15.BÖLÜM¿

48 33 6
                                    

O kadar çok uykusuzdum ki gözlerimden uyku damlıyordu. Annemin sesini bile duymamıştım. Gözlerimi açacak halim yoktu ama mecburen kalkmak zorundaydım. Saat 7.30 geliyordu ve okul saattine daha çok vardı ama yinede ben erken kalkıp hazırlandım. Evin içinde gezindiğimde annem uyanmıştı.
Diğerleri hala yatıyordu. Annemin yanına gidip hızlı bir şekilde günaydın öpücüğü verdim. Kafasını bana doğru çevirdi.

Ben olduğumu anlayınca bana sarılıp öptü."Güzel kızım sen neden erken saatlerde kalkıyorsun. Hastamısın, neyin var kuzum"deyince ne diyeceğimi şaşırdım.

Sonuçta anneme ben sizin nöbetinizi tuttum ne sakladığınızı öğrenmeye çalışıyorum diyemezdim. Bende derslerden dolayı çok yoruluyorum dedim. Annemde pek bir şey anlamadı. Konuşmamız böyle devam etti.

Hem anneme yardım ediyor hemde konuşuyorduk. O sırada yukarıdan sesler geliyordu. babam uyanmış hazırlanıyordu. Hemen kahvaltıyı hazırlayıp babamın gelmesini bekledik. Herkes masaya geldi. Ben kahvaltımı yapıp evden çıktım. Yolda giderken aklıma dün akşam annem gilin konuşması gelmişti. Babam ne demek istiyor bilmiyorum ama bu kesinlikle benimle alakası vardı. Annem bana ne söylemek istiyor. Bilmem gereken şey ne. Bu düşünceler yüzünden çıldıracağım.

Bende sakinleşmek için kulaklığımı takıp şarkı açtım. Öylece okula kadar yürüdüm. Okula geldiğimde bir iki kişi dışında kimse yoktu. Bende her zamanki yerime geçip uzandım. Kulaklıkta çalan müziğe okadar kapılmıştımki Murat'ın geldiğini görmedim.

Yüzüme vuran güneşin gölge olduğunu fark edince gözlerimi yavaşça açtım. Murat'ın olduğunu anladığımda uzandığım yerden doğruldum. Şarkıyı kapatım, kulaklığımı çıkardım. Hemen ne istiyorsun diye sordum. İlk başlarda nasıl anlatacağını bilmeden geveleyip durdu.

"Murat ben seni anlamıyorum biraz sakin tane tane anlatırmısın"

"Tamam anlatyıyorum. İlk başta bu olanlar için çok özür diliyorum. Kız arkadaşım ilk günden beri çok saçma sapan şeyler yaptı ve sana karşı çok mahcupum. Gerçekten özür dilerim."

" tamam murat biz arkadaşınla bunu konuşup halletmiştik ve benlik bir sorun yok."

"Buna çok sevindim."

"Şuan sana bakıyorum başka bir şey söylemek istiyorsun. Buraya özür dilemek için gelmedin bunu anladım."

"Evet haklısın ama nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum."

"Hadi ama söylemezsen kalkıp gideceğim"

"Tamam Hazal sakin başlıyorum beni dikkatlice dinle. Hazal bu nasıl oldu bilmiyorum ve ilk başlarda birbirimizi bile tanımıyorduk. Taki hoca bizi aynı göreve verene kadar. Birde kız arkadaşımın seninle tartışmasıyla tanıştık. Daha fazla tutamayacağım. Hazal ben senden hoşlanıyorum ve gerçekten ilk başlarda böyle bir şey yoktu taki ödevi yaptığımız gün hissetmeye başladım ve artık dayanamadım."

"Sen ne diyorsun ne yaşıyorsun!
Ben kendimi açıklamak için çok uğraştım. Sen gelmiş senden hoşlanıyorum diyorsun ve bunu kız arkadaşın varken böyle yapıyorsun. Sen bana böyle bir şey söylememiş ol bende duymamış olayım."

"Lütfen öyle deme bir düşün ve kız arkadaşımı kafaya takma ben onu halederim."

Daha fazla kendimi tutamayıp hakaretler yağdırmaya başladım.

"Sen ne karaktersiz ne şerefsiz bir insansın. Kız arkadaşını hiç mi düşünmüyorsun. O seni çok seviyor, değer veriyor. Sen o kızı hiç haketmiyorsun. Ödev mevzusuda bitti bir daha konuşmamıza gerek yok ve bu sana son uyarım olsun bana yaklaşma ve konuşma!"

SİYAH KAPÜŞONLU ADAMWhere stories live. Discover now