Özel bölüm

18.1K 1.4K 1.1K
                                    

500k'ya özel özel bölüm yayınlamasaydım ayıp olurdu.

🤎🤎🤎

Balkonda oturmuş bu güzel havada manzaranın keyfini çıkarıyordum. Kendimi oldukça huzurlu ve mutlu hissediyordum.

Evliliğimizden tam bir yıl dört ay geçmişti. Ve bu süre boyunca hiç kötü bir olay yaşamamıştım. Düşmanlarımız artık bizimle uğraşmayı kesmişti.

İnana biliyor musunuz Linard ve Linus'un arası düzelmişti. Hatta en son bir birlerini duvardan duvara savuran Linard ve Andy şu an o kadar iyi anlaşıyorlardı ki inanamazsınız.

Annesiyle arası hâlâ kötüydü ancak kadın bizimle uğraşmayı kesmişti. Aynı zamanda Ellie de artık uğraşmıyordu. Çünkü uğraşacak yeni birilerini bulmuştu. Diana ve Cenk.

Alya Oğuz beyle nişanlanmış ve iki üç hafta önce de evlenmiştiler. Defne ise hâlâ saptı. Enes'e âşık olduğunu kendisi de biliyordu ama bunu kabullenmiyordu. Nedenini ben de bilmiyorum.

Yani kısaca söylemek gerekirse yaklaşık bu bir buçuk yılda sadece iyi şeyler olmuştu. Yaşadığımız onca zorluklar artık sadece bir anı olarak kalmıştı. İmparatoriçe olarak hayatım mükemmeldi.

Ha bu arada söylemeyi unuttum. Yakında ailemize yeni bir üye katılacaktı. Bir kızımız olacaktı.

Yarı eyedes bir çocuğa hamile olmak çok daha zordu. Ancak her ne olursa olsun bu duygu tarif edilemeyecek kadar güzeldi.

İnsanların aksine eyedes bebekler 7. ayda doğar ve benim küçük kızım şu an 4 aylık.

Arkamdan sarılan kollarla gülümseyerek Linus'a döndüm. Klasik imparatorluk meselesi için başka ülkeye gitmişti ve üç günün ardından bu gün sonunda geri dönmüştü. Onu gerçekten çok özlemiştim.

"Kraliçem ve küçük prensesim nasılmış bakalım?"diye sordu eliyle karnımı okşayarak. Ona trip atar gibi yüzümü çevirdi. Sahte bir şekilde üzülüyormuş gibi yaptı.

"Önemli olmasaydı gitmezdim. Hadi ama..." Neden trip attığımı bildiği için direk açıklama yaptı. Ama zaten önemli olduğunu biliyordum. Sadece canım trip atmak istiyordu.

"Öpsem barışır mıyız?"dedi yüzüme yaklaşarak. Elimi yüzüne tuttum ve kafasını diğer tarafa çevirdim. Tabii fırsatı kullanarak avuç içimi öpmeyi ihmal etmedi.

"Kızım sana küstü. Biliyorsun ki, senin masalların olmadan uyuyamıyor"dedim alıngan bir tavırla. Evet Linus her akşam daha doğmamış kızıma masal okuyordu.

"Küsmez o babasına. Hem başka ülkede olmam kızıma masal okuyamayacağım anlamına gelmez" Şaşkınlıkla yüzümü ona çevirdim.

"Nasıl?"diye sordum. Gülümseyerek omuz silkti.

"Yapabileceklerim senin gördüklerinle sınırlı değil karıcığım" Onu tanıdığımdan beri yıllar geçmişti ama her seferinde ona olan hayranlığım daha da artıyordu. Sadece nefes alışıyla bile beni ne kadar etkilediğinin farkında değildi.

"Her neyse. Sefer nasıl geçti?" Omuz silki.

"Sıkıcı" Son günlerde Linus imparatorluğu çok fazla güçlenmişti. Bu yüzden savaş içersinde olan bir çok krallık Linus'dan yardım istiyordu. Tabii Linus için tek önemli olan kendi imparatorluğu olduğu için diğerlerini pek önemsemiyordu.

Kayıp İMPARATOR (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin