|30'Final

410 43 31
                                    

(3 yıl sonra.)

"Üçe kadar sayıyorum, eğer oradan çıkmazsan seni babama yem ederim Yeonjun!" Beomgyu gelin ve damat odasının kapısını yumrukluyordu. "Bir," dedi kapıya vurmaktan yorulunca. "İki," Yeonjun'dan ses gelmiyordu. "İki buçuk."

"Ya hayatım ne olur ortalıkta görünmesem?" Nihayet bir şeyler demişti.

"Ben anlamam. Oradan çıkmak zorundasın. Üç dediğimde aç şu kapıyı," dedi Beomgyu. Dışarıdakiler kötü bir şey olduğunu sanmasın diye bağırmamaya çalışıyordu. "Üç."

Yeonjun gergin bir ifadeyle kapıyı açtığında Beomgyu kolundan tutup dışarı çıkardı. "İstemiyorum." diyerek mızmızlanıyordu.

"Birkaç yıl içinde sen de o damatlığı giydiğinde abim istemiyorum diye dışarı çıkmazsa ne hissedersin?" Beomgyu abisinin düğününde ilk kez geniş ailesiyle tanıştıracaktı Yeonjun'u. Nişanlısı olarak tanıyabilmesi için onun da dışarıda ve yanında durması gerekiyordu.

"Memnuniyet duyarım," dedi Yeonjun Beomgyu'nun sorusuna. "Biliyorsun, sevmiyorum onu."

Beomgyu'nun dudakları istemsizce yukarı kıvrıldı. Üç yıldır abisi ve Yeonjun'un birbiriyle durmadan sataşması gözüne sevimli geliyordu. Aslında iyi anlaşıyorlardı ama Beomgyu'yu paylaşamıyorlardı. "Boş konuşma Yeonjun."

"Ailelerin bir araya geldiği etkinliklerden hoşlanmıyorum. Bir de şu yengelerinin bakışlarına bak," diyerek ileride oturan akrabaları işaret etti Yeonjun. "Sanki insan içinde ayıp şeyler yapıyoruz. Ne diye yargılayarak bakarlar ki?"

"Ben de çok sevmiyorum onları ama ne yapabilirim? Abimin bu özel gününde yanında olmalıyım. Sen de benim nişanlım olduğun için burada olmalısın."

"Damat gösterimi mi yapıyoruz şimdi?" diye sordu Yeonjun. Beomgyu'nun annesi öyle demişti çünkü.

"Evet," diyerek kıkırdadı Beomgyu. "Öyle yapıyoruz." Daha sonra da parmaklarını birbirine kenetleyecek şekilde elini tutup yanağından öptü.

"Eşimin kim olduğu da belli olsun bakalım." Yeonjun kendi kendine konuşurken Beomgyu'nun abisi de yanlarına gelmişti.

"Burada dikilip oynaşmak yerine yanıma gelin."

"Ne yapacakmışız senin yanında?" Yeonjun küçümseyen bakışlarla baktı ona.

"Damat benim ya hani? Eşi, dostu yok mu demesinler."

"Ya sizin aile hep dışarısı için yaşıyor ama!" Yeonjun hayıflandığında Beomgyu onun kolunu çimdikledi.

"Bunlar şimdi konuşulacak şeyler değil Yeonjun. Şu günü zehir etmeden o ne istiyorsa yapalım. Sonra acısını çıkarırız." Beomgyu'dan destek alan Yeonjun abisine dil çıkardı.

Abisi onlarla daha fazla uğraşmamak için gelinin yanına geri döndü. Yeonjun, o gider gitmez arkasından homurdanmaya başlamıştı. "Canına okudun Yeonjun şu günün, canına!" Beomgyu onu kolunda tutup çekiştirerek anne ve babasının yanına götürdü. En azından onların yanında bu kadar hayıflanamazdı.

"Abinin sana inat, biriyle görüşmesi ve en sonunda da evlenmesi hayatta gördüğüm en komik şey." Yeonjun, Beomgyu'nun kulağına fısıldadı.

"O hep öyleydi. Annem birini örnek verirdi ve bir bakmışız abim o şeyi yapıyor olurdu." İkisi kıkırdarken annesi onlara yandan bir bakış attı.

Düğünün sonu geldiğinde gelinin çiçek atma zamanı da geldi. Beomgyu ve Yeonjun masaların birinde otururken Yeonjun gelinin hareketlendiğini görüp ayaklandı. "Nereye gidiyorsun?" diye sordu Beomgyu.

"Yakalamam gereken bir çiçek var. Bu nişanlılık çok uzadı." Yeonjun ona göz kırptı.

Beomgyu sadece onun ne yapacağını izliyordu. Çiçeği yakalamak için gençlerin arasına karışan Yeonjun, avını yakalacak olan bir avcı kadar tetikte duruyordu.

Gelin, üçe kadar sayıp çiçeği atıyor gibi attı. Başta herkes heyecanı arttırmak için yaptığını sansa çiçeği ikinci kez atarken çiçeği atmak yerine geri dönüp yüzünde kocaman bir tebessümle Yeonjun'a uzattı. "Bu sizin."

"Teşekkür ederim." Yeonjun'un gözleri sevinçle parladı çiçeği ondan alırken. Beomgyu neler olduğuna bakmak için ayağa kalktığında Yeonjun küçük bir çocuk gibi heyecanla koşarak çiçeği Beomgyu'ya gösterdi.

"Çiçek bizim demiştim. Hehe," Yeonjun, Beomgyu'nun yanına gittiğinde dizinin üstüne çöktü ve çiçeği ona uzattı. Etraflarındaki insanların dikkati şimdi onlardaydı. "Beomgyu," dedi Yeonjun. Gözlerinin içi parlıyordu. Beomgyu'nun kalbi çok hızlı atıyordu. "Biz evlensek ya seninle." Bir cevap bekleyerek bakan gözleri Beomgyu'nunkilerle buluştu.

Beomgyu çiçeği alırken hiç düşünmeden cevap verdi. "Olur."


Son.

Bir hikayenin daha sonuna gel-dik. 🥲

Ben yazarken çok eğlendim. Umarım siz de okurken eğlenmişsinizdir.
Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim.

Başka hikayelerde de buluşalım. Kendinize iyi bakın. Görüşmek üzereeee <3

act fool | beomjun ✓Where stories live. Discover now