdilik guncelerim bu kadar. Hayatımda bunlar oldu sizinle konuşmayalı.

Bir de bu aralar acaba öldürsem mi kendimi diye düşünüyorum. Şaka şaka. Lütfen beni hastaneye yatırmayın.
Fakir söyleyince hastaneye kapatırlar. Fransız söyleyince absurdizm olur. Müge abla...

Bunu yazdıktan sonra tekrar bir kontrol ettim, doğru yazmışım kelimeyi. Her zaman olduğu gibi klavyem Türkçe klavyem olmasına rağmen İngilizce klavye gibi yazıyor kelimeleri. Artık umursamıyorum. Değiştim ve geliştim. Eskisi kadar sinirli de değilim.

Bugun gerçekten hayatım ile alakalı konuşmak istemiyorum. Yani hikayede ki hayatım. Patronum falan. Böyle konuları konuşmak ve anlatmak istemiyorum. Çok boş ve saçma değil mi ? Mesela çok zor geliyor bana birine güvenmek. Geçenlerde okuduğum bir kitap var. Var yani, kitap okuduğumu belli etmek istedim.
Örnek falan veremem. Ne söyleyeceğimi unuttum. Ne diyordum. Heh. Ben korkuyorum birini sevmekten. Karşılık görememek, ya da kendimi fazla kaptırmaktan korkuyorum sanırım.
Neyse çantamı toparlayalım. Bilgisayarımı koydum. Gece okurum diye bir kaç makaleyi de alayım. Uykum kaçarsa düzenlerim.

Ne diyordum. Evet kapitalizm. Boş iş. Gerek yok bence. Şimdi diyeceksiniz tüm bu düzen bizleri korumak ve belli bir düzen ve asayiste tutmak. Sorun da bu. Farkında mısınız bilmiyorum ama bizler çiftlik hayvanı değiliz. Maymundan geliyoruz sonuçta. Bir de free will*' e sahibiz. O da meçhul ya doğrusu.

*özgür irade.

Ben kitaplarda yazan her şeyin. Her kitabın. Bizi bu dünyaya daha fazla bağlaması için yazılmış olduklarını düşünüyorum. Tüm bu düzenin yalnızca zenginler, daha fazla sömürürken, sömürülen tarafin sessiz kalması için oluşturulduğuna inanıyorum.

Hasta yatağında yatarken sıkılmayalim diye de bizler için filmler, müzikler Ve kitaplar da veriyorlar. Teşekkürler efendilerimiz. Şimdi sizlere daha çok tapip, benliklerimzii daha fazla kaybedebilir ve bu kısır döngünün oluşturduğu girdapta balçiğa batarcasina içine daha fazla cekilebiliriz. Kalp emojisi

Patronum Bir ZorbaWhere stories live. Discover now