6.Bölüm-Bir Fotoğraf Karesi

34 7 1
                                    

Saate baktım. 6.37'ydi. Sabah ezanı okunuyordu.Kalktım,elimi ,yüzümü yıkadım ve abdest aldım.Sonra namazımı kıldım.Annem de uyanıktı.

-Hayırlı sabahlar anneciğim.

-Hayırlı sabahlar kızım.Allah kabul etsin.Bende kılayim hemen.

-Amin anne.Senin namazını da Allah kabul etsin.

Sonra mutfağa geçtim ve kahvaltı hazırlamaya başladım.Bir yandan da Martin Dean'ın yanına nasıl gireceğimizin planını düşünüyordum.Bu adam bahçeli bir villada kalıyordu.Zaten evin her tarafında korumalar vardı.Nasıl bir şekilde girecektik bilmiyordum. Bize Martin Dean ile alakalı daha çok bilgi lazımdı. Ayrıca yanına kim girecekti? Ne şekilde girecekti? Martin Dean'ın bir kızı vardı.Belki onun yanında arkadaşı olarak gidebilirdik bir ihtimal.Ama onun içinde kızla tanışmamız gerekiyordu.Kızın adı Mira Dean'dı.
Kahvaltıyı hazırlamıştım.Kahve de yapıp kahvaltı etmeye başladım.Annem namazını kılmıştı beraber kahvaltı yapıyorduk.
Kahvaltı yaptıktan sonra odama gidip,üstümü değiştirdim,başörtümü yaptım.Karargâha gitmem gerekiyordu.Bu yüzden evden çıktım.

Karargâha gelmiştim.Benim haricimde kimse yoktu.Biraz gezinmeye başladım.Sorgu odasının olduğu koridorlara baktım.Burda başka odalar da vardı ama hiçbirine girmemiştim.Anladığım kadarıyla belge ve klosörlerin olduğu bir oda vardı sorgu odasının hemen yan tarafında.Çok fazla dosya vardı.Hepsini incelemek istiyordum ama bunu yapmam uygun olmayabilirdi.Bu yüzden vazgeçip ordan çıktım.Koridorda dümdüz yürüyordum.Koridorun daha da ilerisi vardı.Merakıma yenik düşüp daha ileri gitmeye başladım.Bir anda ışıklar kapandı.Çok karanlıktı.Bu koridorun sonu nereye çıkıyordu bilmiyordum ama hâla gidiyordum.Sonra arkadan bir uğultu geldi.Arkama baktım,kimse yoktu.Bu bir şaka mıydı?Tekrar uğultu gelmeye başladı.Çok ürkütücüydü.Derinlerden geliyor gibiydi.Zaten çok karanlıktı.Çok korkuyordum.Ayak sesleri geliyor gibiydi.Sesim titreye titreye "Kim var orda?"dedim.Cevap gelmedi.Arkama baktım.Daha demin aydınlık olan yer şimdi karanlıktı.Her yer kapkaranlıktı.Adım attığım yeri göremiyordum.Ben nereye gelmiştim böyle?Korku filmlerinde gibiydim.Kalbim küt küt atıyordu.Zifiri karanlık olmuştu.Adım sesleri yakınlaşmaya başladı.Tekrar sesim titreye titreye "Kim var orda?!!!" diye sordum.Yine cevap gelmedi.Biir şeyler yaklaşıyor gibiydi.Titremeye başlamıştım.Çok çok korkuyordum.Koşmaya başladım,koşabildiğim kadar koştum.En sonunda yere düştüm.Hâla adım sesleri bana doğru geliyordu.Bu bir rüya mıydı?Bi-birine çarpmıştım.Çığlık attım.Sonra ışıklar açıldı.Karşımda Yavuz vardı.

-Şüheda?Senin ne işin var burda?

-Asıl senin ne işin var?Beni mi korkutmaya çalışıyorsun?,diye sordum.

-Hayır ben senin burda olduğunu bile bilmiyordum.Sadece elektrikler kesildi ve şarteller bu koridorun sonundaolduğu için şartellere bakacaktım sonra birisinin olduğunu fark ettim.

-Yürüdün ve beni korkuttu ayak sesleriyle,dedim.

-Evet kusura bakma.

-Ama ben "Kim var orda?!"diye seslendim.

-Ben duymadım.Zaten sen koridorun sonundaydın bende o sırada yeni yeni geliyordum.Bu yüzden duymadım,dedi Yavuz.

-Ama uğultu?

-Rüzgardandır,dedi Yavuz."Ayrıca sen neden buraya geldin?Sorgu odası daha gerimizde kalıyor."

-Merak ettim ,diye cevap verdim.

-Peki,dedi Yavuz.

İnsan bi "Olsun merak etmek iyidir."der Yavuz 'un dediği şey ise "Peki." ydi. Peki kelimesine o kadar çok gıcık oluyordum ki!

-Peki değil tamam de.

-Niye?

-Çünkü sinir oluyorum.

HİT(Halk İstihbarat Teşkilatı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin